TBMM Başkanı Mustafa Şentop, burada Batı Karadeniz'deki sel felaketiyle ilgili "Sel sebebiyle, ciddi hasarlar meydana geldi. Can kayıpları var. Bölgedeki tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun diliyorum. Oradaki yapılaşmaya izin verilmemeliydi" ifadelerini kullandı.

Akdeniz havzasındaki ülkeler ve dünyanın diğer köşelerinde dengesiz aşırı yağışlar ve seller olduğunu belirten Şentop şunları kaydetti:

İklim değişiklikleri, hatta mevsim değişikliklerine doğru da gidiyoruz. Bununla ilgili olarak tüm dünyanın bir araya gelerek insanlığın geleceğini düşünerek kararlar alması, adımlar atması lazım.

Daha önce de orman yangınları nedeniyle büyük hasar meydana geldiğini hatırlatan Şentop, "Türkiye ölçeğinin dışına çıkarak ölçeği daha büyüterek baktığımızda, dünyanın birçok yerinde bilhassa Akdeniz havzasında devam eden, başta orman yangınları olmak üzere, dengesiz aşırı yağışlar ve seller var. Dün Rusya'da vardı, başka ülkelerde de var" diye konuştu.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, ortaya çıkan tablonun tabiattaki olağan dışı gelişmeleri gösterdiğine işaret ederek şunları söyledi:

İnsanların özellikle tabiata yaklaşımlarıyla, devletlerin yaklaşımlarıyla ilgili yanlışlar uzun zamandır, 100 yıldan fazla zamandır devam ediyor. Tabiat da onun karşılığı olarak bize bu şekilde olumsuzluklarla dönüyor. Öncelikle bir kere bu ilişkiyi düzeltmemiz lazım bütün dünya olarak. İklim değişiklikleri, hatta mevsim değişikliklerine doğru da gidiyoruz. Bununla ilgili olarak tüm dünyanın bir araya gelerek insanlığın geleceğini düşünerek kararlar alması, adımlar atması lazım.

Türkiye ölçeğinde de bizim bilhassa bu seller dolayısıyla yapılaşmayla ilgili hem vatandaşlar hem yöneticiler olarak yerel yöneticiler başta olmak üzere yeniden düşünmemiz lazım. Bozkurt'ta yaşanan şeyi görüyoruz. Ezine Çayı'nın etrafındaki alanlar hasar gördü, vefatlar orada görülüyor. Oradaki yapılaşmaya izin verilmemeliydi veya insanlar da orada yapılaşmayı düşünmemeliydi. 1-2 günlük perspektiflerle, 1-2 yıllık perspektiflerle bakarsak olmuyor. Bir dere yatağı belki 10 yıllarca sorun teşkil etmez ama 100 yılda bir kere oluyor ve bu şekilde vahim bir tabloyla karşılaşıyoruz. Onun için çok daha bilinçli olarak tabiata, doğaya uyum içerisinde, onu anlayarak ve büyük perspektifler içerisinde, 100, 200 yıllık, geçmişi ve geleceği düşünerek planlamalar yapmamız lazım. Bunu acı bir şekilde gördük, görüyoruz. Ama inşallah bunlardan ders çıkararak yolumuza devam ederiz.