Suriye’de Şam yönetimi ile terör örgütü Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında yürütülen entegrasyon görüşmeleri sürerken, SDG cephesinden gelen açıklamalar sürecin hâlâ ciddi ihtilaflar barındırdığını ortaya koydu. SDG elebaşı Mazlum Abdi, görüşmelerde ilerleme sağlandığını savunurken, yeni anayasa ve ademimerkeziyetçi yönetim şartını yineledi. PYD elebaşı Salih Müslim ise askeri yapının çözülmesine açıkça karşı çıkarak silah bırakmayacaklarını ilan etti.
Mazlum Abdi, PYD tarafından oluşturulan Müzakere Komitesi’ne destek amacıyla düzenlenen Danışma Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, Şam yönetimiyle süren temaslara ilişkin “Taraflar arasında ortak bir anlayışa varılmıştır” mesajı verdi. Abdi, özellikle askeri entegrasyon başlığına değinerek, “Askeri güçlerin entegrasyonu konusunda, kamu yararına uygun şekilde taraflar arasında ortak bir anlayışa varılmıştır” ifadelerini kullandı.
Yeni anayasa ve ademimerkeziyetçilik vurgusu
Abdi, kalıcı çözümün ancak anayasal değişikliklerle mümkün olabileceğini savunarak, Suriye’de aşırı merkeziyetçi yapılardan uzak, ademimerkeziyetçi bir yönetim modelinin benimsenmesi gerektiğini öne sürdü. Abdi, “Suriye’nin tamamını kapsayan kalıcı bir çözüme ulaşabilmek için anayasal konuların derin ve yapıcı bir diyalogla ele alınması gerekiyor” dedi.
Sınırların yönetimi ve doğal kaynaklara ilişkin de açıklamalarda bulunan Abdi, “Doğal kaynaklar herhangi bir tarafın değil, tüm Suriyelilerin ortak mülküdür. Sınır geçişleri konusunda ortak bir vizyon oluşturma yönünde ilerleme kaydedilmektedir” iddiasında bulundu.
Müslim: Silah bırakmayacağız
Öte yandan PYD elebaşlarından Salih Müslim, Bianet’e verdiği röportajda entegrasyon sürecine ilişkin çok daha sert bir tutum sergiledi. SDG’nin askeri yapısının çözülmesini hedefleyen taleplere karşı çıkan Müslim, silah bırakmayacaklarını açıkça ifade ederek, “En başından beri SDG’nin çözülmesini istiyorlar. Amaçları buradaki direnişi savunmasız bırakmak” dedi.
Müslim de yeni anayasa ve ademimerkeziyetçi yönetim modelinde ısrarcı olduklarını vurgularken, askeri başlıkların gündeme getirilmesine itiraz etti. Önceliğin siyasi çözüm ve anayasa olması gerektiğini savunan Müslim, sınır kapılarının Şam’a devredilerek açılmasının Türkiye açısından bir tehdit oluşturmayacağını ileri sürdü.
Şam: Somut adım yok
Şam yönetiminden entegrasyon sürecine ilişkin son resmi değerlendirme ise Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani’den geldi. Şeybani, Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile düzenlediği ortak basın toplantısında, SDG’nin 10 Mart Mutabakatı’nın uygulanmasına yönelik somut ve ciddi bir adım atmadığını söyledi. Şam yönetimi, beklentilerin karşılanmadığını vurguladı.
Sahada gerilim artıyor
Diplomatik açıklamalar sürerken sahadaki askeri hareketlilik de dikkat çekti. Suriye Ordusu, Halep’te PYD kontrolündeki Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerine giden yolları beton bloklar ve toprak setlerle kapatarak kuşatmayı sıkılaştırdı. Bölgeye araç girişinin engellendiği bildirilirken, müzakere süreci devam ederken sahadaki önlemlerin artırılması dikkat çekti.
Şam yönetimi resmi olarak SDG’ye yakın kaynaklardan sızdırılan müzakere iddialarını doğrulamazken, süreçte hem masada hem sahada tansiyonun yükseldiği görülüyor.