Ne insanlık?
Ne halklar?
Ne de özgürlükler...

Hepsi kurulmuş düzenin,
Gerçeklerden uzak,
Uydurulmuş hikayelerine dönüşmüş...
Düzenin aydınları,
Kimi ABD haklı diyor...
Kimi de Rusya haklı diyor...

Gerçek şu ki;
Şu an olup biten her şey,
Üç kutuplu "yeni dünya düzeni" için...
Kim kime üstünlük sağlayayacak?
Kim daha güçlü olacak?
Dava?
Emperyal sömürüyü devam ettirme davası savaşı...

***

YA TÜRKİYE?

Avrupa ülkeleri ayaklarının üzerinde durmaya çalışırken...

Türkiye,
CIA’nın derinliğinde bir o yana,
Bir bu yana yalpalamakta...

Rüzgar bazen,
Putin’e doğru savursa da,
Mecburiyetler...
Zaaflar...
Açıklar...
BOP’un “as oyunculuğundan" çıkmamızı engelliyor...

Koooskoca,
TBMM Başkanımızın dediklerine bakın.
Cumhurbaşkanımız isterse,
MONTRÖ’den çekiliriz...
29 Mart 2021.
Türkiye Montrö Antlaşması hükümlerine harfiyen uyuyor ve uymaya devam edecek...
25 Şubat 2022.
Allah korusun ?
Ya 'Kanal İstanbul' projesi hayata geçseydi ?
İnanın savaşın tam ortasındaydık...
Dış dünyamız böyle ne yazık ki!...

İÇ DÜNYAMIZ? 

Şimdilik!
Kilis,
Gaziantep,
Hatay...
Nüfus ve vatandaşlık işleri yazılı levhalı büfelerde,
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı satılıyor...

Bir ZİHNİYET var ki,
Korkuyu geçtim , üzüntü ölümünü anımsatıyor ...
ABD,
İngiltere,
İsrail,
Rusya’ya sanki “GÖNÜLLÜ“ olarak ülkeyi paylaştırma gayretini görev edinmişler gibi?...

Her şeyimizi askıya almışlar...
Türkan Şoray ile Zeki Müren’in filmindeki uçak sahnesini oynuyor gibiyiz;
DURDURUN UÇAĞI İNECEK VAR söylemi modundayız...

Aslında,
Bizi salak yerine koymuyorlar...
Biz salağız.

Yazık oldu,
Kurtuluş savaşında ölenlere...
Yazık oldu asırlık Cumhuriyete...
Yazık oldu geleceğimize...