Ülkücü çete lideri Sedat Peker, bugün yayınladığı 6. video ile yeni açıklamalar yaptı. Peker, kendisi hakkında iki gelişmenin kırılma noktası olduğunu, fitili ilk ateşleyenin Rubin'in "Tayyip Erdoğan sonrası oraya simge birinin seçilmesini sağlar. Arka perdeden de ülkeyi o yönetir" iddiası olduğunu söyledi.

Suç örgütü lideri Sedat Peker, Youtube'da "'Zaferin Büyüklüğü Mücadelenin Zorluğuyla Ölçülür" yayınladığı 6. video ile yeni açıklamalar yaptı. Sedat Peker, kendisi hakkındaki gelişmelerin fitilini iki olayın ateşlediğini söyledi. Peker, "Bu benim hikâyem. 1,5 senedir sıkıntıları ben yaşadım, o yüzden dolayı bana akıl vermeyin. O yüzden parça parça koparacağım, canları yakacağım" dedi.

Bugünkü videosunda Yıldırım Demirören'den de bahsedeceğini belirten Peker'in masasında bu kez Yılmaz Özdil'in 'Son Cüret' isimli kitabı vardı.

Sedat Peker, 6 Eylül 2015 gecesi Hürriyet gazetesine düzenlenen baskını bir AKP milletvekilinin isteğiyle kendisinin düzenlediğini söyledi.

Peker, kendisi hakkındaki gelişmelerin fitilini ise iki gelişmenin tetiklediğini söyledi, "Fitilin ilk ateşlenmesi Michael Rubin adında Amerikalı bir yazarın, yazdığı yazıyla oldu. 'Sedat Peker etki alanını bu şekilde geliştirmeye devam ederse, Tayyip Erdoğan sonrasında, Tayyip Erdoğan'a ihanet etmez' dedi. 'PanTürkizm görüşüne sahip bu kişi bu şekilde güçlenmeye devam ederse, Tayyip Erdoğan sonrası oraya simge birinin seçilmesini sağlar. Arka perdeden de ülkeyi o yönetir' dedi. Buna inanan ruh hastaları oldu, işin kötü yanı bizim arkadaşlarımız da gururlandılar, 'Artık seni dünyada insanlar daha iyi anlayacak, konumunu anlayacaklar' dediler. Dedim ki, bu tuzak, bize tuzak kurdular. Tayyip Erdoğan sonrasına kimin planı varsa bizi mahvedecekler dedim" ifadelerini kullandı.

Peker, ikinci gelişmenin ise Elazığ'da hayatını kaybeden askerlerin ailelerinin daveti üzerine yapacağı mitingin iptal ettirilmesi olduğunu söyledi. Mehmet Ağar'ın kendisini arayarak ve aynı gün CHP'nin de mitingi olduğunu belirterek "karışıklık çıkacak" dediğini aktaran, Elazığ ziyaretini iptal etmesini istediğini söyleyen Peker, şehit yakınlarının herkesten önce geleceğini belirttiğini, ziyareti iptal etmeyeceğini söylediğini anlattı. Peker devamında "Sonra şu anda hükümetin içinde bakanlık yapan bir beyefendi, o zaman özel kalem müdürü, kendisi benim bir yakınımla görüşüyor, 'Oraya gitmesin, karışıklık çıkacak' dedi. Yine olmaz dedim. Sonra valilikten karar çıkardılar, 'güvenlik' gerekçesiyle miting iptal oldu. İkinci kırılma noktası bu oldu. Herhalde boyun eğmediğim için bizi kullanışsız gördüler" ifadelerini kullandı.

éNamusu maaşı kadar olan bazı gazeteciler diyor ki; ‘Bu adamın anlattıklarına mı inanacaksınız?’" diyen ülkücü mafya Peker "Bu işleri cami hocası mı bilecek. Bu işler pis işler, pis işleri de pislikler bilir. Anlattıklarımın doğru olduğunu milyonlar biliyor. Halkı durduramazsınız. Anlatımlarımda ismi geçenler, sakın beni yalanlayacak şeyler yapmayın. Ben dersime çalışırım. Çok çalıştım. Yemin ederim sizi rezil ederim. Sokağa çıkamaz hale getiririm. Bana bunu yapmayacaksınız. Bileğimizi koyuyoruz ortaya. Ben kesmem tabi çünkü ben sağlamcıyım" ifadelerine yer verdi.

