CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'da parti genel merkezinde, Tele1 TV canlı yayınında Gazeteciler Merdan Yanardağ, Zeynel Lüle ve Evren Özalkuş'un sorularını yanıtladı.

“SAHTEKARLIK YAPILARAK SEÇİM KAZANILDI”
Mayıs seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, “Bizim Cumhuriyet tarihinde bu kadar kirli bir seçim kampanyası olmamıştır. Yalan üzerine, iftira üzerine sahtekarlık yapılarak bir seçim kazanılmıştır. Sahtekarlık yapan adam Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturamaz. Montaj videolara sığınan bir insan Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturamaz. Ahlakı, erdemi, ayaklar altına alıp yalanla seçim kazanan bir insan Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturamaz” ifadelerini kullandı.

“JANDARMA GİDİP DE ERDOĞAN'IN BİLDİRİSİNİ DAĞITIR MI?”
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimleri yasal olarak kazandığını ancak bu kazanmanın arkasında “ahlak olmadığını” söyleyen Kılıçdaroğlu, “Devletin Valisini yanına alacaksın, devletin kaymakamını yanına alacaksın, bazı jandarma komutanlarını yanına alacaksın… Jandarma gidip de AKP'nin veya Erdoğan'ın bildirisini dağıtır mı ya… Biz bunların arkasına sığınmadık. Ama ‘ahlaki meşruiyetin tartışılması gerekir' dedik ve bunu ısrarla dile getirdik” şeklinde konuştu.

“YENİ ŞAFAK TETİKÇİLİK YAPIYOR”
Gazetecinin objektif olması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Yeni Şafak diye bir gazete, 3 milyon liradan fazla parayı Erdoğan için harcadı. Ahlak denen bir şey var. Ahlaksızlığın boyutlarının nerelere ulaştığını görün. Parayı nereden buldu? Yeni Şafak gazetecilik mi yapıyor, Yeni Şafak tetikçilik mi yapıyor? Yeni Şafak tetikçilik yapıyor. Ahlaksızlık yapıyor. 3 milyon lirayı aşkın parayı Yeni Şafak kimden aldı?” diye sordu.

İMAMOĞLU’NUN ADAYLIĞI

Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun seçim sonrasında ve bugün yaptığı “değişim” açıklamalarına ilişkin konuştu. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“CHP'DE HERKES GENEL BAŞKAN ADAYI OLABİLİR”
“Cumhuriyet Halk Partisi'nde herkes koşulları yerine getirdiğinde Genel Başkanlığa aday olabilir. Ekrem Bey aday olacaksa eğer ilk kez aday olacak kişi değil. Şirketler ayrıdır, partiler ayrıdır. Partiyi şirket gibi düşünemezsiniz. Erdoğan Türkiye'yi şirket gibi yönetiyor ya… Devlet ayrıdır, şirket ayrıdır. Partinin hedefi vardır, kuralları vardır, ilkeleri vardır, genel kurulları vardır, tüzükleri vardır. Sürekli kendisini yenileyen bir organizma gibidir partiler. Olayı bu çerçeveye oturtmamız gerekiyor.

“BUNU ASLA KABUL EDEMEM”
Elbette aday olabilir, niye olmasın? Ekrem bey başarılı bir belediye başkanımızdır. Son seçimlerde biz 20-22 ilçeyi alabilecek potansiyele eriştik. Büyükşehir alınır, Büyükşehir meclis çoğunluğu da alınır, ondan sonra herhangi bir sorun kalmaz. Ben asla ve asla İstanbulluların oyu ile Cumhuriyet Halk Partisi'ne yönetme yetkisi verilmiş bir belediyeyi AK Parti'ye teslim edemem. Bunu asla kabul edemem.

“DEMOKRASİ İÇİN KURDUM ALTILI MASA'YI”

Kılıçdaroğlu, “Yeni ittifakları kurmayı düşünüyor musunuz?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“Altı partinin bir araya gelmesi zaman zaman bazı çevreler tarafından eleştirildi. İşin kolaycılığına kaçarsanız her türlü eleştiriyi yapabilirsiniz. Acaba bu arkadaşlar ortak mutabakat metnini okudular mı? Oradaki ‘demokrasi vurgusunu gördüler mi? Hayır. Oturdular masalarının başlarına, ‘Biz CHP'yi nasıl eleştiririz?'… Başladılar yazmaya… Demokrasi için kurdum Altılı Masa'yı. Altı lidere de saygı göstermeniz lazım sizin.

“GEREKİRSE 16 DA 26 DA MASA KURARIM”
Bu ülkenin kurtuluşu için, aydınlığı için, huzuru için 6 değil, gerekirse 16 da, 26 da masa kurarım ya… Ne var bunda? Niye eleştiriyorsunuz? İşin felsefesini hala anlamış değiller. Olaya bireysel pencereden bakıyorlar. Demokrasi için bir araya geleceğiz. Kavgadan ne çıktı?”