AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz ile birlikte bugün; HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcoğlu'nu, HÜDA PAR Genel Merkezi'nde ziyaret etti. Yaklaşık 1 buçuk saat süren görüşmenin ardından Kurtulmuş ve Yapıcıoğlu, basın toplantısı yaparak görüşmeye ilişkin açıklamalarda bulundular. 

Numan Kurtulmuş’un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

LİSTE PAZARLIKLARINDAN ZİYADE…: Biz bu süreci bir pazarlık, bir koalisyon görüşmesi, birtakım milletvekili, liste pazarlıklarından ziyade Cumhur İttifakı’nın en başından beri geliştirdiğimiz gibi ilkeler etrafında bütünleşme, fikirlerimizi mümkün olduğunda ortaklaşma olarak görüyoruz.

PARTİLERİN HER BİRİSİNİN AYRI BİR KURUMSAL KİMLİĞİ, KENDİSİNCE ÖNCELEMİŞ OLDUĞU BİR PARTİ PROGRAMI VE SİYASİ FİKİRLERİ VARDIR: Hiç şüphesiz hem sayın Cumhurbaşkanımıza destek veren hem Cumhur İttifakı’nın içerisinde olan ve bundan sonra olacak partilerin her birisinin ayrı bir kurumsal kimliği, kendisince öncelemiş olduğu bir parti programı ve siyasi fikirleri vardır. Ama sonuç itibariyle hepimizi ortak bir noktaya doğru getiren ilkelerimizdir. O da önümüzdeki süreçte Türkiye Yüzyılına çıkan kapısını sonuna kadar açmak.

TÜRKİYE YÜZYILININ KAPISINI SONUNA KADAR AÇMAK YANİ RECEP TAYYİP ERDOĞAN’I TÜRKİYE’DE YENİDEN CUMHURBAŞKANI SEÇMEK: Yeniden büyük, güçlü Türkiye’yi hep birlikte inşa etmek ideali etrafında bütünleşmek, bunun için de son derece stratejik ve hayati bir seçim olan 2023’ün 14 Mayıs’ında gerçekleştirilecek seçimlerde Türkiye yüzyılının kapısını sonuna kadar açmak yani Recep Tayyip Erdoğan’ı Türkiye’de yeniden cumhurbaşkanı seçmek ve Cumhur İttifakı ve onunla birlikte parlamentoda olacak siyasi partileri de güçlü bir şekilde parlamentoya taşıyabilmektir. Bu çerçevede bugün görüşmelerimizi bir çerçevede devam ettirdik. Önümüzdeki günlerde İnşallah bu belli bir noktaya gelecek. Netleştiğinde de bu işin şeklinin nasıl olacağı kamuoyuyla paylaşılacaktır. Cumhurbaşkanımıza açıklamış oldukları destek dolayısıyla çok teşekkür ediyorum.

ÜMİT EDİYORUM Kİ EN KISA SÜRE İÇERİSİNDE BU NOKTADA ADIMLARI ATARIZ:Önümüzde çok önemli bir seçim var. Bu seçim süreci de başlamış oldu. Bu seçim sürecinin başlamasıyla birlikte hem siyasi partiler kendi programlarını daha yoğunlaştıracaklar hem de sistemin doğası gereği iş birliklerinin, ittifakların daha fazla genişlemesi konusunda partilerin arasında böyle ziyaretlerin, görüşme trafiklerinin daha da yoğunlaşması kaçınılmazdır. İşin doğası gereğidir. Bu müzakerelerden ben milletimizin hayrına olumlu sonuçlar çıkacağı kanaatindeyim. Ümit ediyorum ki en kısa süre içerisinde bu noktada adımları atarız ve milletimizle paylaşırız.

Zekeriya Yapıcıoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar ise şöyle:  

2018 SEÇİMLERİNDE DE BENZERİ BİR TABLO VARDI: İki gün önce, cumartesi günü bir basın toplantısında 14 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleştirilecek seçimde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a destek vereceğimizi ilan etmiştik. Hatırlayacağınız üzere 2018 seçimlerinde de benzeri bir tablo vardı. O zaman da Sayın Cumhurbaşkanına desteğimizi ilan ettik.

