Elif Akırmak

Yunanca ''iyi, güzel'' anlamına gelen ötanazi ahlak, etik değerler ve yasal olarak ülkelere göre değişiklik gösteren bir ölümdür. Ötanazi din olarakta bazı dinlerde normal karşılanırken, bazı dinlerde hoş karşılanmamaktadır. Kişinin kendi isteği ile ya da biliçsiz bir şekilde hayatına son vermesi/verilmesi durumudur.

ÖTANAZİ ÇEŞİTLERİ
Pasif ötanazi: Tıbbi tedavi veya yaşamı sürdüren tedbirlerin (solunum cihazı, beslenme tüpü vb.) durdurulması veya çekilmesi yoluyla hastanın ölüm sürecinin hızlandırılmasıdır. Bu durumda tıbbi müdahalelerin geri çekilmesi nedeniyle ölüm gerçekleşir.

Aktif ötanazi: Bir tıbbi profesyonelin bilinçli bir şekilde hastaya ölümcül bir ilaç veya madde vererek hastanın yaşamını sonlandırmasıdır. Bu tür ötanazi ülkelerin çoğunda yasa dışıdır.

Dolaylı ötanazi: Hasta için acıyı dindirmek amacıyla verilen ağrı kesiciler veya rahatlatıcı ilaçlar gibi tedaviler sonucunda dolaylı yoldan yaşamın sonlandırılmasıdır.

İsteğe bağlı ötanazi: Hasta, kendi yaşamına son verme talebini açıkça ifade eder ve sağlık profesyonelleri bunu gerçekleştirir.

İstek dışı ötanazi: Hasta, kendi yaşamına son verme yetkisine sahip olmadığı halde, bir başkası tarafından onun adına karar verilerek yaşamına son verilmesidir. Bu tür ötanazi, etik ve yasal olarak büyük tartışmalara yol açar.

ÖTANAZİ'NİN YASAL OLDUĞU ÜLKELER
Dünyada ötanazinin yasal ve etik olduğu ülkeler vardır bu ülkelerden bazıları şunlardır; Belçika, Hollanda, Lüksemburg, Kanada, Kolombiya, Avustralya, Yeni Zelanda, İspanya.

Hollanda, dünyada ötanaziyi yasal hale getiren ilk ülke olmuştur. Hollanda ve Belçika'da 12 yaşından büyük çocuklar için bile uygulanıyor.

İngiltere, ABD, Fransa, Almanya'da ise pasif ötanazi yasal olarak uygulanıyor.

ETİK Mİ DEĞİL Mİ? 
Son zamanlarda insanların daha çok bilinçlenmesi ve bilgilere daha çok erişme imkanının olmasıyla birlikte geçmiş dönemlerde insanların intihar yöntemlerinden farklı şekilde insanların acı çekmeden hayatlarına son vermesi olarak kullanılan ötanazi insanları görüş olarak ayırıyor.

Müslüman ülkelerde günah ve haram olarak ifade edilen ötanazi, müslüman dinine sahip olmayan topluluklar için tercih ve etik olarak kabul görüyor.