Nilay Atkın Şengün

Dünya Kadınlar Günü her yıl 8 Mart’ta kutlanan uluslararası bir gündür. Kadın hareketinde odak noktasıdır. Temelinde kadınların siyasi, sosyal bilincinin geliştirilmesi; ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasıdır.

26-27 Ağustos 1910 tarihinde Kopenhag’da toplanan 2. Enternasyonal’e bağlı Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi delegesi Clara Zetkin, Kate Duncker ve arkadaşları her yıl bir “Kadınlar Günü” düzenlenmesini önerdi ve bu öneri oy birliği ile kabul edildi.

1921’de 3. Enternasyonal’de ismi “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak geçse de 1930’lu yıllarda tekrar “Dünya Kadınlar Günü” adına dönüldü.,

8 Mart gününün belirlenmesinde ise çeşitli iddialar söz konusu. Bunlardan biri 8 Mart 1957’de ABD’nin New York kentindeki bir tekstil firmasında grevci işçilere polisin saldırması, işçilerin fabrikaya kilitlenmesi ve çıkan yangında 120 kadının işçinin ölmesi. Bir başka iddia Rusya’da Çarlığın yıkılmasına yol açan 1917 Şubat Devrimi’nin 8 Mart günü yapılan kadın yürüyüşü ve grevleri ile başlamış olması. Bir diğer iddia ise ilk başlarda bahsi geçmeyen sonra ileri sürülen 25 Mart 1921’de New York’taki Triangle Gömlek Farbrikası yangınıdır. Bu iddialardan en güçlüsü 8 Mart 1957’deki fabrika yangınında 120 kadın işçinin ölmesi iken; Birleşmiş Milletler 1917 Şubat Devrimi’ni işaret etmektedir.

Sosyalizmden çekinen bazı ülkelerde Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yıllarında 8 Mart yasaklansa da 1960’lı yılların sonlarına doğru ABD’de gerçekleşen çeşitli gösterilerde tekrar anılmaya başlanmıştır. Bu da Batı Bloku ülkelerinde daha güçlü bir şekilde gündeme gelmesini sağlamıştır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 16 Aralık 1977 tarihli kararında 8 Mart “Dünya Kadınlar Günü” olarak kabul edilmiştir.

Ülkemizde ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında, Rahime Selimova ve Cemile Nuşirvanova kardeşlerin girişimi ile gerçekleştirildi. Bu tarihten 1975 yılına kadar 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamalarına izin verilmedi. 1975 yılında “Birleşmiş Milletler Kadın On Yılı” ilan edildi; Türkiye’de bu kapsamda yer aldığı için Türkiye’de “Kadın Yılı Kongresi” gerçekleştirildi.

Ülkemizde bu günün kutlanmasında işçi sınıfı ile kadınları bir araya getirerek haklarını aramaya çağıran bir sivil toplum örgütü olan İlerici Kadınlar Derneği’nin faaliyetleri etkili olmuştur. Böylece 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapalı ortamlardan sokaklara ve meydanlara çıktı. Kurulduğu andan itibaren kısa sürede yurt çapında 33 şube 35 temsilcilik aracılığıyla 15 bine yakın üyesi bulunan derneğin “Kadınların Sesi” isimli bir de yayın organı bulunmaktaydı.

12 Eylül Darbesi’nden sonra askeri cunta yönetimi dört yıl süreyle hiçbir kutlama yapılmasına izin vermedi. 1984’ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından kutlanmaya devam edilmektedir. Sosyalist düşünceden doğan bugün günümüzde hemen hemen tüm kadın kuruluşlarının yanı sıra çeşitli kurumlar ve şirketler tarafından da kutlanmaktadır. Ayrıca ülkemizde 8 Mart’ı Komimntern ‘in 1920’li yıllardaki “sınıfa karşı sınıf” politikalarının bir yansıması olarak adlandırdığı şekliyle yani “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak da kutlanır.

2003 yılında Taksim’de başlayan ve her yıl 8 Mart’ta gerçekleşen Feminist Gece Yürüyüşü sonraki yıllarda başka şehirlerde de yapılmaya başlandı. 2014 yılında İstanbul Valiliği tarafından Taksim Meydanı yürüyüş ve miting yapılabilecek yerler listesinden çıkarıldı. Bu tarihten sonra birkaç yıl daha yapılmaya devam etse de 2019 yılından sonra Feminist Gece Yürüyüşü yapılmadı.