BU ATEŞİN İÇİNE DÜŞMEMEK İÇİN ÇOK DİKKATLİ OLUNMASI GEREKTİĞİNİ HEPİMİZ BİLİYORUZ: 10 vilayette çok ciddi yıkımlar var. Çok zor günlerden geçiyor memleket. Bunun yanında dışımızda, çevremizde devam eden savaşlar, çatışmalar var. 11 Mart tarihi itibariyle Suriye’deki iç çatışma 12’nci yılını doldurdu, 13’üncü yılına girdi. Memleket zor bir süreçten geçiyor. Bu süreçte önümüzdeki seçimlerin çok ciddi sonuçlarının olacağı, bundan sonra atılacak olan siyasi adımların çok önemli olduğu ve bu girdaptan çıkmak, bu ateşin içine düşmemek için çok dikkatli olunması gerektiğini hepimiz biliyoruz ve aslında kamuoyu da bunu takdir ediyor. Özellikle siyasi çevreler bu konuda bana göre çok daha dikkatli olmaları gerektiği hususunu biliyorlar.

CUMHURBAŞKANINA DESTEK VERECEĞİMİZİ AÇIKLADIK: Ama maalesef geldiğimiz aşamada özellikle son birkaç gündür memlekette olayın çok farklı mecralarda tartışıldığını da görüyoruz. Biz başından beri HÜDA PAR olarak bir şey söyledik. Dedik ki ‘Bir yerde memleketin menfaati bir yerde milletin maslahatı varsa biz yeri gelir oradan geri adım atarız.’ Bu nedenle biz cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağımızı ve sayın cumhurbaşkanına destek vereceğimizi açıkladık. İnşallah bu zor süreçleri atlatacağız.

CUMHUR İTTİFAKI’NIN İÇERİSİNDE YER ALMA TEKLİFİ ALDIK: Malumunuz sayın Cumhurbaşkanı ile ocak ayı başında yaptığımız görüşmelerden sonra Cumhur İttifakı’nın içerisinde yer alma teklifi aldık. O zamandan beri aslında görüşmelerimiz devam ediyordu. Fakat deprem dolayısıyla 6 Şubat’tan bu yana görüşmeler hız kesti. Araya deprem girdi. Yaraları sarma konusunda yoğunlaştık hep beraber. Bu görüşmeler yeniden devam etti.

GİZLİ SAKLI, ÜSTÜ ÖRTÜLÜ PAZARLIKLAR OLARAK ALGILANMASIN:Cumhurbaşkanlığı ile ilgili tavrımızı açıkladık. Parlamento seçimlerine de birlikte girme, hareket etme konusunda prensip olarak bir problem yok. Fakat detaylarla ilgili bir netleşme yok. İnşallah onlar netleşirse onu da paylaşırız. Gizli saklı, üstü örtülü pazarlıklar, sayın bakanım da ifade etti, bu tür pazarlıklar olarak algılanmasın. Bizim önceliğimiz milletimizin menfaatidir, memleketimizin selametidir.

“ŞU AN ARKADAKİ GÖRÜŞMELERDE BİR PÜRÜZ YOK”

HÜDA PAR’ın Cumhur İttifakı’na katılıp katılmadığına ilişkin yöneltilen soruya Yapıcıoğlu, “Henüz o noktada değil. Dediğim gibi şu an arkadaki görüşmelerde bir pürüz yok. Devam ediyor. Ama son noktayı henüz koymuş değiliz. Anlaşılmayan bir nokta yok. Müzakereler devam ediyor. Bu hafta içi belki bizim AK Parti’ye bir ziyaretimiz olabilir” yanıtını verdi.

HERŞEY OY UĞRUNA MÜBAH MI?

Ancak HÜDA PAR ile Cumhur İttifakı'nı oluşturan AKP- MHP ve BBP arasında Türkiye'nin temel konuları ile ilgili ciddi görüş ayrılıkları bulunuyor.

Anadilinde eğitim: Örneğin HÜDA-PAR'ın programında anadilinde eğitimin bir hak olarak kabul edilmesi gerektiği belirtiliyor.

Parti programında "Eğitim ve Kendini Geliştirme Hürriyeti" başlığı altında "Anadilde eğitim herkes için tabii, insani bir haktır. Çocukları bilmedikleri bir dilde eğitmek eğitimde fırsat eşitliğine de aykırıdır" ifadesi yer alıyor.

Oysa MHP'nin bu konudaki tavrı biliniyor. MHP programında "Eğitim ve öğrenim hakkı" başlığında şu ifadeler yer alıyor:

"Eğitimin her kademesinde eğitim dilinin Türkçe olması, Türkçeden başka hiçbir dilin, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulmaması ve öğretilmemesi esastır."

AKP programında ise anadilinde eğitim konusunda "AKP Resmi dil ve eğitim dili Türkçe olmak şartıyla, Türkçe dışındaki dillerde yayın dahil kültürel faaliyetlerin yapılabilmesini, partimiz ülkemizdeki birlik ve bütünlüğü zedeleyen değil, güçlendiren ve pekiştiren bir zenginlik olarak görmektedir" deniliyor.

