CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel geçtiğimiz günlerde kamuoyuna “Saray Rejimi Türkiye’yi Geriletiyor: Endekslerde Dibe Savrulan Türkiye başlıklı bir rapor açıkladı. Raporun başlangıcında “Saray rejimi, 100 yıla yakın Cumhuriyet deneyimimizin ardından, adına ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ (CBHS) denilen bir sistem ile, Türkiye’nin dinamik toplumunu, ekonomik kapasitesini ve kurumsal birikimini kendi kategorisindeki ülkelerin bile gerisine düşürmüştür” deniliyor ve rakamlarla ülkenin getirildiği son durum ortaya konuluyor. 16 sayfalık rapordan çıkardığım bu özet bilgilerin, getirildiğimiz duruma makro bir bakış sağlamakta yararlı olacağını düşünüyorum.

DEMOKRASİ KARNESİ: Son 10 yılda demokrasisi en çok gerileyen iki ülkeden biriyiz.

EKONOMİ KARNESİ: Gelir dağılımında adalette OECD’de sondan 5.en ülkesiyiz.

TEKNOLOJİ KARNESİ: Dijital rekabet sıralamasında 63 ülke içinde 53. sırayız.

ÖZGÜR OLMAYAN ÜLKE: Freedom House özgürlük endeksinde 100 üzerinden 31 puan aldık.

SİYASAL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER: 41 OECD ülkesi arasında son sıradayız.

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ: 149 ülke arasında 129’uncu sırada, Ürdün, Afganistan, Kuveyt gibi ülkelerle aynı kategorideyiz.

HUKUK ÜSTÜNLÜĞÜ: Dünya Adalet Projesi endeksinde hukukun üstünlüğü sıralamasında 126 ülke arasında 109. sıradayız. Benzer gelire sahip 38 ülke arasında ise 37. sırada yer almaktayız.

YARGI BAĞIMSIZLIĞI: Dünya Ekonomik Forumu’nun Küresel Rekabet endeksine göre 2007’de İspanya, İtalya gibi ülkelerle aynı sınıfta ve 50. sıradayken 2019 yılında İran, Cezayir liginde 104. Sıraya geriledik.

HUKUKİ KESİNLİK: 41 OECD ülkesi arasında son sıraya geriledik.

ŞEFFAF YÖNETİM: 180 ülke arasında 78. sırada, 41 OECD ülkesi içinde ise sonuncuyuz.

AÇIK HÜKÜMET: Dünya Adalet Projesi’nin sıralamasında ise 102 ülke arasında 82. sıradayız.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ: Sınır Tanımayan Gazeteciler’in raporuna göre 2002’de 100.sıradayken, 2019’da 157. sıraya geriledik. OECD ülkeleri içerisinde ise sonuncuyuz.

TUTUKLU GAZETECİLER: Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ)’ne göre Çin’den sonra dünyada ikinciyiz.

İNTERNET SANSÜRÜ: Erişime engellenen internet sitesi sayısı son dört yılda %258 arttı. Ayrıca Twitter’a içerik kaldırma talebinde dünyada birinciyiz.

İNTERNET NOTU: Freedom House’a göre Türkiye, 100 üzerinden 37 puanla Suudi Arabistan, İran, Çin, Kazakistan, Mısır ve Pakistan gibi ‘özgür olmayan ülkeler’ kategorisinde, Avrupa kıtasında ise özgür olmayan tek ülkeyiz.

MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELERDE İSTİKRAR: Dünya Ekonomik Forumu’na göre, son dokuz yılda 64. sıradan 129. sıraya geriledik.

ENFLASYON: 141 ülke içerisinde 131. sıraya geriledik. Oysa 10 yıl önce 88. Sıradaydık.

GIDA ENFLASYONU: 35 OECD ülkesi içerisinde en yüksek bizde, enerji maliyetlerinde ise en yüksek 2. sıradayız.

İSTİHDAM ORANI: %50 oranla 35 OECD ülkesi arasında sonuncuyuz.

GENÇ İŞSİZLİK ORANI: 15-29 yaş aralığındaki ne iş ne de okul hayatında olmayan gençlerde %26 oranla OECD şampiyonuyuz. Bu yaş aralığında kadınlardaki oran ise %40.

GELİR DAĞILIMI: Dünya Bankası’nın yaptığı beşli sınıflamaya göre en kötü dördüncü grupta, 38 OECD ülkesi arasında ise 34. Sıradayız.

SOSYAL ADALET: 41 OECD ülkesi arasında 40. Sıradayız.

