Millet Partisi Genel Başkanı Cuma Nacar, ‘millet’ sözcüğünün Millet İttifakı’nca kullanılmasına yaptıkları itirazın Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından reddedilmesine tepki gösterdi.

Nacar, “Bu, YSK’nın politize olduğunun bir göstergesidir. Dolayısıyla Millet Partisi iktidarında, Gazi Meclis’in, aziz milletimizin hür iradesi ile YSK kararları kesin olmaktan çıkarılacak ve anayasa yargısının denetimine tabii tutulacaktır” dedi.

Nacar, YSK önünde yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Millet Partisi’nin isminin Altılı Masa tarafından haksız ve hukuka, ahlaka aykırı bir şekilde kullanılmasına itirazımız oldu. Bu itirazımızı Yüksek Seçim Kurulu’na yapmadan önce, Altılı Masa’yı oluşturan siyasi partilerin genel başkanlarına şifahi olarak ve yazdığımız mektuplarla bildirdik. Dedik ki ‘Bakın, siz başkalarına siyasi ahlak dersi veriyorsunuz ama sizin öncelikle ahlaki olmanız gerekir. Millet Partisi’nin ismini kullanmamanız gerekir. Eğer Millet Partisi’nin ismini kullanmaya devam ederseniz bundan sonra size ‘gasp ittifakı’ diyeceğiz.

YSK POLİTİZE OLDU
Yüksek Seçim Kurulu’na 29 Mart’ta başvurduk. YSK’nın sayın başkanı, bir gün sonra açıklama yaptı ve başvurumuzu reddettiklerini açıkladı. Biz de bugün buraya geldik ve dedik ki ‘Ret gerekçeniz nedir? Bize gerekçeli ret kararınızı verin’. Aldık, okudum. Biz, verilen bu kararın haksız ve hukuka aykırı olduğuna, hatta YSK’nın kendi kararlarına dahi aykırı olduğunu gördük. Çünkü muhalefet şerhi yazan iki çok değerli hukukçu, yüksek hakim üye, çok açık bir şekilde şunu söylüyorlar. Diyorlar ki ‘Bir partinin isminin başka bir parti tarafından kullanılması nasıl hukuka aykırı ise ittifak ismi olarak kullanılması da o şekilde hukuka aykırıdır. Biz, YSK olarak bir karar verdik mi? Verdik. Peki şimdi niye reddediyoruz bunu’. O iki yüksek hakimi huzurlarınızda, Türk Milleti’nin huzurunda tebrik ve takdirle önlerinde saygıyla eğiliyorum. Ancak bu, YSK’nın politize olduğunun bir göstergesidir. Dolayısıyla Millet Partisi iktidarında, Gazi Meclis’in, aziz milletimizin hür iradesi ile YSK kararları kesin olmaktan çıkarılacak ve anayasa yargısının denetimine tabii tutulacaktır. Aziz milletimizi, bu haksızlığa sandıkta ‘hayır’ demeye davet ediyorum.