Vay, vay, vay!

Bak sen şu darbe karşıtı demokrasi kahramanlarına…

AKP Lideri Erdoğan ile MHP Lideri Bahçeli, Yassıada’ya gitmişler; oradan 27 Mayıs darbesini kınayan açıklamalar yapmışlar.

Erdoğan’ı anlıyorum… Adnan Menderes üstünden kefen edebiyatı yaparak kendisine taban yaratmaya çalışıyor.

İyi de Alparslan Türkeş’in koltuğunda oturan Devlet Bahçeli hazretlerine ne oluyor?

Arkadaş, bu 27 Mayıs harekâtını yapanların önde gelenlerinden birisi de senin liderin Türkeş değil miydi?

27 Mayıs sabahında “darbeciler”in bildirisini sizin Albay Türkeş okumadı mı?

Sayın Bahçeli şimdi söyle:
Sen Türkeş’in mi yoksa Menderes’in mi devamısın?

İSMET PAŞA ÖLÜMLERDEN DÖNDÜ
Demokrat Parti döneminin (1950-60) Başbakanı Adnan Menderes’le birlikte iki bakanın daha idam edildiği 27 Mayıs darbesini onaylamak mümkün değil.

Ama bu ortamı hazırlayan bizzat Adnan Menderes oldu.

Özel hayatına hiç girecek değilim.

Lakin, 1950 seçimleriyle hiçbir sorun çıkarmadan iktidarı kendisine teslim eden İsmet İnönü’yü düşmanlaştırarak partililerin hedefi haline getiren oydu.

Gücü eline geçirdikten sonra öyle bir mağrurlaşmıştı ki yargıya işaret veriyor; CHP’nin gazetesi Ulus kapatılıyor, partinin mallarına el konuluyor.

CHP Lideri İsmet İnönü 30 Nisan’da Uşak’ta saldırıya uğruyor, ölümden dönüyor. Hemen 4 Mayıs’ta İstanbul Topkapı’da otomobilinin içinde DP’lilerin taşlı saldırısına uğruyor; polis seyrediyor, muhalefet partisinin liderini asker kurtarıyor. Bu rezilliği, Menderes’in beslediği Necip Fazıl Kısakürek gibi satılık kalemler yüceltiyorlar.

Muhalif gazeteler kapatılıyor, yazarlar hapislere konuluyor.

Türkiye, Menderes’in kurdurduğu Vatan Cephesi ile iki kampa bölünüyor. Bu dönemde her taraf tarikatçı gericiliğin cirit attığı bir alana çevriliyor…

Sadece bu kadarı bile Menderes döneminin Erdoğan dönemine ne kadar benzediğini göstermeye yetmiyor mu?

Darbeciler yanlış yaptılar, doğru…

İyi de rahmetli Menderes doğru mu yapmıştı?

Kamplaştırarak, muhalefeti düşmanlaştırarak, ülke kaynaklarını yandaşlara yağmalatarak Menderesçilik oynamayın efendiler. Darbelere karşı çıkmak için sembol olarak Adnan Menderes’i değil başka bir ismi bulun…

İŞT SİZE AKP’LİLERİN KADINA BAKIŞI
Biliyorsunuz, Zeynep Şenpınar adlı genç bir kadın, milli boksör denilen bir cani tarafından katlediliyor. Türkiye bu vahşete karşı ayaklanıyor. Gelin görün ki AKP’li bir politikacı bu cinayeti modern kadın düşmanlığı üstünden savunmaya çalışıyor. Bu adam, AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi olan Hamdullah Arvas.

Şu yazdıklarına bakar mısınız: "Özgürlük düşkünü bir kadın ve gayrimeşru yaşantısı içinde geçen bir ölüm hikayesi. Sizce bu tesadüf mü, yoksa maksatlı yapılan bir algı yönetimi mi? Edep yahu

Edepsizliğin dik âlâsı olan bu zihniyet bir de millete edep dersi vermeye kalkışmaz mı?

İşte Türk kadınının kara talihi bu zihniyettir. Çünkü bu siyasi anlayış Türk kadınının çağdaş dünyanın bir parçası olmasına şiddetle karşıdır. Kadını cariye haline getirip sömürmek için her türlü yalanı, iftirayı, nefret duygusunu kullanırlar. Buna da yerli ve milli politika derler.

Durum bu iken hâlâ AKP’ye oy veren kadınlara sadece acırım…