SOSYAL İÇERME: Yoksul kesimlerin ortalama bir yaşam standardına sahip olup olma göstergesinde 41 OECD ülkesi arasında 40. sıradayız.

KOBİ’LER: son 10 yılda takibe düşen KOBİ toplam borç miktarı 10 kat arttı, 6 milyar TL’den 58,6 milyar TL’ye yükseldi. Son iki yılda kapanan şirket sayısı 20 bin.

ÜRETİM: 2010’da üretimimiz dünya piyasalarının %2,74’ü iken (69,7 milyar dolar)2018’de %1,1’e (44,9 milyar dolar) düştü.

EĞİTİM: 7 kez Bakan, 15 defa eğitim ya da sınav sistemi değiştirildi. Eğitimin niteliği ve eğitime erişimde adalet konusunda OECD’de sonuncuyuz. Küresel Öğretmen Statüsü Endeksi’ne göre, dünyada eğitime olan güvenin en azaldığı 5 ülkeden biriyiz.

ÜNİVERSİTE-SANAYİ AR-GE ORTAKLIĞI: 2008’de dünyada 49. sıradayken 2018’de Pakistan, Ürdün ve Gana’nın gerisinde 66. Sıraya düştük.

KÜRESEL İNOVASYON ENDEKSİ: Dünyada 19. büyük ekonomiyiz, ancak inovasyonda 129 ülke arasında 49. Sıradayız.

REKTÖRLER VE ÜNİVERSİTELER: 68 üniversite rektörünün hiçbir uluslararası yayını yok. Sahte, şaibeli ve para karşılığı en çok yayın yapılan 3. ülkeyiz. Uluslar arası Times Higher Education endeksinde 2018’den bu yana hiçbir devlet üniversitesi ilk 500 içerisinde yer alamamaktadır.

BEYİN VE SERMAYE GÖÇÜ: 2016-2018 arasında yurt dışına 320 bin beyin göçü; 25 bin de milyoner, girişimci ve iş insanı göçü oldu.

AR-GE ÇALIŞMALARI: GSYH’ye oranla 35 OECD ülkesi arasında en çok pay ayıran 28. Ülkeyiz. Dijital rekabet gücü sıralamasında 63 ülke arasında Meksika ve Ürdün’den sonra 52. Sıradayız.

YÜKSEK TEKNOLOJİ İHRACATI: Dünya Dijital Rekabet Raporu’a göre 63 ülke arasında sondan 4. sıradayız. İhracatımız içinde yüksek teknolojik ürün payı %4,4’den %2,3’e düştü.

KÜRESEL BARIŞ ENDEKSİ: 163 ülke arasında 152. sıradayız, Avrupa’da barışa en uzak ülkeyiz.

TERÖRDEN ETKİLENME ENDEKSİ: Dünyada terörizmden en çok etkilenmede ilk 16. sıradayız.

KIRILGAN ÜLKE: Güvenlik tehditleri, etnik ya da sınıfsal bölünmeler, eşitsiz gelişim, kamu hizmetleri, insan hakları, hukukun üstünlüğü gibi göstergelerde 178 ülke arasında İran, Mısır, Lübnan gibi en kırılgan 59. Ülkeyiz. 2011’de 104. sırada idik.

PASAPORTUMUZUN GÜCÜ: 2006 yılında 46. Sıradayken 2020’de 55’e gerilemiştir.

YARGIYA GÜVEN: 2009 yılında 167 ülke arasında 31. sırada iken 2019’da 103. sıraya düştük. Hâkim ve savcı atamalarında tarafsızlık ve liyakat esaslarında en kötü 5. OECD ülkesiyiz.

AİHM’E BAŞVURU SIRALAMASI: Rusya’dan sonra en çok başvuru yapılan ülkeyiz.

MEDYAYA GÜVEN: Yayımlanan haberlere en az güvenilen dünyada 2. ülke olduk.

ORDUYA GÜVEN: 2009’ordusuna en çok güvenen 32. ülkeyken, 2019 yılında 85. sıraya geriledik.

POLİSE GÜVEN: 2009’da polisine en çok güvenen 51. ülkeyken, 2019’da 72. sıraya geriledik.

ÖZELLEŞTİRMELER: 1986-2019 arasında yapılan özelleştirmelerin %90’ı AKP tarafından yapıldı. Devletin ortağı ya da sahibi olduğu çoğunluğu kâr eden ve stratejik önemi olan kurum sayısı 200’lerden 71’e düştü, hepsi yağmalandı, talan edildi.

