15 Haziran 2017'de Sessiz Güç Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ankara'dan başlattığı Hak, Hukuk, Adalet temalı yürüyüşün 6. yılındayız.
Fiziki olarak 7 Temmuz'da İstanbul Maltepe meydanında bir mitingle bitirilen bu yürüyüş aslında halen devam ediyor!
Şimdi 6 yıl önceye gidelim. 
Bayram nedeniyle otobüs yok, CHP Milletvekili Barış Yarkadaş'ı arayarak nerede olduklarını sordum.
-Bolu tır garajındayız. Sabah buradan çıkacağız, dedi.
Bayram nedeniyle araçlar dolu, Bolu merkeze kadar otobüs yok. Belli bir noktadan sonra, yola işçi taşıyan kamyonla devam ettim. 
Yarkadaş ile Kemal Beyin karavanına gittik, ayakları mosmor ve leğenin içerisinde. Bu görüntünün, moral bozmamak için kimseye söylenmemesi isteniyor.
Yürüyüş öncesi, mahşeri kalabalığa öğüt veriliyor.
Size yol boyunca her türlü sataşma ve hakaret yapılabilir. Buna, sadece üç kelime ile yanıt veriyoruz:
"Hak, hukuk, adalet!"
Günlük 20-25 km arasında yürüyüş yapıyor, öğlen ve akşam olmak üzere iki kez mola veriyoruz.
Her gün kendinize bir yürüyüş arkadaşı seçiyor ve grubunuzla yürüyorsunuz.
İlk gün Zonguldak'tan ayağının tozu ile aramıza katılan Mühendis Tolga Bey ile yürüyoruz. Sonra yürüyüşün bir aşamasında, "Eyvah cüzdanımı düşürmüşüm" dedi.
-Çok para var mıydı?
-Tüm maaşım içindeydi...
Yapılacak bir şey yoktu. Adalet yürüyüşümüzün ilk günü kötü bir olayla başlamıştı.
Yol boyunca bazen, bir takım otomobiller durup, bizlere küfrediyor ve tamamına aynı yanıtı veriyoruz.
-Hak, Hukuk, Adalet!
Akşam, Bolu'nun bir bölgesinde mola verdik. Çadırlara çekilip dinlenenler var. Çadırların hemen önünde portatif masa ve sandelyelerimizde çay içiyoruz. Bir genç kız geldi, Tolga Bey burada mı? diye soruyor.
Çadırdan çağırdım, elinde şişkin bir cüzdan Tolga Beye verirken anlatıyor.
-Yolda bulduk, yürüyüş sırasında sizi bulmak daha zor olacağından, akşam molasını bekledik! 
Bir çay ikram etmek istediysek de hanımefendi, hemen oradan ayrıldı!
80 yaşında İzmirli bir akademisyen hanımefendi yürüyüş arkadaşım. yolda anlatıyor. "Eşim, önde Kemal Bey ile yürüyor. Benim bacaklarım daha zayıf, sizinle en arkadan yürüyelim bana eşlik eder misiniz?"
Milliyetçi, muhazakar, solcu ve her gruptan on binler "adalet" istiyor, "adalet" için yollara dökülüyor. Her geçen gün yürüyüş kafilemiz de büyüyordu!
Burada iktidar partisinin alması gereken çok kritik dersler varken, yürüdüğümüz yolun üzerine gübre, zift dökülüyordu. Hatta grubumuz bazı bölgelerde suya bile erişemiyor, parasıyla da satın alamıyordu!
Akademisyen ve bilge yürüyüş arkadaşım, 80 yaşındaki hanımefendi, halkın, adalet çağrısına kulak vermek yerine, bu talebi engellemeye çalışmak dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde kabul edilemez. 
AKP'nin bu ölümcül hatası, sonun başlangıcı, dedi!
Ankara'daki bir cenazeye katılan Kemal Kılıçdaroğlu o sabah yürüyüşümüzde yok! Öğle molası uzun tutularak, bize yetişmesi bekleniyor.
Aleyhinde hiç bir şey bulunamayan, dürüstlüğü ile öne çıkarılan Kılıçdaroğlu, öğle saatindeki mola yerine arabasıyla mı gelecekti, diye bir soru düştü aklıma!
Dürüstlüğünü gözümle görmeliydim. Ve bir araçla sabah yola çıktığımız bölgeye dönerek beklemeye başladım. Bir süre sonra, tam yola çıktığımız noktaya gelip,  yürümeye başlayan Kılıçdaroğlu'nu izlemeye başladım. 69 yaşında, ayakları mosmor olmuş ve her birimizden daha yoğun bir temposu olmasına rağmen, tek bir adım için bile kendine imtiyaz tanımamış, hile yapmamıştı! 
İşte, Cumhuriyetin 100. yılında Türkiye'ye yakışan lider bu, dedim!
Yürüyüşümüzün dokuzuncu günü, artık kameramanım da bana eşlik ediyor. Öğle molasında verilen yemeği, yaptığımız röportajlar nedeniyle kaçırmıştık.
Kameramanım, aç olduğunu söylüyor, ben de akşamı beklemek zorunda olduğumuzu. Tam o sırada önümüzde, hiç tanımadığımız iki genç kız, sırt çantalarından çıkardıkları sandiviçleri bize ikram ediyor.
Hayır, dedim, kendinize hazırladığınız yiyecekleri alamayız!
Yanıtı öğreticiydi:
Siz açken, birşey yokmuş gibi yaparsak, "Hak Hukuk Adalet" ne olur?
Sessiz Güç Kemal Kılıçdaroğlu'nun Adalet Yürüyüşü, 2159. gününde, 14 Mayıs 2023'te sandıkta nihayete eriyor.