“Ağlayanın malı gülene hayır etmez” demiş atalarımız.
Belediyeler ise bütçelerinde yoksul ve muhtaçlar için ayrılan ödeneği onlara destek olarak kullanmak, onların yaşamlarını kolaylaştırmak ve düşenin yanında olmak zorundadırlar, varlık nedenleri budur.
Koçarlı Belediyesi, Nevşehir’den icradan 5 adet kamyonu tanesi 20 bin liradan almış.
Ne güzel değil mi?
Vatandaş veya şirket zora düşmüş, Halk Bankası icra koymuş, taa buralardan giden Koçarlı Belediyesi, Menderes adlı şirketi üzerine bu kamyonları almış.
Sadece bu kadar mı?
Olur mu?
AKP hükümeti ekonomiyi batırınca insanlar ödeme güçlüğüne düşüp, ellerinde avuçlarında ne varsa AKP’lilerin yönettiği bankaların acımasızlığıyla icraya kaptırıyorlardı.
Sonra, AKP’li bazı belediyeler, bazı şirketler bu mallara icradan el koyuyordu.
İstanbul’da Vakıflar bankası tarafından ödeme zorluğu çeken insanların el konulan binek beş aracını da yine Koçarlı belediyesi icradan alıyor...
Tabii ki, arkalarında Mustafa Savaş...
Ne güzel değil mi?
Bankalar muhtaç insanlara kuruş koklatmazlarken, Koçarlı Belediyesi’ne bu kamyon ve binek araçları alsın diye kredi veriyor.
Yukarıda da bahsettim.
Bu araçlar belediye şirketi olan “Menderes”in üzerine alınıyor...
Düşünüyorum da Adnan Menderes böyle etik dışı bir alımda adının kullanılması karşısında mezarında kaç defa ters döndü?
Belediye şirketi de bu araçları Turizm Yolu’nu yapacak şirkete kiralayacakmış.
Madem araçları kiraya vereceksiniz, neden icradan alıyorsunuz?
Yolu yapacak firma araçları olmadan ihaleyi nasıl kazandı?
Alın bir başka soru...
Turizm Yolu da ne?
Öğrendiğim kadarı ile açıklayayım...
Efendim bu yol, Aydın-Çine yolunun yaklaşık 7-8 km’sinden başlayacak, Söke’ye kadar devam edecekmiş.
Kimilerine göre yol; Didim’e kadar devam edecekmiş.
Tabii bu durumda akla gelen ilk soru, hergün binlerce insanın ana yola girip çıktığı Koçarlı-Çakırbeyli sapağına tek ışık koymayanlar 40 metre genişliğinde onlarca km uzunluğunda hiçbir ihtiyaç olmayan böyle saçma bir yolu yapmak için neden kolları sıvarlar.
Üstelik o dönüşte birçok insan hayatını kaybetti.
Oysa Çine yolunda bile günde bir kişinin geçmediği yerlerde yaya yolları, hız kesme levhalarının sayısı belirsiz..
Çakırbeyli dönüşünde ise üniversite öğrencilerinden, öğretmenlere, çiftçilerden devlet memurlarına her gün binlerce insan ölümle burun buruna...
Hadi bir daha soralım; o zaman bu yol niye?
Tabii ki duygusal(!)
Toplumsal TV'nin yeni videosunu izlediniz mi:
