Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken muhafelette çok aday mı, tek aday mı tartışmaları sürüyor. Bazıları tek adayın daha doğru düşünürken bazıları da çok adayın çeşitlilik olduğunu ve sandığa daha çok insan gideceğini düşünüyor.

ABD siyasetini takip edenler bilir ki ABD'de seçimler 2 parti üzerinden gider: Cumhuriyetçiler ve Demokratlar...

Bu iki parti dışında küçük partiler olsa da bunlar etkisizdir. Medyada Cumhuriyetçiler ve Demokratların adayları dışında pek kimseyi göremesiniz.

Fakat hatırlayanlar bilir ki 1992 seçimlerinde farklı bir şey olmuştu. O seçimde üçüncü bir adayın oyları bölmesi ABD tarihini değiştirdi. 1992 ABD seçimlerinde Cumhuriyetçilerin adayı George W. Bush'du ( bildiğimiz George Bush değil) Demokratların adayı ise Bill Clinton'du.

İki adaydan memnun olmayan seçmen kitlesi 3. adaya yöneldi: Ross Perot...  Ross Perot, ünlü ve zengin bir iş insanıydı. Ama onu ABD tarihine geçiren iş yaşamı değil siyasi yaşantısıydı.

Ross Perot'un 3. aday olarak çıkması mevcut başkan George W. Bush'un seçimi kaybetmesine neden oldu.1992 ABD başkanlık seçimlerinde ünlü iş insanı Ross Perot adaylığını koydu. Bilindik bir durum dışında kampanya yürüten Perot, kişisel servetinden yüzbinlerce dolar harcayarak reklamlar yaptı. Reklamları, en çok izlenen beyzbol maçları ve komedi programları arasında verildi. Genellikle 2 adaylı yapılan ünlü başkanlık tartışmalarında 3. isim olarak çıktı. Bu tartışmalarda diğer 2 adaya üstünlük kurdu. Bazı anket şirketleri Perot'un başkanlık seçileceği yönünde anketler yayımlandı.

George W. Bush'dan memnun olmayan Cumhuriyetçiler tepki oyu olarak Ross Perot'a oylarını verdiler. Bush'un vergilerin artırması seçmende büyük tepki oyların doğmasına neden oldu. 

Seçim sonucunda Clinton %43, Bush %37,5, Ross Perot %18,9 almıştı.

Perot, dönemin ekonomisinden memmnun olmayan orta sınıf ve 2 partili sisteme itiraz seçmenlerin oylarını aldı. Araştırmalarda Perot'un hem Cumhuriyetçilerden hem Demokratlardan oy aldığı görüldü. Özellikle vergilerden hoşnut olmayan seçmen Perot'a oy vermişti.

Birçok eyalette Clinton, Bush'dan sadece 5 puan farkla öndeydi. Bu eyaletlerde aradaki fark Perot'un oylarıydı. 

İşte üçüncü bir adayın çıkması ABD tarihini böyle etki etti.  

2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde Ekmelledin İhsanoğlu'nu 'çatı aday' formülü ile 14 parti desteklenmiş ama muhalefet seçimi ilk turda kaybetmişti. Bunun sebebi olarak seçim katılımın İhsanoğlu'nun az tanırlığını ve seçime katılımın az olması gösterildi. 2018 seçimlerinde ise muhalif partiler sandığa daha çok insan gider mantığı ile hem farklı görüşlerin olması hem sandığa daha çok insan gider mantığıyla farklı adaylar gitmişti. 

Bakalım 4 adaylı seçim bize ne gösterecek?