Bir ara umutlandım; önümüzdeki seçimde CHP’nin birinci parti olacağını, AKP’nin üçüncülüğe düşebileceğini bile yazdım.

Ama görüyorum ki biraz hayalci davranmışım.

Kamuoyu araştırmaları CHP oylarının yüzde 25-26 bandında gezindiğini gösteriyor.

Yani bu partinin oyları yerinde sayıyor.

Halbuki Türkiye,  Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş dönemine benzeyen bir sürecin içine sokulmuş. Erdoğan’ın Saray yönetimi, ülkemizi, sanki Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamit’i taklit ederek iflasa sürüklemiş. İnsanlar yoksulluktan inim inim inliyor. Çocuklarına giyecek alamadığı için intihar eden babalar bile var.

Ama CHP yönetimi, daha doğrusu partinin lideri Kemal Kılıçdaroğlu bu çaresiz, perişan, ezilen milyonlara dokunamıyor.

Kimse bazı milletvekillerinin ara sıra sokağa çıkıp birkaç esnafla konuşmasını, yoksullara dokunmak sanmasın.

ÜLKENİN SORUNU TÜRBAN MI?
CHP’yi kurumsal olarak temsil eden Sayın Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarını dikkatle izlerim. Bu konuşmaların odaklandığı yer ne acıdır ki yoksul katmanlar olmuyor; olamıyor.

CHP Lideri, AKP’nin nereden oy kaybettiğini de anlamamış gibi. AKP bugün 1 Kasım 2015 genel seçimine göre yüzde 20’ye yakın oy yitirmiş gözüküyor. Acaba Erdoğan ve AKP, türbanlılara, dindarlara sahip çıkmaktan vazgeçtiği için mi oyları eridi.

Hayır!

Bu kopuşun temel nedeni Erdoğan yönetiminin ekonomideki başarısızlığıdır. Yani; milletin giderek daha da yoksullaşmasıdır. İşsizliktir…  Giderek dallanıp budaklanan yolsuzluk düzenidir. Devlet hazinesinin yağmalanmasıdır.

Peki Sayın Kılıçdaroğlu nereye odaklanıyor? 

-Hak, hukuk, adalet!

Bunlar elbette önemlidir ama Türkiye gibi cahil bıraktırılmış geniş yığınların sorunlarına acil çözüm getirecek maddeler değildir. İnsanın karnı açken hak, hukuk, adalet sloganlarını duyması veya ondan etkilenmesi mümkün değildir.

Sonra ne geldi?

-Herkese türban serbestliği getirilsin; türbana dokunulmasın…

Şu an Türkiye’de türban sorunu yok. Orduda türbanlı subay bile var… Daha ne olacak? Yoksa, bundan sonra devlet dairelerine kimse başı açık olarak giremez mi diyeceksiniz?

Ve asıl önemlisi: Bu yapay gündemle Sayın Kılıçdaroğlu ana gündemi, yani derin ekonomik krizi ve yoksullaşmayı gizlemiş olmuyor mu?

Erdoğan’ın dinci faşist gündeminin peşine takılmıyor mu?

Ve laik, medeni yaşam meydanını da İYİ Parti’ye bırakmıyor mu?

ELİNİ ZAYIFLATIYOR
Buraya bir işaret koyalım: Göreceksiniz, eğer Kılıçdaroğlu böyle yapay gündemlerle devam ederse, AKP birinci parti olmaya devam edecek. Çünkü, Sayın Kılıçdaroğlu, AKP’den kopacak seçmen kitlesinin beklentilerine odaklanamıyor. Sorun CHP’nin türban yasası önermesi değil, gündemi yakalayamamasıdır. CHP lideri, artık bitmiş olan konuları gündeme taşıyarak partinin cazibesini öldürüyor.

Bu durum, onun cumhurbaşkanlığı yarışında da elini zayıflatıyor. CHP Lideri, türban projesinde yeni bir yasa önerisi getirip AKP’deki türbancıları çekeceğini sanarak kendisine kuşkuyla bakan laik seçmeni ürkütüyor.

Açlıktan milletin midesi guruldarken Sayın Kılıçdaroğlu’nun türbanla ortaya çıkması yoksullara hafife almaktır. Siz o türbanlı bacıların mutfağındaki tüpü nasıl yakacağını, tenceresine yiyeceği nasıl koyacağını anlatın.  

Sayın Kılıçdaroğlu! Danışmanlarınız mı sizi yanıltıyor yoksa siz ekonomik gerçekleri hafife mi alıyorsunuz?

Bize kızsanız da gerçekleri size anımsatacağız: Halkın temel sorunlarını bırakıp ikincillere odaklanarak gücünüzü boşa harcıyorsunuz. Ciddi biçimde ekonomiye eğilmeniz gerek. Yoksa cumhurbaşkanlığı seçiminde şansınız azalacaktır. 

Lütfen, Erdoğan’ın gündeminin peşine takılmayı bırakıp mutfağa gelin, mutfağa…