Hapis cezasının onanmasının ardından cezaevine götürülen eski HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, ‘Tarih, dil kesenlerin değil, dili kesilenlerin kazandığını gösteriyor’ dedi.

Milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından evinden gözaltına alınarak cezaevine götürülen HDP Kocaeli milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Ne kadar da öfkelilermiş. Zulümlerini hep ortaya çıkardığım için... Zalimle aynı çuvala girmem. Nefret değil merhamet, zorbalık değil vicdan kazanacak” ifadelerinde bulundu.

Twitter paylaşımı nedeniyle aldığı hapis cezası Yargıtay tarafından onanan Gergerlioğlu, AYM kararı beklenmeden, hakkındaki fezlekenin 17 Mart’ta Meclis’te okunmasının ardından milletvekilliği statüsünü kaybetmişti. 2 Nisan’da evinden gözaltına alınarak cezaevine götürülen Gergerlioğlu, sosyal medyadan paylaşımlarda bulundu.

Twitter hesabı üzerinden açıklamalarda bulunan Gergerlioğlu’nun paylaşımları şu şekilde oldu:

Mücadele bitti mi? KHK soykırımı, insan kaçırmalar, hasta mahpusların cinayet gibi ölümü, Kürt sorunu bitti mi? Adalet nöbeti, Sincan Cezaevi'nde devam ediyor. Hiç umutlanma ey iktidar! Zindana atsan da etkili muhalefet yaparız. Gücümüz halktan, haklılığımızdan geliyor.

Ne kadar da öfkelilermiş. Zulümlerini hep ortaya çıkardığım için... Zalimle aynı çuvala girmem. Nefret değil merhamet, zorbalık değil vicdan kazanacak.

Dünya; gaspla, haramilikle milletvekilliği düşürülen siyasetçiye yapılanı gördün mü? Yargı darbesi, iktidarın meclise darbesi, meclis ve evinden zorbalıkla çıkartılma... Daha ne görsünler?

Eleştirel düşünce isteyen Bruno, 1600’de odunlar üstünde yakılmıştı. Yakılmadan önce cellat dilini kesmişti. Ya şimdi? Dillerimiz, zindanlarla kesilmek istenmiyor mu? Tarih, dil kesenlerin değil, dili kesilenlerin kazandığını gösteriyor. Hep insan hakları ve barış diyeceğiz.

Bedenimi buraya sığdırmaya çalışıyorlar ama ruhumuz mazlumlarla. Haluk hocalarla, helikopterle atılan Servet Turgut'la, küçük Ahmet Burhanlarla...

Kendi kütüphanesinden hediye ettiği "Vicdan, Zorbalığa Karşı" kitabını, arkadaşım Özcan bana verirken “Abi aynen senin hikayen” demişti. Kitabı okudum, herkese tavsiye ederim.