Sağlık ile ilgili tüm olağanüstü durumlarda, şiddet de dahil olmak üzere daima ön saflarda yer alan aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları, iş bırakmaya hazırlanıyor.

Özellikle son 10 yılda hem sorunlarının hem de iş yüklerinin giderek arttığını vurgulayan Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, şunları söyledi:

– Artan enflasyon, mantıksız tavan ve teşvik ücretleri, can güvenliği sorunu, memur maaş zammının yüzde 17.5'ta kalması, yapılacak ek ödemelerin kök maaşa yansıtılmayacak olması gibi açık olan ve disiplin yönünden memur gibi değerlendirilirken iş güvencesinin yok edilebileceği gibi net olmayan alt metin detayları ile çözüm beklenen sorunlar çözümsüzlüğe ulaştı. Vatandaşına kamuda hizmet veren hekimler, ebeler, hemşireler bir nevi ceza ile karşı karşıya bırakılarak aile sağlığı merkezleri tercih edilme anlamında cazibesini yitirdi.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZ KARŞILIK BULMADI
– 14 Temmuz'da Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren torba yasa kanun değişikliği maddeleri ortaya koydu ki, sağlık hizmeti sürdürülebilir olmaktan çıkarılıyor. Bu duruma gelmemesi adına yapıcı çözüm önerilerimizi kamuoyunda ve ilgili mercilerde dile getirmemiz, maalesef karşılık bulmadı.

EN ÇOK DAR GELİRLİ VATANDAŞLARIMIZ ETKİLENECEK
– Bu nedenle 21 paydaş sivil toplum kuruluşunun bir araya geldiği Sosyal Hizmet, Birlik ve Mücadele Platformu (SABİM) ile çözümsüzlüğün önüne geçmek ve büyük emeklerle inşa edilen aile hekimliği sistemini korumak adına 1-2 Ağustos tarihlerinde sağlık hizmetlerine ara veriyor, çözüm sağlanması adına mücadelemizi çağrıdan öteye geçiriyoruz.

– İstanbul ve İzmir gibi büyük şehirlerimizde dahi boş kalan aile sağlığı merkezleri var. Sistemin sonu getiriliyor ve bu durum da en çok dar gelirli vatandaşlarımızı olumsuz etkileyecek. Bu sebeple daha etkin bir çağrı için, sesimizi duyurmak adına ve emeklerin karşılık bulduğu, sistemin yaşadığı bir yapı için mücadeleden vazgeçmeyeceğiz.