Toplumsal Ankara

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Ankara’daki tarihi Yahudi Mahallesi’nin ve Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin yıkım tehdidi altında olduğunu bildirdi. Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Çevre Şehircilik Bakanlığı ve Altındağ Belediyesi’nin Yahudi Mahallesi, Hacı Bayram Mahallesi, Kale Mahallesi ve Hergele Meydanı’nda 4 etaplık kentsel dönüşüm projesi için yerinde incelemelerde bulunmasına dikkat çekerek, sürece Büyükşehir Belediyesi’nin müdahil olmamasına da tepki gösterdi.

Candan, "Bakanlık Ankara’da Ulus Tarihi Kent Merkezinde tarihi ve kültürel varlıklarımızı tehdit eden bir kentsel dönüşüm süreci başlatıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluk alanında olan yerlerde sürece neden müdahil olmuyor? Benzer bir durumu Cumhuriyet döneminin ilk toplu konut alanı olan Saraçoğlu Mahallesi’nde de gördük. Büyükşehir Belediyesi kentin en değerli varlıklarından ve sorumlulu bulunduğu kentsel alanlardan vaz mı geçiyor?" diye konuştu. 

MAHALLE KUNDAKLANIYOR MU?
Candan, Yahudi Mahallesi’nde Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın çalışmalarının restorasyon adı altında özgün değerlerin bozulması, insanların mallarının gasp edilmesi ve kültür varlıklarının yok edilmesi tehdidini beraberinde getirdiğini söyledi. Kuşku uyandıran yangınların çıktığını belirten Candan, "Yahudi Mahallesi’ndeki kuşku uyandıran yangınlar, Ulus, Kale ve Kayabaşı bölgesinde yapılması planlanan dönüşümden ayrı değildir" dedi.

'BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ'Nİ SUSKUNLUĞUNU BOZMAYA DAVET EDİYORUZ'
Candan, Büyükşehir Belediyesi’ni göreve davet ederek şunları söyledi:

Ulus Tarihi Kent Merkezi parça parça ele alınamaz, koruma amaçlı imar planının yapılması elzemdir. Ankara Büyükşehir Belediyesi, Koruma Amaçlı İmar Planı yapmadığı için parçacıl tahripkar müdahalelerle Ankara’nın en değerli tarihsel varlıklarından olan Ulus Tarihi Kent Merkezini gözden çıkartmış oluyor. Ulus, Altındağ Belediyesi ve Çevre Şehircilik Bakanlığının tahripkar müdahalesine terk ediliyor. Şimdi parçalanma ve yok edilme süreci Yahudi Mahallesine geldi. Bu alan içerisinde tescilli kültür varlıkları ve tescile değer yapılar var.

Ankara’nın tarihi ve kültürel değerlerinin tıpkı Hamamönü’nde ki gibi mülkiyetler gasp edilerek, el değiştirilerek ranta yol açılmasının önü kesilmelidir. Hukuksal süreçlerimiz devam ederken, Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin tarihsel dokusunun parçalı müdahalelerle korunmaması, sessiz kalınması kabul edilemez. Ankara Büyükşehir Belediyesini İtfaiye Meydanında, Yahudi Mahallesinde, Saraçoğlu Mahallesinde süre giden müdahalelere ilişkin suskunluğunu bozmaya davet ediyoruz. Aksi durumda Una Muno’nun dediği gibi susmak onaylamaktır.