Toplumsal Özel

CHP Parti İçi Eğitim Sorumlusu Aytuğ Atıcı, sandık kurullarında 10 partili ve iki devlet görevlisi olduğunu anımsatarak, “Seçimler önce halkın, sonra partililerindir” sözü ile İçişleri Bakanlığı’nın

sadece talep edilmesi halinde güvenliği sağlamakla görevli olduğunun altını çizdi.

AKP’li Ali İhsan Yavuz, “Erdoğan herkesten önce seçim sonuçlarını bilecek. Ha keza bizde öyle” dedi.

CHP İzmir Milletvekili, Murat Bakan, YSK’nın İçişleri Bakanlığı’nın ıslak imzalı tutanakları alması konusunu iki kez reddettiğini, zaten Bakanlığın böyle bir yetkisi de olmadığını ifade etti.

CHP’nin Adalet Bakanlığı için adı geçen Muharrem Erkek ise polisleri uyararak, bu durumun suç olduğunu ve yetki gaspına girmemeleri noktasında uyardı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, gerektiğinde 15 Temmuz gecesi gibi, hayatımız pahasına istiklal ve istikbalimize sahip çıkarız, sözü ile yandaşlarını sokağa dökmekle tehdit etti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 14 Mayıs seçimlerini de darbe olarak ifade etti.

Millet İttifakı’nın 13. Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, “Seçim sonuçlarını tanımayabiliriz’ algısı yaratılmak isteniyor” dedi.

AKP’nin seçim sonucunu herkesten önce bilme girişiminin suç olması bir yana, nedenini sorgulamak gerekiyor.

Seçim sonuçlarına göre, eylem mi planlanıyor?