"HÜRRİYET'İ BEN BASTIRDIM"
Sedat Peker, Hürriyet gazetesinin basılması için AKP’li bir milletvekilinin “Bizim gençlik kolları bu işleri bilmez” diyerek kendisinden ricacı olduğunu ve saldırıyı gerçekleştirmeye yardımcı olduğunu açıkladı. Doğan medya satışı sürecinin bu saldırı ile başladığını ileri sürdü:

Hürriyet gazetesi… Sizin gazetenizi ben bastırdım. Suç ikrarı yapıyorum. Bastırtmadan önce gelen milletvekilinin telefon sinyallerine bakabilirsiniz. Milletvekili, ‘Bizim gençlik kollarından birtakım arkadaşlar gidecekler. Onlar profesyonel değil. Sen böyle artık… Ben gönderdim…’ Lan ne oldu maaşı kadar namusu olanlar. Savcılar işte ikrar, delil. Ben yaptım. Milletvekili söyledi… Aydın Doğan yaşlı adam. Bir taraftan ölüm korkusu sardı. Bir taraftan devam eden mahkemeyle… Lan senin oturduğun koltukta benim emeğim var. Ben pislik, siz temizlik he… Namussuzsunuz ulan. Pambukören… (Yıldırım Demirören’e sesleniyor) Seni adım adım takip edeceğim, Azerbaycan her şey…

'ERDOĞAN'I CEZAEVİNDE ZİYARET ETTİM'

Neden abi diyoruz, biz 25 küsür senedir abi diyoruz Tayyip abiye. Ben cezaevinde yatarken kendisiyle tanıştım, ziyaretine gittim. Yanımda Trabzonspor'un yöneticisini, yanımda milletvekili götürdüm, destek olmak için gittim. Oraya gittiğim için bütün düzenim bozuldu, Yılmaz ailesinin hedefi oldum, cezaevine gönderildim.

'DAHA BÜYÜK DELİL OLUR MU?'

AKP'nin gençlik kolları, Abdürrahim Boynukalın, milletvekili, bakan yardımcısıydı, şimdi ne yapıyor bilmiyorum. Bir röportaj yapıyor, sizin adınız da geçiyor gazeteci dövdürme olayı ve Hürriyet baskınında deniyor. Sedat Peker'in yaptırdığı anlaşılınca ben rahatladım diyor. Açın, bundan daha büyük bir delil olur mu?

'FETÖ KİM ULAN?'

Bir de diyorlar ki FETÖ'den bilgi alıyor, lan FETÖ kim ulan? Biz milyonlarca kişiyiz, belki senin arabanı süren şoför kardeştir, belki yemek getirendir, belki bahçıvan... Biz herkesten kalabalığız. Bu kez yolladığınız aracılarla beni kandıramayacaksınız.

Söyleyebilecek başka bir şeyiniz yok, FETÖ'den. Ben gazeteciliği çabuk öğrenirim dedim, bak dünyanın büyük gazetelerine haber oluyoruz. 

Pambuk Ören seni bırakmam, oturduğun yerde benim hakkım var. Sen benim evimden suç aletleri çıkmış gibi yayın yapıyorsun. Gerçi emanetçisin, yönetimde de hiçbir sözün yok.

Ben bu atağı yapınca, bizim Süslü Sülüman ve saz heyeti 613 kişiye dinleme kararı çıkardı. FETÖ'den aldı bilgileri dersiniz. Ben onlar gibi aptal değilim, göreceksiniz. 5 tane ayrı plan yaptım. Bu savaşın üç şeyi var, birinde ölürüm, diğerinde cezaevine giderim, diğeri hayatta kalırım.

Bana FETÖ derseniz insanlar bu yargılamaların hepsi sahte diyecekler. FETÖ'den en nefret eden adam. Aptallık yapma."

Peker, anlatımlarında Soylu ailesiyle ilgili yeni bazı iddialar da ortaya attı. Şöyle devam etti:

"Resul var, organizeden sorumlu emniyet genel müdür yardımcısı. Senin özel operasyon adamın. Geldik bir daha aslan Sülü. Bu dünyanın en büyük uyuşturucu operasyonu diye bir operasyon yaptınız ya. Gazetelerde herkese inandırdınız buna. Lan dünyanın en büyük operasyonunda yarım kilo uyuşturucu olmazdı, nerede bu uyuşturucu? Sayın savcılar, delilleriyle anlatacağım, dinleyin. O operasyonda Nevzat Kaya diye bir şahıs var, Yeniköy Motors'un sahibi. Operasyondan 10 gün öncesine kadar kendi bindiği arabada Süleyman Soylu'nun oğlunun ihtisaslı plakası var. Yani oradan geçer, buradan geçer. Yani İçişleri Bakanı'nın ailesine ait görünüyor ve durdurulmaz. Ayrıcaklıklı, benim gibi. Ben de öyleydim, şimdi küstüm benim ayrıcalıklarımı aldılar. 

Operasyondan 10 gün önce gidiyor, Engin, oğlu. Diyor böyle böyle büyük bir operasyon olacak, bu ihtisası iptal etmemiz lazım diyor. Tarihe bakın, operasyondan kaç gün önce. O Nevzat Kaya'nın aracının ihtisası 10 gün önce iptal edildi. Telefon irtibatları Engin'le ne zaman kesildi, 10 gün önce. Engin diyor ki, 5 milyon dolar verirsen seni bu dosyadan çıkarabiliriz. O da diyor ki ben onlara iki araba sattım niye para vereyim, anlamıyor. Operasyon oluyor, bunu da alıyorlar. Sonra karısı Engin'i arıyor. Bunlar dostlarına yaparlar, en güzel özellikleri, çok söveriz, boğ. 