Anayasa: Anayasa tartışmaları da HÜDA PAR programında yer bulan konulardan biri.

Programda "Yeni Anayasa ve Milet İradesi" başlığında "yeni anayasanın değiştirilemez nitelikte hiçbir maddesi olmamalıdır" ifadesiyle Anayasa'nın ilk 4 maddesi tartışmaya açılıyor.

MHP ise bu başlıklarda katı bir tutum alıyor. MHP'nin anayasa kitapçığında bu tavır, "MHP, Anayasamızın ilk dört maddesinde özetlenen Cumhuriyetimizin ilkelerine; üniter millî devlet yapısına; hukukun üstünlüğüne; demokratik ve laik yönetime, insan hak ve hürriyetlerinin korunmasına ve millî birlik ve bütünlüğümüze aykırı olmayacak bir anayasanın hazırlanmasına öncülük etmektedir" ifadesi ile dile getiriliyor.

BBP de MHP'ye benzer görüşleri savunuyor. BBP progmaında "Güçlendirilmiş Parlamento, Kuvvetler Ayrılığı, Üniter Devlet Yapısı, Türk Kimliği ve Türkçe'den asla vazgeçilmeyecektir" deniliyor.

Türklük: HÜDA PAR, Anayasa'da yer alan "Türklük" tanımının da değişmesini savunuyor. Parti programında bu bölüm şu şekilde ifade ediliyor:

"Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesin Türk olduğu nitelemesinden vazgeçilerek Kürtlerin varlığı anayasal olarak tanınmalı, Türkler ve Kürtler, ülkenin asli kurucu halkları olarak kabul edilmelidir."

"Kürtçe, Türkçe ile beraber ikinci resmi dil olarak kabul edilmeli, Kürtçe aynı zamanda eğitim dili olmalıdır. Yeterli talep olması halinde anadili farklı olan diğer vatandaşların da kendi dillerinde eğitim alabilmelerinin önü açılmalıdır.

"İlköğretim öğrencilerine okutulan, ırkçılık kokan 'Andımız' ve benzeri metinler kaldırılmalıdır. Muhtelif yerlerde yazılan 'Ne Mutlu Türküm Diyene' gibi yazılar silinmeli, "Bir Türk dünyaya bedeldir" şeklindeki ırkçı söylemlere son verilmelidir. Zulüm ve ayrımcılık uygulamış olan tarihi şahsiyetlerin isimlerini taşıyan okul, kışla, cadde, sokak ve benzeri yerlerin isimleri derhal değiştirilmelidir.

"Başta vatandaşlık tanımı olmak üzere, anayasa ve sistemin bütün resmi literatürüne hâkim olan Türklük esaslı dışlayıcı ve ayrımcı söylem terk edilmelidir.

Yine HÜDA PAR ile taban tabana zıt görüşlerin yer aldığı MHP kitapçığında bu konu "Asla tartışılmayacak hususlar" başlığı altında şöyle sıralanıyor:

"Millî kimlik tanımının değiştirilerek "Türkiyelilik" kavramının esas alınmasına,

Vatandaşlık bağının Türk milleti kavramı yerine ikâme edilmeye çalışılmasına,"

Yerel yönetimler: HÜDA PAR ile Cumhur İttifakı'nın milliyetçi partileri 'yerel yönetimler' konusunda da hiçbir ortak görüşe sahip değil.

HÜDA PAR 'eyalet sistemi, özerklik ve federasyon' gibi modellerin tartışılması gerektiğini savunuyor.

Bu bölüm programda, "Mevcut merkezi ve yerel devlet organizasyon yapısının ıslahı ile beraber, mevcut yapının tabu olarak kabulünden vazgeçilerek olumlu ve olumsuz tüm yönleri ile eyalet sistemi, özerklik, federasyon gibi yönetim modelleri üzerinde serbestçe tartışılabilmelidir" ifadesiyle yer alıyor.

MHP ise "Türkiye'nin idarî yapısının değiştirilerek yerel yönetimlerin mahallî parlamento olarak çalışacağı özerk bölgeler sisteminin hayata geçirilmesine" karşı çıktığını ifade ediyor.

Cumhur İttifakı'nın diğer ortağı Büyük Birlik Partisi de merkezi hükümetin yetkilerinin kısıtlanabileceğini belirtiyor ancak "üniter devlet yapısı" konusunda hassasiyetini koruyor. Bu bölüm BBP programında "Üniter devlet anlayışı ile çelişmemek kaydıyla yerel yönetimlerin güçlendirilmesi sağlanacaktır" ifadesiyle dile getiriliyor.

ANKA, Toplumsal, Birgün