TRAFİK KAZALARI: OECD ülkeleri arasında, ABD’den sonra trafik kazalarında en çok ölümün olduğu 2. Ülkeyiz. 2002’de 12. sıradaydık.

TREN KAZALARI: 2007-2012 arasında toplam demiryolu uzunluğuna oranla tren kazalarında en çok insanın hayatını kaybettiği ülke olduk. Bu oran Türkiye’de 2,08 iken AB ortalaması 0,3’tür.

TOPLUMSAL AYRIŞMA: 41 OECD ülkesi arasında toplumsal barışın en az, ayrımcılığın en çok olduğu ülke olduk. 115 ülke arasında azınlıkların en çok tehdit altında olduğu 22. Ülkeyiz.

DİNİ VE ETNİK ÖZGÜRLÜKLER: Dini özgürlükler sıralamasına 149 ülke arasında 129. sırada yer almaktayız. Etnik kökeni, dini inancı veya ten rengi dolayısıyla insanların fiziksel saldırıya maruz kalma endişesinde 132 ülke arasında 78. ülkeyiz.

TOPLUMSAL GÜVEN: Suç oranları, şiddet içerikli gösteriler, komşu ülkelerle gerilimli ilişkiler, istikrarsız siyasi ortam gibi alt başlıklarla belirlenen ‘Toplumsal Güvenlik’ sıralamasında 163 ülke arasında 144. sırada, ‘Güvensiz Ülkeler’ arasında yer almaktayız.

ÜLKE MUTLULUK ENDEKSİ: Yurttaşlarımız hayatlarını stresli, gergin ve mutsuz olarak sürdürmektedir. 2017 yılında en mutlu 69. ülke iken, 2019 yılında 79. Sıraya düştük.

CİNSİYET EŞİTLİĞİ: Dünya Ekonomik Forumu 2020 yılı raporuna göre 153 ülke arasında 130. Sırada; Tunus, Nijerya gibi ülkelerin gerisindeyiz.

KADINLARIN İŞ GÜCÜNE KATILIMI: 153 ülke arasında 135. Sıradayız. Cinsiyetler arası eşit işe eşit ücret sıralamasında son 12 yılda 21 sıra gerileyerek, 106. sırada yer aldık.

KADINLARIN GÜVENLİĞİ: 2019 Kadın, Barış ve Güvenlik Endeksi'ne göre kadınların yaşam kalitesinde Türkiye 167 ülke arasında 114. sırada yer almaktadır. Forbes’un araştırmasına göre Türkiye, kadın gezginler için en tehlikeli 20 yer arasında yer almakta ve sokakları en güvensiz 8. ülke olarak gösterilmektedir.

SAĞLIK: Sağlık sıralamalarında 40 OECD ülkesi arasında 25. sıradayız. OECD ülkeleri arasında nüfusuna oranla hekim sayısı en düşük ülkeyiz.

İŞ CİNAYETLERİ: Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun yayımladığı 2019 Küresel Haklar Endeksi’nde Türkiye, işçiler için en kötü koşullara sahip on ülke arasında yer aldı. Son 16 yılda 23 bine yakın iş cinayeti gerçekleşti.

MADDE BAĞIMLILIĞI ÖLÜMLERİ: 2006-2013 arasında aşırı doz nedeniyle yılda ortalama 139 kişi ölürken 2014-2017 arasında 5 kat artışla, yılda ortalama ölüm sayısı 737 kişiye çıktı.

ÇEVRE KATLİAMI: Yale ve Columbia üniversiteleri tarafından hazırlanan Çevre Performansı Endeksi'nde, 2018 yılında Türkiye 180 ülke içerisinde 108. sırada yer almaktadır. Ekosistem Canlılığında 156. sırada, Biyoçeşitlilik ve Habitat sıralamalarında ise 172. Sıradayız.

YENİLENEBİLİR ENERJİ: Türkiye yenilenebilir enerji arzının toplam enerji arzına oranı bakımından 35 OECD ülkesi arasında 2002 yılında 12. Sırada yer alırken, 2018 yılı itibarıyla 19. Sıraya geriledi.

HAVA VE SU KİRLİLİĞİ: 40 OECD ülkesi arasında en kirli havaya sahip 5 ülkeden biriyiz. Kişi başına düşen yenilenebilir su kaynağı sıralamasında 2017’de 170 ülke arasında 109. sıradayız.

Bu yazımda, ülkenin her alanda kötüye gittiğinin açık kanıtları olan bu rakamları ve objektif tespitleri aktarmakla yetiniyorum. Getirildiğimiz bu feci durumların sebeplerini ve tahlilini sonraki yazılarımda ele almaya çalışacağım.