HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, Diyanet İşleri Başkanlığına dair 2020 Sayıştay raporlarındaki usulsüzlük bulgularını Meclis gündemine taşıdı. Oya Ersoy, Başkanlığa 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile toplam 11.559.609.000 TL ödenek verildiğini, bu ödeneğin %82,04'ünün personel giderlerine, %14,53'ünün Sosyal Güvenlik Kurumu devlet primi giderlerine, ayrıldığını söyleyerek ülkemizde birçok kurumu ödenek almada geride bırakan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2022 yılı bütçesinde bu durumun artık değişmesi gerektiğini belirtti. Ersoy, “Okullarda temizlik ve güvenlik personelinin olmadığını söyleyerek bu harcamanın yükü Milli Eğitim Bakanlığı tarafından velilere bırakılırken, Diyanet İşleri Başkanlığının personel harcaması telafisi olmayan bir hatadır” ifadesini kullandı. YASAKLI ŞİRKETLERDEN ALIM Ersoy, “Sayıştay raporunda da yer alan bulgular neticesinde, Diyanet İşleri Başkanlığı merkez birimlerinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22-d maddesine göre Kamu İhale Kurumunun internet sayfasındaki yasaklılar listesinde bulunup bulunmadığı kontrol edilmeden harcama yaptığı yönündedir. Diyanet İşleri Başkanlığı neden yasaklılar listesine bakmadan harcama yapmıştır? Bu şirketler hangileridir ve hangi mal/hizmet alımı yapılmıştır?” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açık ihale yerine pazarlık usulüne göre ihale yaptığının Sayıştay raporlarında yer aldığına dikkat çeken Ersoy, "Bu yöntem ile hangi şirketlerden mal ve hizmet alımı yapıldı, acilen kamuoyu ile paylaşılmalıdır” dedi. 'DİYANET RAMAZAN AYINI BİLMİYOR MU?' Sözlerine “Diyanet İşleri Başkanlığı, pazarlık usulü ile ihale verdiği mal ve hizmet alımını, Ramazan ayında “İftar-Sahur Canlı Yayın Programı Hizmeti” için yapmış ve bu programın yapılacağı mekân ve ekipmanları için gerçekleştirmiştir. Zaman olmadığı için açık ihale yerine pazarlık ihale usulünü yaptığını söyleyen Diyanet İşleri Başkanlığı, Ramazan ayının başlangıcını bilmiyor mu ki 'zaman olmadı' şeklinde bir açıklama yapmıştır?" diye devam eden Ersoy, "Sayıştay tarafından yapılan denetimlerde gösteriyor ki, ülkede halkın vergileri eğitim başta olmak üzere sağlık, barınma ve gıda gibi halkın temel ihtiyaçlarına kullanılmamaktadır. Okullarda öğrenciler kalabalık sınıflarda eğitim almaya çalışırken, personel eksikliği nedeni ile temiz olmayan sınıflara girerken, okul kapılarında güvenlik olmadan bahçesinde top oynarken ödenen vergiler İftar-sahur programlarında harcanmaktadır." ifadelerini kullandı. FUAT OKTAY'A SORULAR Ersoy, konuya ilişkin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti: 1-Diyanet İşleri Başkanlığı, merkezi yönetim bütçe kanunlarıyla verilen ödeneğin yanı sıra teşebbüs ve mülkiyet gelirleri, alınan bağış ve yardımlar ile “diğer gelirler” olarak açık bir biçimde ifade edilmeyen gelirler elde etmektedir. Bu gelirler nereden elde edilmektedir? 2-Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın harcamalarının %81,13’ünü personel giderlerine ayırıp istihdam yaparken, okullarda temizlik görevlisi, güvenlik görevlisi ihtiyacının karşılanmayarak sağlıksız koşullarda eğitim görmesi konusunda bir açıklamanız olacak mıdır? 3-Sayıştay raporunda da yer alan bulgular neticesinde, Diyanet İşleri Başkanlığı merkez birimlerinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22-d maddesine göre Kamu İhale Kurumunun internet sayfasındaki yasaklılar listesinde bulunup bulunmadığı kontrol edilmeden harcama yaptığı yönündedir. Diyanet İşleri Başkanlığı neden yasaklılar listesine bakmadan harcama yapmıştır? Bu şirketler hangileridir ve hangi mal/hizmet alımı yapılmıştır? 4-Sayıştay raporunda yer alan bulgularda, Diyanet İşleri Başkanlığı mal/hizmet alımları sırasında genel olarak piyasa araştırması yapılması hususuna uymamıştır. Başkanlık neden piyasa araştırması yapmamış ve hangi şirketlerden mal/hizmet alımı yapmıştır? 5-Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açık ihale yerine pazarlık usulüne göre ihale yaptığı Sayıştay raporlarında yer almıştır. Neden Pazarlık usulü ihale yöntemini kullanmış ve hangi şirketlere ihaleyi vermiştir? 6-Diyanet İşleri Başkanlığı, pazarlık usulü ile ihale verdiği mal ve hizmet alımını, Ramazan ayında “İftar-Sahur Canlı Yayın Programı Hizmeti” için yapmış ve bu programın yapılacağı mekân ve ekipmanları için gerçekleştirilmiştir. Zaman olmadığı için açık ihale yerine pazarlık ihale usulünü yaptığını söyleyen Diyanet İşleri Başkanlığı, Ramazan ayının başlangıcını bilmemekte midir? Hangi şirketler ile pazarlık usulü mal ve hizmet alımı yapılmıştır? 7-Diyanet İşleri Başkanlığı, 4-6 Yaş Grubu Muhtelif Kitap İşi ihalesini yine pazarlık usulü ile gerçekleştirmiştir. Açıklama da ise, İhale onay belgesinde Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğünün ihaleye konu kitapların basımına ivedi olarak ihtiyaç duyduğunu ihaleyi gerçekleştiren birim olan Dini Yayınlar Genel Müdürlüğüne bildirdiği, ancak basım için grafik, tasarım ve kapak çalışmaları yapıldığı, işin açık ihale ile gerçekleştirilmesi durumunda Eylül ayında Kuran kurslarına başlayacak öğrencilerin kullanımına yetişmeyeceği, bu sebeplerle de pazarlık usulü ile ihalenin gerçekleştirildiği şeklindedir. Öğrencilerin Kuran kurslarına Eylül ayında başlayacağı bilinmekte kitap ihalesi neden pazarlık usulü yapılmıştır? İhale hangi şirketlere verilmiştir? 8-Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından rahatlıkla yıl başından itibaren bu ihalelerin planlanması mümkün iken neden planlaması yapılmamıştır?