Toplumsal Kadın

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla deprem bölgesindeki kadınlara Türkiye'nin dört bir yanından kadınların yazdığı mektupları, video mesajlarını iletmek üzere farklı illerden yola çıkan Kadın Dayanışma Komiteleri heyeti dün akşam İstanbul'dan uğurlandı.

Sabah ilk olarak Adana'ya giden ve bölgedeki ziyaretleri gün boyunca devam edecek olan Kadın Dayanışma Komiteleri, Kahramanmaraş, Adıyaman ve İskenderun'da ziyaretlerde bulunacak.

Öte yandan Komiteler, emekçi kadınlar gününe dair "Yarınlara sözümüz var: Yeni bir ülkeyi hep birlikte kuracağız!" başlıklı bir açıklama yayınladı.

Yarınlara sözümüz var: Yeni bir ülkeyi hep birlikte kuracağız!

"Acımız büyük, evet ama öfkemiz de büyüyor! Bugünümüzü, geleceğimizi elimizden almaya çalışan bu düzenle görülecek hesabımız var!" denilen açıklama şöyle:

Yaşadığımız felaketin üzerinden bir ayı aşkın bir zaman geçti. Bu yıl 8 Mart’ı karşılarken on binlerce insanımızı kaybettiğimiz, şehirlerimizi terk etmek zorunda kaldığımız büyük bir yıkımı yaşamaya devam ediyoruz. 

Yaşadığımız zorluklar artarak sürmekte. Pandemi, ekonomik kriz, hayat pahalılığı, yoksulluk…Emekçiler için kelimenin tam anlamıyla enkaza dönen ülkemizde bir yandan faturalarımızı, kiramızı nasıl ödeyeceğiz, çocuğumuzun okul masraflarını nasıl karşılayacağız, bu pahalılık daha ne kadar sürecek diye düşünüyoruz. Tüm bu koşullar, emekçi kadınlar için daha büyük sömürü ve gericilikle beraber bu düzende nefes almayı daha da zorlaştırıyor. 

İnsan hayatını ranta, piyasaya, kâra feda edenler ilk andan bu yana deprem bölgesinde hâlâ hiçbir ihtiyacı tam olarak karşılayamadı. Kaç çocuk doğuracağımıza, ne zaman işe başlayacağımıza, ne giyeceğimize, nasıl yaşayacağımıza dair ahkâm kesen iktidar, ülke yangın yerine dönmüşken yine “kader planı” demekle yetindi. Patronlar ve onların siyasi temsilcileri ise üzerimize çöken enkazın karşısında ellerini ovuşturarak yeni ihaleleri bağlamanın, gericiliği karanlığı üzerimize boca etmenin peşinde.  

Acımız büyük, evet ama öfkemiz de büyüyor! Bugünümüzü, geleceğimizi elimizden almaya çalışan bu düzenle görülecek hesabımız var!

Çaresiz değiliz! Günlerce mahallesinde, iş yerinde dayanışma için canla başla çalışan; deprem bölgesinde gece gündüz en temel ihtiyaçları yurttaşlarımıza ulaştıran, dayanışmayı büyüten kadınlar çaresiz olabilir mi?

Umutsuz hiç değiliz! Bu karanlığa rağmen bizler umutluyuz, çünkü birlikteyiz! Çünkü bu zor günler bize örgütlü olmanın, birlikte durmanın, halk dayanışmasının neler yapabileceğini ve değiştirebileceğine bir kez daha gösterdi!

Kararlıyız! Bir daha enkaz altında kalmamak için tam da şimdi planlı ve devletçi bir ekonomi, toplumcu ve eşitlikçi politikalar, laik ve siyasal bir düzen, bağımsız ve egemen bir ülke istiyoruz!

Bundan bir asır önce “Ekmek ve Barış” talebiyle sokaklara dökülen kadınlar, bugün sömürüyü ortadan kaldırmak, emekçiler için hayatı enkaza çeviren bu soygun düzenini alaşağı etmek için ayağa kalkıyor! 

Ve söz veriyoruz, yaşadığımız bu felaketin hesabını soracağız! Birlikte yeni bir ülkeyi kuracağız!