Ulusal demir yollarımızın kurucusu, Atatürk’ün yakın çalışma arkadaşlarından Behiç Erkin; 5 Nisan 1876’da İstanbul’da doğdu. Babası Cemil Bey, büyük babası Mareşal Ömer Fevzi Paşa’dır. Babası annesinden küçük yaşta ayrılmış, Behiç Erkin'i halası ve eniştesi Basra Valisi Hidayet Paşa büyütmüştür. Çocukluğunda tifo olmuş ve hafif bir çocuk felci geçirmiştir.

Eğitimini Bağdat, Erzincan ve İstanbul’da yapan Behiç Erkin, 1898’de Harp Okulu’ndan mezun olarak kurmay sınıfına ayrılmıştır. Hızla terfi ederek ülkenin çeşitli yerlerinde görev yapmış ve başarılarından dolayı pek çok madalya almıştır. Mustafa Kemal ile 1907’de Selanik’te tanışmış; bir aradayken sık sık görüşmüşler, değişik yerlerde görev yaptıkları süre içinde de haberleşmişlerdir. 1909’da Selanik İltisak Hattı Askeri Komiserliğine getirilen Behiç Erkin, görevi sırasında yaptığı incelemeleri “Demiryolunun Askerî Açıdan Tarihi Kullanımı ve Örgütü” adıyla kitaplaştırmıştır.

Balkan Savaşı sonunda esir düşen Behiç Erkin, yapılan anlaşma uyarınca 1913’te İstanbul’a dönmüştür. Aynı yıl Genelkurmay 3. Şube Şimendifer Kısım Amirliğine atanan Behiç Erkin, binbaşı rütbesinde çeşitli görevlerde bulunduktan sonra 1914’te kaymakamlığa (yarbaylığa) yükselmiştir. 1915’te Ordu Dairesi Başkan Yardımcılığına getirilen Behiç Erkin, Ordu Dairesi İkmal Şube Müdür Muavini iken, seferberlik ilanından beri askerî yükümlülüklerle ilgili yayımlanan kanunlar ve bunların açıklamasını kapsayan, Mükellefiyet-i Askeriye Kanunu Muvakkatesi’nin İzahı adlı bir kitap yayımlamıştır.

MUSTAFA KEMAL PAŞA'NIN TAVSİYESİYLE...
Behiç Erkin, 1917’de Albaylığa terfi etmiş, 1918’de Azerbaycan’da askerî teşkilat kurmak üzere görevlendirilmiştir. Mütarekeden sonra 1919’da Genelkurmay Dairesi Teşkilat ve Bütçe Komisyonu Başkanlığına getirilmiştir. İstanbul’un işgali ile bu görevi sona eren Behiç Erkin, Bursa’ya kaçmak zorunda kalmıştır. Buradan Ankara’ya gelen Behiç Erkin'e iki görev teklif edilmiştir. O, Mustafa Kemal Paşa’nın tavsiyesi üzerine Anadolu Şimendiferleri İşletme Müdürlüğü’nü geçici olarak kabul etmiştir. Bayındırlık Bakanlığına bağlı Anadolu – Bağdat Demiryolları Genel Müdürlüğü kurulunca bu kurumun başına genel müdür olarak atanmıştır.

Behiç Erkin, 1925’te Millî Mücadele’deki hizmetlerinden dolayı takdirnameyle ödüllendirilmiştir. 1925’te TBMM ikinci dönem ara seçimlerine katılan Behiç Erkin, İstanbul milletvekili seçilmiştir. Bayındırlık Bakanı Sırrı Bey’in ölümü üzerine, 1926’da Bayındırlık Bakanı olmuştur. Üçüncü dönem seçimlerinde tekrar İstanbul milletvekili seçilmiştir.

20 BİN YAHUDİYİ KURTARDI
Behiç Erkin, 1928’de Haydarpaşa’da ilk Demiryolu Müzesi’ni kurmuştur. 1934’te eşi vefat eden Behiç Bey'e, 1935’te Atatürk tarafından kendisine “Erkin” soyadı verilmiştir. Behiç Erkin, 1939’da Peşte elçiliğinden Paris Büyükelçiliğine atanmıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında Avrupa’da pek çok Musevi Almanların “Holokost” veya “Şoah” olarak adlandırılan ırkçı saldırılarında hayatlarını kaybetmişlerdi. Türk Hükümeti o hassas ve zor yıllarda Nazilerden kaçabilen Yahudileri kurtarmaya çalışırken Avrupa merkezlerindeki Türk diplomatları ölüm kamplarına sevk edilmek üzere bulunan birçok insanı kurtarabilmek için -kendilerini de tehlikeye atma pahasına- büyük çaba harcıyorlardı. Bu diplomatlar arasında bulunan Behiç Erkin, 20 bin Yahudiyi kurtarmıştı. Fransa’da elçilik görevi sona eren Behiç Bey 1943’te ülkeye dönmüştür. Fransa’daki hizmetlerinden ötürü Legion d’Honeur Nişanı’nın birinci rütbesi “Grand Croix” verilmiştir. TBMM yedinci dönem milletvekili seçiminde, 1943’te Çankırı milletvekili seçilmiştir. 1946'ya kadar milletvekili olarak görev yapan Behiç Erkin, 1947’de Cenup Demiryolları Şirketi’nin meclis idare reisliğine seçilmiş ve görevi şirketin 1957’de kapatılmasına kadar sürdürmüştür. 1948’de on senedir devam eden prostat rahatsızlığı nedeniyle Amerikan Hastanesi’nde ikinci ameliyatını olmuştur. 1955’te Türkiye Kredi Bankası’nın idare meclisi üyeliğine seçilen Behiç Erkin,11 Kasım 1961’de İstanbul’da vefat etmiştir. Mezarı vasiyeti üzerine Eskişehir’de hatların birleştiği üçgende, Konya-Kütahya-İstanbul makası içinde bulunmaktadır.