Umut Taştan

Ataşehir ve Kartal Belediyesi işçileri de toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecinin talepleri doğrultusunda sonuçlanmaması durumunda greve çıkacaklarını duyurdu. Anlaşma sağlanamaması durumunda Ataşehir Belediyesi işçileri 2 Mart'ta, Kartal Belediyesi işçileri ise 4 Mart'ta greve çıkacak.

Geçtiğimiz hafta Kadıköy Belediyesi’nde 2020'nin eylül ayından beri yürütülen toplu iş sözleşmelerinden sonuç çıkmaması üzerine Devrimci İşçi Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel-İş üyesi yaklaşık 2 bin 300 işçi greve başlamıştı. Maltepe Belediyesi’nde çalışan bin 588 işçi de benzer taleplerle greve çıkmış, işçilerin grev kararını Genel İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 2 No’lu Şubesi yöneticileri açıklamıştı.

Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’nın benzeri açıklamalarda bulunarak, en düşük 2 bin 800 lira olan maaşın, ikramiyeler hariç yüzde 47 zamla net 4 bin 118 liraya çıkarılmasını teklif ettiklerini ancak sendikanın reddettiğini öne sürmüştü.

Genel-İş Anadolu Yakası 1 No’lu Şubesi, Kadıköy Belediyesi’nde 16 Şubat’ta greve çıkmış, 18 Şubat’ta sözleşme imzalanmıştı. Kadıköy Belediyesi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası'yla iş sözleşmesi imzalandığını bildirmiş, grevdeki işçiler ise sendikanın kendilerinden habersiz belediye ile masaya oturduğunu açıklamıştı.TİS görüşmelerinde anlaşma sağlandığını duyuran Kadıköy Belediyesi, yaptığı açıklamada en düşük işçi maaşının, ikramiyeler ve yıllık ödenen sosyal yardımlar hariç aylık net 5 bin 275 lira olarak belirlendiği belirtmiş ve bu sözleşmenin ardından grevin sona erdiğini kaydetmişti.

GREV KIRICILARI MALTEPE'DE DE İŞ BAŞINDA
Maltepe Belediyesi işçilerinin grevi ise İBB ve CHP’li kesimlerin grev kırıcılığı girişimlerine rağmen sürüyor. Maltepe Belediyesi Başkanı Ali Kılıç, ikramiyeler hariç yüzde 47 zam teklif edildiğini iddia ederek, grevdeki işçilerin karşısında olan grev kırıcıları savunuyor. Genel-İş Anadolu Yakası 2 No'lu Şube ise yaptığı açıklamada, “Sendika olarak haklı ve meşru bir şekilde sürdürdüğümüz grevimizin belediye yönetimi tarafından yasa dışı şekilde kırılmaya çalışılmasına doğal olarak izin vermeyeceğiz. Yasalara aykırı hareket eden Maltepe Belediyesi yönetimidir" ifadelerine yer verdi.

ATAŞEHİR GREVE HAZIRILANIYOR
19 Şubat’ta CHP’li Ataşehir Belediyesi işçileri de TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev kararını asmıştı. Görüşmelerin devam ettiği Ataşehir’de işçiler Kadıköy Belediyesi’ndeki teklifin de altında bir teklifle kendilerine gelindiğini belirterek, 2 Mart’ta greve çıkmaya hazırlandıklarını söyledi.

'CHP İLE DİSK KOL KOLA'
Ataşehir Belediyesi işçileri, “Kadıköy’de sarı sendikacıların tavırını gördük” diyerek “CHP ile kol kola olan DİSK, biz işçilerin emeğini alın terini sömürüyor” ifadelerine yer verdi.

“Kadıköy, Ataşehir ve Kartal aynı şubeye bağlı belediyeler. Ataşehir'de belediyenin yaptığı teklif Kadıköy’ün altında. İşçiler üzerinde bir baskı mevcut” diyen Ataşehir işçileri, “Kadiköy ve Kartal’dan bağımsız Ataşehir de kurucu başkan 2009’dan bu yana kadrosu ile yönetimde, dolayısıyla işçilerin üzerinde ki baskı çok daha fazla” dedi.

'ATAŞEHİR'DE 2 BAŞARILI DİRENİŞ'
Ataşehir Belediyesi’nde 2 direniş gerçekleştiğini ve ikisinin de kazanımla sonuçlandığını vurgulayan işçiler şu ifadelere yer verdi:

2018 yılında KHK ile geçişlerde güvenlik soruşturması gerekçesi ile 109 işçi işten çıkarıldık. 1 hafta boyunca belediye önündeki direnişimizi, CHP Genel Merkeze yapılan baskı sonucu kazanımla sonuçlandırdık. CHP, genelge yayınladı ve Türkiye’deki tüm belediyelere gönderdi. Yani Ataşehir işçisi geri adım attırdı. İkinci direniş ise Melike Şahin ve Alişan İspiroğlu’nun 7 ay boyunca belediye önünde ki direnişiydi. Burada da sendika işçileri yalnız bıraktı ve sahip çıkmadı. Ancak bizler bu direnişi de zaferle taçlandırıp işlerimize döndük.

'KAMUNUN İŞ VERENİ OLMAZ'
Ataşehir Belediyesi’nde TİS görüşmeleri iki gün önce belediyenin sendikaya göndermiş olduğu ‘mali maddeler’ içeren teklif ile devam ediyor.

“Bu arada şunu da belirtmeden geçmek istemiyoruz” diyen Ataşehir işçileri, “Belediye yöneticileri diyoruz çünkü kamu hizmetlerinin sağlıklı yürütülmesi için yöneticiler ve işçiler olarak işbölümü yapmış durumdayız her ne kadar Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEMSEN) gibi bir sendika kurarak işveren konumuna getirseler de bunu gerçeğe aykırı görüyoruz. Kamunun işvereni olmaz, kamunun yararı olur ve tüm kamuyu kapsaması işçi dahil olağandır” dedi.

“Verilen teklifte taban ücretinin kısıtlı bir işçi kesimini kapsamak üzere arttırıldığını geriye kalan büyük işçi kesimine kırıntıların reva görüldüğünü üzülerek gördük” ifadelerine yer veren işçiler açıklamalarına şu şekilde devam etti:

Hiçbir somut nedeni olmayan, işçiyi keyfi olarak ayrıştıran bu teklif biz işçiler tarafından ciddiye alınmadığı gibi sendika temsilcilerimiz de kabul edilemez olduğunu beyan etmişlerdir. Bu teklifle; Maltepe Belediyesi’nde olduğu gibi çok az işçiye taban ücreti yükseltilerek zam yapılacağını ve kamuoyuna bu bütün işçiyi kapsıyor şeklinde lanse edileceğini düşünüyoruz. Yaşadığımız pratikler bunu göstermektedir.