8 Mart kadın günüdür. Kadının günüdür. 8 Mart, o gün kadın arkadaşlarla buluşulup vur patlasın çal oynasın yerlere gitmek değildir. 8 Mart hayatınızdaki erkekten hediye veya çiçek bekleyeceğiniz bir gün değildir.

8 Mart yürüyüş ve grevlerle Çarlığı yıkan kadınların günüdür. 8 Mart haklarını aradıkları için fabrikaya kilitlenip yakılan 120 kadın işçinin günüdür. 8 Mart kadının evde oturması, çalışmaması gerektiğini düşünenlerle mücadele günüdür. 8 Mart kadının emeğin içinde kendi ayakları üstünde durması, iaşesinin bir erkek tarafından sağlanmasını doğal karşılamamasını hatırlatan gündür. 8 Mart kadının doğurganlığıyla kutsanmadığı, bu düşüncenin normalleştirilmesine karşı çıkılan gündür. 8 Mart kadınların sadece kadın olduğu için hak ettiği makam ve mevkilere getirilmediğini hatırlama günüdür. 8 Mart erkek şiddeti gören, ekonomik özgürlüğü olmadığı için buna katlanan kadınların var olduğunu hatırlama günüdür. 8 Mart bir erkeğin kanatları altında yaşamayı değil yalnız da uçabileceğini öğrenen kadınların günüdür. 8 Mart kocası tarafından sermaye yapılan ; tecavüze uğrayıp, yakılarak öldürülen fakat zanlısı takım elbiseyle iyi halden beraat eden kadınların günüdür. 8 Mart tüm toplumsal otokontrol sisteminin kadınlar üzerinde olmasının ve bunu doğallaştıranlarla mücadele etme günüdür. 8 Mart hala kız çocuklarını okutmayan ebeveynlerin var olduğunu bilme günüdür. 8 Mart kadınları toplumda pasifleştirmeye çalışanların aslında tüm insanlığı nasıl bir tehlikeye attıklarının anlatılacağı gündür.

8 Mart Cumhuriyetin Hanımefendisi diye hatırlanan Mevhibe İnönü’dür. 8 Mart, 1919’da kadınların sahneye çıkmasının yasak olduğu bir dönemde sahneye çıkan Afife Jale’dir. 8 Mart 19 Mayıs 1919’da Fatih Mitingi’nde kürsüye çıkan Halide Edip’tir. 8 Mart Türkiye tarihinin ilk kadın öğretmenlerinden Refet Angın’dır.8 Mart toplumda kadına eşit siyasi hakların verilmesi konusunda başlamış olan çalışmaların hızlanmasını ve neticelenmesini sağlayan Afet İnan’dır. 8 Mart dünyanın ilk kadın savaş pilotu Sabiha Gökçen’dir. 8 Mart Türkiye’nin ilk kadın mimarlarından olup, ayağına şalvarı giyip 20’ye yakın Köy Enstitüsünün kuruluşunda çalışan Mualla Eyuboğlu’dur. 8 Mart Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk operasında sahneye çıkan, TBMM’den ödül alan ilk opera sanatçısı Semiha Berksoy’dur. 8 Mart Manş’ı yüzerek geçen Nesrin Olgun’dur. 8 Mart 1932’de 9.5 km’lik parkurda yapılan otomobil yarışında birincilik kazanan Samiye Cahid Morkaya’dır. 8 Mart zamanının ötesindeki kadın Muazzez İlmiye Çığ’dır. 8 Mart İdil Biret’tir, Suna Kan’dır, Ayla Erduran’dır, Cahide Sonku’dur, Yıldız Kenter’dir, Bedia Muvahhit’tir. Halet Çambel, Suna Kıraç, Jülide Gülizar, Remziye Hisar, Dilhan Eryurt, Bahriye Üçok, Filiz Dinçmen, Hatı Çırpan, Gülten Akın, Mina Urgan, Adalet Ağaoğlu, Türkan Saylan’dır 8 Mart.

8 Mart, 4 çocuğunu kaybeden, tek oğlunun savaş cephelerinden dönmesini dualarla bekleyen, vatan sevgisinin her şeyden üstün olduğunu evladına öğreten; işgal edilmiş topraklarda emsali görülmemiş bir mücadele vererek Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, Türk kadınına “Ey kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın” diyen, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını veren Mustafa Kemal Atatürk’ü yetiştiren Zübeyde Hanım’dır.

Kapalı kapılar ardında kalmayan, emeğin mücadelenin içinde olan tüm kadınların günüdür 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Kutlu olsun.