Toplumsal Ankara

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, grip aşısında süreci yönetememekle suçladığı Sağlık Bakanlığı'nın Covid-19 aşısında da halka güven vermediğini savunarak, "Kamuoyu halen Çin'le yapılan aşı anlaşmasının detaylarını bilmiyor. Çünkü Sağlık Bakanı, bu konuda da şeffaf bir süreç yürütmüyor. Kapalı yürütülen süreç de aşı karşıtlığını da artırıyor” dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Covid-19 aşısı ile ilgili "50 milyon dozluk anlaşma imzalandı" sözleri üzerine TBMM'ye yazılı soru önergesi sunan CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, aşı sözleşmesinin detaylarını sordu. Emir, şu ifadeleri kullandı:

Bu yıl koronavirüs salgını nedeniyle grip aşısına talebin artacağının bilinmesine rağmen Sağlık Bakanlığı, bu konuda öngörüsüz davranarak hazırlıksız yakalandı. Birçok ülke 10 milyon dozun çok üzerinde grip aşısı temin edebilirken Türkiye, Fransa'dan yalnızca 1 milyon 350 bin doz grip aşısı alabildi. Daha sonra da sağlık çalışanları için Güney Kore'den ancak 600 bin doz aşı sağlanabildi. Bu tür sıkıntılar göz önünde bulundurulduğunda benzer bir sürecin COVID-19 aşısında da yaşanabileceği düşünülmektedir. Kaldı ki, ABD 700 milyon, Hindistan 500 milyon, İngiltere, Endonezya ve Brezilya gibi ülkeler şimdiden 100'er milyon dozluk anlaşma yaparken Biontech/Pfizer ve Moderna aşıları için de henüz herhangi bir sözleşme imzalanmamış olması, bu düşünceyi de desteklemektedir.

AŞI İÇİN NE KADAR ÖDENDİ?

Çin'den alınacağı söylenen aşı ile ilgili Sağlık Bakanı'nın halkı aydınlatması gerekiyor. Henüz Faz-3 çalışması tamamlanmamış olan Çin aşısının Türkiye'deki çalışma sonuçlarına ilişkin kamuoyuna net bir bilgi verilmiyor. Sağlık Bakanı, toplumu aydınlatacak net bir açıklama da yapmadı ve yapmaktan kaçınıyor. Faz-3 aşaması tamamlanmamış bir aşı için nihai anlaşma imzalayamazsınız, sözü edilen anlaşmanın opsiyonlu olması gerekiyor. Ama Sağlık Bakanı, nihai bir anlaşma yapılmış gibi bir algı yaratıyor. Tıpkı grip aşısında yaptıkları gibi halkı oyalama yoluna gittikleri çok açık ve net bir şekilde görülüyor. Sözleşmenin detaylarıyla ilgili bilgi verilmemesi parasal açıdan da soru işaretleri doğuruyor. Grip aşısında ve test kitinde sabıkalı olan Sağlık Bakanlığı, bu sözleşmenin hangi yolla yapıldığını açıklamak zorunda. Aracı bir ilaç firması mı kullanıldı yoksa kurulduğu günden bu yana adı birçok usulsüzlükle anılan USHAŞ şirketi aracılığıyla mı sözleşme yapıldı? Aşı Çin'den ne kadara alınıyor, Sağlık Bakanlığına maliyeti ne oluyor? Bu sorular mutlaka yanıtlanmalı.

'KAPALI SÜREÇ, AŞI KARŞITLIĞINI ARTIRIYOR'

Sürecin kapalı yürütülmesi bilgi kirliliği ve aşı karşıtlığını artırıyor. Bu açıdan da kamuoyunun doğru ve doyurucu bir biçimde aydınlatılması büyük önem taşıyor. Grip aşısıyla ilgili sıkıntıların yaşandığı dönemde 'başarılı bir süreç yürütülüyor' algısı yaratmak için halktan bilgi kaçıran, Bilim Kurulu'nu görmezden gelen, Bilim Kurulu'nun uyarılarını dinlemeyen Sağlık Bakanlığının, COVID-19 aşı sürecinde bu tavrından vazgeçerek artık toplumla sağlıklı bir iletişim kurma yoluna gitmesini bekliyoruz. Sağlık Bakanı, bu şekilde davranmadığı sürece biz de gerçekler ortaya çıkana kadar halkın sağlığı adına sürecin takipçisi olacağız.