Latince bir sözcük olmasıyla beraber benlik,
bencillik ve ben anlamı taşıyor 'ego'...
Bilgisi, birikimi, donanımı olan insanların biraz egoist olmalarını makul karşılarken,
hiçbir konuda bilgisi olmayan insanların,
kulaktan dolma bilgilerle ahkam kesilip, bir de egolarının tavan yapması kabul edilebilir bir durum değil...
'Bence' ile söze başlayanlar da başka bir araştırma konusu...
Doğrunun tek olduğu gerçeğinden bir sapmadır söze 'bence' ile başlamak...
Diyaloglara 'bence' ile başlamak, ego tatminini üst boyutlara taşıyıp, adeta beslenme kaynağımız olmuş...
Karşımızdaki insanı ne denli etkiliyor 'bence' ile başlamak...
'Ben senin yerinde olsam' ne çirkin bir ifade...
Önce 'sen benim yerimde olamazsın' sonra senin değerlerin ve gerçeklerin benden çok farklı...
Şimdi ben de yazdıklarımı inkar edercesine 'bence' ile bu bölüme başlıyorum!
BENCE; ülkemizin gelmiş geçmiş belki de gelecekteki en güçlü sesi ve yorumcusu Ahmet Kaya diyerek, yıllar önce sözlerini yazdığı ve yorumladığı bir şarkısı ile günümüzün nasıl örtüştüğünü anlatmak istiyorum...
Şarkısında diyor ki Ahmet Kaya...

*

"Bana bir şeyler anlat
Canım çok sıkılıyor
Bana bir şeyler anlat
İçim içimden geçiyor..."
*
Evet insanımızın canı çok sıkılıyor... 
Ekmek 10 liraya dayanmış, yaz ortasında domates 30, salatalık 20, beğenmediğimiz kabak 25 lira...
Döviz, benzin, mazottan bahsetmiyoruz bile...
Ahmet Kaya'nın da benim halkımın da canı nasıl sıkılmasın...
Sonra devam ediyor Kaya...
*
"Yanımdasın susuyorsun
Susuyor konuşmuyorsun
Bakıyor görmüyorsun
Dokunsan donacağım..."
*
Kime söylüyor acaba ''yanımdasın susuyorsun, bakıyor görmüyorsun" diye... 
Bana söylemiyordur herhalde...
Yine 'bence' muhalefete söylüyordur Ahmet Kaya'nın gıyabında sevgili halkım...
İşte bak şarkının en can alıcı en vahim kısmı...
*
"İçimde intihar korkusu var
Bir gülsen ağlayacağım
Kendimi bulacağım..."
*
Devamı bildiğiniz afet...
*
"Depremler oluyor beynimde
Dışarıda siren sesi var
Her yanımda susmuş insanlar
İçimde ölen biri var..."
*
Gerçekten insanların beyninde deprem oluyor bu da iyiye alamet değil...
İnsanlar ince dokunuşlar bekliyor, yardım eli uzansın, yaşam şartları iyileştirilsin istiyor...
İstiyor da,
istiyor...
Ancak şarkının şu sözlerine katılmadığımı belirtmek zorundayım...
"Her yanımda susmuş insanlar" bölümü...
Her insan susmuş değil...
Akbelen köylüleri gibi...
90 yaşında ağacına sahip çıkan ninemiz gibi...
Sağlık çalışanları gibi...
Türkiye İşçi Partisi'nin dinamik gençleri gibi...
Bu ülkenin susmayan insanları aslında çok...
Suskun olan yalnızca muhalefet partileri...
Kamyon arkası yazılarına bayılırım...
"Ömür biter yol bitmez" ve "Rampanın ustası, gözlerinin hastasıyım..."
Bu sözlerin muhalefe uyarlanmışını günümüzde görüyoruz...
Muhalefet diyor ki...
"Ömür biter seçim bitmez" Türkçe meali; gün gelir bir seçimi kazanırız...
Diğeri de "Seçim kaybetmenin ustası, muhalefetin hastasıyız...''
Bunun tercümesi de; iktidar bizim neyimize,biz muhalefette rahatız...
Şenol hocanın Beşiktaş'ı da Tirana önünde rahattı rahat olmasına da o rahatlığı ligde bu kadro ile bulamayacağı bir gerçek...
Beşiktaş'a da Şenol hocaya da aman dikkat yoksa hep muhalefette kalırsınız diyorum...
Umutların ve inadın bitmemesi dileğiyle...
Hoş kalın, dost kalın...