Dünyanın,
en derin duygusal bestelerini yapan müzisyenlerin başında gelmektedir…
Senfoni,
opera ve benzeri alanlarda,
romantizme adeta dans ettirmiştir…
+

Dünyanın hâkimi
emperyalist güçler…

Siyasal İslam’ı,
ahlak dışı ümmetçilik anlayışıyla,
besteler yaparak kandırırlar?

Mesela?

Arapçada,
iştiyak makamı…
Yani,
geçici özlem duymak…

Tehassür makamı…
Yani,
yana yana, kavrula kavrula iç çekerek özlem duymak…
+

İşte emperyalizm,
siyasal İslam’a…
gerçekleri,
hem geçici özlemle,
hem de iç çektirerek sahte besteler yaparak dinletip uyutuyor…

Hâlbuki!

Hasret başka,
heves başka duygusal içerikler barındırır…

Dolayısıyla,
herkes kendi değerini kendisi belirler yaşamda…


Neden Türk siyaseti?…

Mevcut günümüz Türk siyaseti ve siyasetçileri…
(birkaç istisna hariç)

Yukarıdaki,
emperyalizmin “siyasal İslam’a” yaptıkları besteleri,
harfiyen uygular durumdalar…

Aksini iddia edenler,
yaşadıkları ülkeye,
ihanet duygusuyla bağlı olanlardan başkası değiller…


Sonuçta?…

Akıldan,
vicdandan,
bilimden,
sanattan,
ilham alan…

Antonín Dvořák’ın,
gerçek duygusal bestelerini dinleyecek
Türk siyaseti ve siyasetçileri…

Ya da!
Emperyalizmin…
din soslu sahte bestelerini
dinlemeye devam edecekler…

Dedim ya?!…

Yaşamın değişmez kuralı olan,
herkes,
kendi değerini kendisi belirler…