Türkiye İşçi Partisi milletvekili Sera Kadıgil, TÜGVA atamalarına yönelik, “Bu düzene su taşıyan, piyonundan vezirine, insanların hakkını yiyen her kim varsa hepiniz yargılanacaksınız” dedi.

Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA) kamuda işe alımlar ve yolsuzluklarla ilgili gazeteci Metin Cihan’ın ortaya çıkardığı belgeler tartışılmaya devam ediyor.

TÜGVA’dan sızdırılan bilgiler, ‘paralel bir yapı’ olarak yorumlanıyor.

Ortaya çıkan belgelerde, vakfın devletin her kademesine kendi üyelerine referans sağlayarak kadrolaşmaya gittiği görülüyor.

Türkiye’nin gündemini oluşturan TÜGVA belgeler,  partilerin de gündemin de yer alıyor.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplandı.

Parti Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil toplantı sonrası gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Konuşmasının başında dolar artışına değinen Kadıgil, AKP’nin yağma yolsuzluk düzeni kurduğunu söyleyerek, şunları ifade etti:

Gezi’de 2 kuruş artınca kendisini yerden yere atanlar, ölen çocuklara değil, kırılan otobüs camlarına ağıt yakanlar ölü taklidi yapıyor. Hiç mi utanmıyorsunuz?” Utanmıyorsunuz biliyorum!” Utanmıyorsunuz biliyorum! kaybettiğimiz tüm gençlere sözümüz olsun, hesabınız mahşere kalmayacak!

TÜGVA’ya ait belgelere değinen Kadıgil, şunları söyledi:

AKP’nin pek çok hukuksuz imtiyaza sahip vakıflarından biri olan, Bilal Erdoğan’ın kurucuları arasında yer aldığı, Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA) normal bir memlekette skandal niteliğinde olan ve fakat AKP’nin normalinde artık vaka-ı adliyeden muamelesi gören belgeler ortaya saçıldı. Babıcım’ın TÜGVA’sının vakıf üzerinden ordu, emniyet ve diğer kamu kurumlarına yüzlerce kişiyi yerleştirdiği, bu kişilerle ilgili sicil listeleri tuttuğu iddia edildi. Gelecek Partisi Van/İpekyolu Kurucu İlçe Başkanı Tamer Özsoy, Türkiye Gençlik Vakfı’nda (TÜGVA) eski bir yönetici olduğunu belirtti ve ‘kadrolaşma’ listelerinin doğru olduğunu söyledi.

Torpil listelerinin basına yansıdığını ifade eden Kadıgil, şu bilgileri verdi:

Torpil listeleriniz bir bir ortaya düştü. Düşen isimlerden hangilerinin nerelere yerleştiği ifşa oldu. Sahteymiş haydi çıkın söyleyin! Bakın gazeteciler tek tek seriyor rezilliklerinizi! Ataması istenen Fatma Aksu, MEB’e bağlı Aksaray Özel Eğitim Uygulama Okulu’na ücretli öğretmen olarak atandı mı atanmadı mı? Yurt Müdürünce SGKya atanması istenen Aydın Gürel, SGK denetmeni oldu mu olmadı mı? TÜGVA Şırnak İl Temsilciliği tarafından Şırnak il ya da İlçe Gençlik ve Spor Müdürlüğü’ne ataması istenen Nihat Avcı, Şırnak İl Gençlik ve Spor Müdürlüğü’ne atandı mı atanmadı mı?

“Hiç mi utanmanız, arlanmanız yok be sizin” diye soran Kadıgil, devamında şunları söyledi:

Haydi siz gizli gizli geleceklerini çalarken bir umut KPSS’ye hazırlanan milyonlarca gençten utanmıyorsunuz. Misal 2014 yılında mezun olmasına rağmen tam dört yıl boyunca atanamadığı için depresyona girip intihar eden Merve Çavdar öğretmenden de mi utanmıyorsunuz! Sinoplu Gamze Filiz Arslan öğretmenden, Aydınlı Alim Koç öğretmenden de mi utanmıyorsunuz! 18 aydır işsiz olduğu için bunalıma girip canına kıyan İzmirli müzisyen Erdem Topuz’dan. Daha 26’sında işsizlik yüzünden hayatından vazgeçmek zorunda kalan Diyarbakırlı Süleyman Hasoğlu’dan, Samsunlu Hasan Kürşat Demir’den; ailesine bıraktığı notta ‘Ben hakkımı size helal ediyorum. Siz de bana hakkınızı helal edin. Biliyorum, sizi çok üzdüm. İşsizlikten bunaldım’ diyerek yaşamına son veren Tekirdağlı Saffet’ten. Hatay valiliği önünde kendini yakan işsiz babadan, avucuna yazdığı iş-aş yazısıyla bu dünyadan göçen Metin’den, Kocaeli’nde ekonomik sıkıntılar nedeniyle beş günde yitirdiğimiz biri daha 18’inde o 5 gencecik filizden de mi hiç utanmıyorsunuz!

'HEPİNİZ YARGILANACAKSINIZ'
Kadıgil, “Utanmıyorsunuz biliyorum!” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

Yüzünüz bile kızarmaz hala çıkıp manevi değer edebiyatı çekerken! Ne yaparsak yapalım da utanmayacaksınız ama emin olun utansanız da utanmasanız da, bu düzene su taşıyan, piyonundan vezirine, insanların hakkını yiyen her kim varsa hepiniz yargılanacaksınız . Antalya’da henüz 24 yaşındayken canına kıyan İhsan’ın sözleri bir kez daha tokat olup çarpacak suratınıza; ‘Bir de son olarak belki bu dünyada hakkımı, gençliğimi alamadım ama diğer tarafta iki elim yakanızda olacak AKP hükümeti ve RTE. Benden ve benim gibi milyonlarca gençten aldığınız umudumuzu elbet geri alacağız. Burada değilse bile başka yerde. Hesabımız mahşere kalmayacak.