Anadolu Ajansı'nın yayımlayıp kısa süre sonra sildiği belgelere göre, Sedat Peker'e verilen koruma polisi kararında dönemin İstanbul Emniyet Müdürü AKP'li vekil Selami Altınok'un da imzası bulunuyordu.

Altınok, bu gelişme sonrası belgeyi yayımlayan AA'ya tepki göstererek "Haksız şekilde ifşa edildi" dedi.

Eski AKP'li vekil Feyzi İşbaşaran, bu açıklama üzerine Selami Altınok’a yanıt verdi.

İşbaşaran, “Sedat Peker‘e Istanbul Emniyet Müdürü olarak koruma polisleri tahsis eden sensin. Anadolu Ajansına ‘Benim adımı neden yazıyorsunuz’ diyeceğine, sana ‘Sedat Peker’e polis koruma memuru ver’ talimatını veren kim?” diye sordu.

SOYLU NE DEMİŞTİ?
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Habertürk'te katıldığı programda Sedat Peker’e özel polis koruması verilmesiyle ilgili olarak dört ismi anmış, “16 Ocak 2015’te DHKP-C tehdidi ile kendisine koruma veriliyor. Şimdi esas iş bundan sonra. İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, terörden sorumlu müdür de Mustafa Çalışkan. Nurettin Demir Kadıköy Emniyet Müdürü. Özgür Taşdemir emniyet müdürü ihraç edildi. En irtibatlı olduğu kişi Sedat Peker. 2015 yılında sanal bir tehditle Nurettin Demir kardeşinden kalan DHKP-C mirasıyla bir kurgu yapar ve koruma verilir” ifadesini kullanmıştı.

SELAMİ ALTINOK KİMDİR?
Altınok, 17 Aralık operasyonu sonrası görevden alınan İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ın yerine bu göreve atanmıştı.

Altınok, 7 Haziran seçimlerinden sonra kurulan geçici seçim hükümetine İçişleri Bakanı olarak atanmıştı.

Ankara Gar Katliamı sırasında bakanlık koltuğunda oturan Altınok, “Güvenlik açığıyla alakalı hiçbir şey söz konusu değildir” demişti.

Davanın Şubat 2017'de görülen duruşmalarında söz alan müştekiler, yaşanan katliamda ihmali olduğu gerekçesiyle kamu çalışanlarının da cezalandırılmasını istemişti. Saldırıda yaşamını yitiren Korkmaz Tedik'in babası Erdoğan Tedik, olay yerine ambulansların geç geldiğini ve gösteri alanına girişlerde güvenlik önemlerinin az olduğunu söyleyerek dönemin İçişleri Bakanı Selami Altınok, Ankara Valisi ve Emniyet Müdürü'nden şikayetçi olmuştu.

Tedik mahkemede, "İlk kez bir eylem alanına bu kadar rahat girdik. Bir tek polis yoktu. İhmali olan Ankara Valisi, Emniyet Müdürü, İçişleri Bakanı ve katillerden şikayetçiyim" demişti.

2018 yılında da HDP'nin katliama dair verdiği araştırma önergesinde söz alıp, "İçişleri Bakanıydım ve en iyi şekilde yaptım. Ben, Türkiye Cumhuriyeti devletinde demokratik bir şekilde 1 Kasım seçimlerinin yapılmasını sağladım" demişti.