Mesai esnasında denk geldiği bir sokak düğününde dans eden, Türkiye'nin konuştuğu temizlik görevlisi Hamit Karakaya verdiği röportajda dertlerini anlattı.

Aksaray Belediyesi'nde temizlik görevlisi olarak çalışan Hamit Karakaya, sosyal medyanın gündemine oturdu. Mesai esnasında denk geldiği bir sokak düğününe katılan Hamit Karakaya, sergilediği dans performansı ile büyük beğeni topladı, görüntüleri sosyal medyada gündem oldu.

Hürriyet'ten Fulya Soybaş'a konuşan temizlik işçisi dertlerini anlattı:

Tam da inek sağıyordum. İzin günüm bugün. Birazdan da valiliğe gideceğim. Sayın Valimiz Hamza Aydoğdu sağ olsun davet etmişler. Video ile alakalı...

Gerçekten de güzel şey takdir görmek. Video viral olunca Fransa ve İngiltere’den gazeteciler aradılar. Röportaj yapmak istiyorlar. Ama bu benim ilk gündeme gelişim değil. Daha önce de videomu çekip sosyal medyada yayınlayanlar olmuştu. O nedenle tanırlar beni. Müzik ve oynama tutkumu bilirler. Belediye Başkanımız Enver Dinçer ilk videom yayınlandıktan sonra bir kulaklık hediye etti bana. Takıyorum kulaklığı, açıyorum müziği. Kimseyi kırmadan, incitmeden tertemiz yapıyorum işimi. Helal lokma götürüyorum evime. Müzik sayesinde motive oluyorum; işimi daha hızlı ve severek yapıyorum.

'GENÇLER ISRAR ETTİ KIRAMADIM OYNADIM'

Dedim ya, buralarda bilirler beni. Düğünlerden falan tanırlar. ‘Fenomeniz’ yani. O gece görevdeyken uzaktan bir saz sesi duydum. Asla karşı koyamam. Arkadaşıma dedim ki ‘Önce şu müzik sesi gelen mahalleden geçelim’. Bizim mıntıkadaydı zaten. Tam o anda gençler gördü beni, tanıdı tabii. ‘Fenomen ağabey, ne olur bir oyna’ diye ısrar kıyamet! Vatandaşımızı kırmak bize yakışmazdı. Çıktık piste. Sergiledik iki üç güzel figür. Ama bir yandan da iş var. İş beklemez! Görev adamıyız. Gençlerin de gönlünü alıp devam ettik işimize.

Sorma. 8 yaşında bir çocuğum var. Yıllar var görmeyeli. Hasretinden ya delirecek ya oynayacaktım. Oynadım.

Yasin’imin annesi ile anlaşamadık, ayrıldık. O dönemde küçüktü. Ben işe gidiyordum. Yeteri kadar zaman ayıramam, bir de çocuğumun psikolojisi bozulmasın diye velayeti verdik anneye. Ama annesi çocuğu göstermiyor. Bugüne kadar neredeyse hiç görmedim. Aramızda nafaka ile alakalı sorun var. ‘Sen ünlü oldun artık, daha çok para ver’ diyor eski eşim. Dava açtı, evime haciz gönderdi. Ben 7 yıldır belediyede işçi olarak çalışan biriyim. Yani benim etim ne budum ne? İkinci evliliğimi yaptım. Belki de o gücüne gitti, bilmiyorum. Şimdi ben bunları kafama taksam hasta olurum, elden ayaktan düşerim, işimden de olurum. Eve de yansır. O nedenle takıyorum kulaklığımı, dinliyorum müziğimi. Yoksa bunları düşünmekten deli olur insan. Neşeni bulmak istiyorsan işine müzikle devam edeceksin arkadaş. Açacaksın oyun havanı, süpüreceksin sokağını, unutacaksın dertlerini. Müzik dış dünyaya kapatıyor beni. Duymuyorum kimseyi vallahi. Tertemiz işimi yapıyorum. Akşam olduğu zaman da güle oynaya evime gidiyorum.

Çok seviyorum seni Yasin. İllaki görüşeceğiz. Bugün değilse büyüyünce. İlla arayıp soracak. Bugün belki görüşemiyoruz ama onun geleceğini düşünüyorum, boş durmuyorum ben de. İnek aldım onun için. Ona bakıyorum. Yarın öbür gün askere gider, evlenmek ister. Ben babasıyım. Hep arkasındayım. Ne kazandıysam zaten her şey onun.

‘BİR TEK HALAY BECEREMEM'

Vallahi ben pek ayırt etmem. Her müziğe ayak uydururum. Ankara havası pek severim tabii ama pop şarkı falan da çalsa oynarım. Ona göre de figürlerim var. Bir tek halay beceremem. Kaç kere denedim. Yok! Olmuyor, yapamıyorum. Bırakıveriyorum ortasında. Böyle dans mı olur yahu? ‘Döktür babam en iyisi mi sen döktür’ deyip dönüyorum çiftetelliye.

'İNSAN BENİM YANIMDA GOCAMAZ'

Vallahi böyleyim. İnsan benim yanımda ‘gocamaz’ (yaşlanmaz) kardeşim. Gelin bir gün siz de misafirim olun, göreceksiniz. Hiçbiri mizansen değil, içimden böyle geliyor. Kafaya takmak istedikten sonra dert, tasa çok. Ya bu dertler altında ezileceksiniz ya da pozitif olacaksınız. Ben de vurdum kendimi oyuna. Sinir, stresten müzik ile oynayarak uzak durmaya çalışıyorum.