Bu Resul var, bu operasyonu bir anlatayım, bizimkini de bağlayacağım. Bu operasyonda kaç kişi gözaltına alındı. Hiçbirinin Ankara ile bir alakası yok. Sen Ankara'dan bu operasyonu nasıl yapıyorsun, Resul, orada tamam. Bir de MASAK'ın başkanının avukat eşi hakkında FETÖ soruşturması diye bir şey yapmışlar. Adamı köle gibi yapmışlar, adam Hazine Bakanlığı'na bağlı, bu diyor gel, adam tak yanında. Masak raporunu çıkarıp Ankara'dan yapıyor, kim, Resul. Resul kim, bunun evlatlık. 

Suçun hiçbirinin Ankara'yla bir alakası yok, operasyon Ankara'dan. Bir buçuk yıl geçti, niye hala dava açılmıyor. Oğlu Engin ve senin saz heyeti, sanıkların hepsinin var 150, 150 milyon dolar parası. Hepsine gidiyorlar, işte bak senin işin çok tehlikeli ama hallederiz. Argo tabirle kesiyorlar milletin parasını. Dünyanın en büyük uyuşturucu operasyonu, asla gördüğünüze inanmayın kardeşim."

'5 TON KOKAİN'

Şeyi de anlatacağım, Zorlu binası var ya, senin kardeşin orada telefon dinleme tapeleri geliyorlar, orada milleti parçalıyorlar. Savcılar delil istiyor, gidin son iki ayda oraya hangi işadamları gelmiş. Bu adamın resmi bir unvanı yok, bu adam ne iş yapıyor orada, geleni kesiyorlar, gideni kesiyorlar.  Yav böyle böyle FETÖ'yle iltisaklı bir şeyine rastlanmış, ulan insanların FETÖ davalarına olan inancını yok ettin. Lan bana Sedat Peker örgütü olarak açın, cezadan korkan sizin gibi olsun.

Erdal Aras... Benim adamım diye gözaltına alındı. Herkes biliyor, benim adamım, sabıkalı. Sabıkası olan Erdal Aras'ı 14 oyla genel başkan seçildiğinde MKYK'ya üye sen yapmadın mı, sabıkası var, nasıl yaptın? Savcılar gelir bir gün, vallahi tutuklanacaksın, 10 tane en az ağırlaştırılmış müebbet alacaksın. FETÖ FETÖ, siz bu hale getirdiniz. FETÖ'nün çocuğu gibi dolanıyordun peşinde. Hep bu zenginler mi FETÖ'cü, senin ilgi alanına zenginler giriyor. Bak yine söylüyorum, adamlar Youtube'da çok etkili, sizin kanallardan daha etkili. Youtube'da onların karşısına bir denge oluşturun, dünya artık oralarda dönüyor, siz geride kaldınız.

Suriye açıklarında bir buçuk ton esrar yakalandı. Bir buçuk ton otun değeri 300 bin dolar. Lan 5 ton kokain yakalasana, bir buçuk ton esrar yakalandı filan. Lan paranıza bile kıyamıyorsunuz, derin Mehmet hastanede şimdi ona söylemeyeceğim.

'Soylu, İbrahim Kalın'ı takip ettiriyor'

Peker'in Süleyman Soylu'yla ilgili bir iddiası da İbrahim Kalın'ı takip ettirdiği şeklindeydi.

İbrahim Kalın buna destek veriyor. Bu İbrahim Kalın'ı takip ettiriyor biliyor musunuz? Günün bombalarından biri bu olsun. Senin haberin yok, sana kıyağım olsun. O Resul var ya, tak bir tanesi resimleri vermiş. Özel Kalem Müdürü Hasan Bey'i de takip ettiriyorlar.

Hadi, Mübariz'i korumak için haberler yaptığında kendini yaktın. Böyle bir şey diyen şerefsizdir diyor, bana şerefsiz diyorsun. Ne yapsaydım? Hadi'ye diyor ki, sen yürek mi yedin. Onu diyor Azerbaycan istedi, tutuklanmasını. Lan böyle bir şey olur mu? Azerbaycan istedi...

Çeçenistan'a geçmiş tarihlerde çok yardım yapardım. Sonra o terör grupları girdi, ben tamamen çekildim oradan. Rusya'nın baskısıyla beni tutukladılar, Sedat Peker şunu yaptı, bunu yaptı. O zaman Rusya istedi diye tutukladılar, lan suç var mı, delil var mı?

Sen DYP Genel Başkanlığı'na seçilirken, Erdal Aras var ya, benim eleman, öyle dediğiniz için diyorum, benim kardeşim. Bunu Sancaktepe Belediye Başkan adayı yaptı mükafat olarak. Çünkü genel başkan seçileceği zaman ben para yolladım, herkese dağıttı bizim paraları, delegelere. Zaman aşımına girdi, bir şey çıkmaz bundan. Hürriyet gazetesi olayı sıkıntılı, milletvekili olayı sıkıntılı, bundan bir şey olmaz. E 14 oyla kazandın.