Türk Tabipleri Birliği (TTB), aşı karşıtlarının İstanbul Maltepe’de yaptığı mitinge tepki göstererek “Toplum sağlığını hiçe sayanlara sessiz kalınması pandemiyle mücadelede samimiyetsizliğin göstergesidir” açıklaması yaptı., İstanbul Maltepe'de, aşı karşıtlarının ‘Büyük Uyanış' adını verdikleri aşı karşıtı miting, kaymakamlığın izin vermemesi ancak valilikten izin çıkmasının ardından bugün düzenlendi. Maltepe etkinlik alanında söz konusu miting için aşı karşıtları bir araya geldi. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi de aşı karşıtlarının yaptığı mitinge tepki gösterdi Aşısız ve PCR’sız katılım çağrısı yapılan mitinge, İçişleri Bakanlığı'nın şehirlerarası yolculuklarda son 48 saatte PCR testinin negatif olma zorunluluğunu getirmesine karşın neye göre ve nasıl izin verildiğini soran TTB, yazılı açıklamasında, “Neye göre ve nasıl izin verildiği, Covid-19 ile mücadelede yaşamını yitiren sağlık emekçilerinin yakınları başta olmak üzere tüm topluma açıklamalıdır. Etkinlik alanlarına girişte aşı ve HES kodu kontrolü yapılmaması ise salgın ile mücadelede emek veren sağlık çalışanlarının özverisini hiçe saymaktır” ifadelerine yer verdi. Pandemide 18’inci aya girildiğini hatırlatan açıklamada, “Covid-19 önlemlerini bahane ederek demokratik kitle örgütlerinin, sendikaların, partilerin, sivil toplum örgütlerinin basın açıklamalarına dahi izin vermeyen iktidar; aşıyı, bilimi, pandemiden korunma önlemlerini açıkça yok sayanlara bilinçli olarak sessiz kalarak, müdahalelerinin hukuka aykırılığını, keyfiyete dayandığını lebalep kongrelerde olduğu gibi bir kere daha göstermiştir” denildi. Açıklamada şu ifadelere yer verdi: 'LEBALEP KONGRELERDE OLDUĞU GİBİ...' Resmi makamların açıkladığı tarihe göre bugün, pandeminin ülkemizdeki 18. ayına girdik. Bugün aynı zamanda COVID-19 önlemlerini yok sayan; her ilden PCR'sız ve aşısız gelebilirsiniz çağrısıyla ve “büyük uyanış” adıyla bir miting gerçekleştirildi. COVID-19 önlemlerini bahane ederek demokratik kitle örgütlerinin, sendikaların, partilerin, sivil toplum örgütlerinin basın açıklamalarına dahi izin vermeyen iktidar; aşıyı, bilimi, pandemiden korunma önlemlerini açıkça yok sayanlara bilinçli olarak sessiz kalarak, müdahalelerinin hukuka aykırılığını, keyfiyete dayandığını lebalep kongrelerde olduğu gibi bir kere daha göstermiştir. Aşısız ve PCR'sız katılım çağrısı yapılan bu mitinge, hem de İçişleri Bakanlığının şehirlerarası yolculuklarda son 48 saatte PCR testinin negatif olma zorunluluğu maddesine aykırı olmasına rağmen, neye göre ve nasıl izin verildiği, COVID-19 ile mücadelede yaşamını yitiren sağlık emekçilerinin yakınları başta olmak üzere tüm topluma açıklamalıdır. 'GENELGELERİN GÖSTERMELİK OLDUĞUNUN BİR GÖSTERGESİDİR' Bugün miting alanına girişte aşı ve HES kodu kontrolü yapılmaması ise salgın ile mücadelede emek veren sağlık çalışanlarının özverisini hiçe saymaktır. Aşı çağrısı için söz üretmeyen, gerçek bir aşı kampanyası yapmayan iktidarın toplum sağlığını hiçe sayanlara sessiz kalması; pandemi önlemlerinin, genelgelerin, uygulamaların göstermelik olduğunun bir göstergesidir. İktidar toplum sağlığını hiçe sayanlara, bilimi karşısına alanlara ve toplumu yanlış bilgilendirenlere karşı sessiz kalarak, pandemiyle mücadelede samimiyetsizliğini ve güvenilir olmadığını bir kere daha göstermiştir.