Öyle bir muhalefet ki Süper Ay benzeri olsun. Halkın dünyasına yaklaştığında vatandaşlar normal muhalefetten daha büyük daha parlak olduğunu görsünler. Nitelikleri nicelikleri nihayet normal muhalefetin ölçülerinden üstün olsun. Bu muhalefetin " din, dil, ırk, toprak ve kültür gibi öğeler açısından türdeş olduğu (mütecanis) bir topluluğa"[1] yani millete bağlılığı görülsün!
KÜLTÜREL BİLİŞSEL ÖNYARGILI İKTİDAR VE MUHALAFET
Yükümlülüklerini yerine getiren halkın haklarını savunacak ve sağlayacak bir muhalefete gereksinim var. Türkiye Cumhuriyeti ortak kimliği altında buluşan ortak bir geleceği paylaşacak vatandaşların istediği bu: Özgür ve yiğit bir muhalefet.
Ne yazıktır ülkemizde muhalefetin yani iktidarın dışında olan partilerin tepkileri seçmenlerininkileri geçmiyor aşamıyor. Sayısız danışmanla çevrili iktidar muhalefete ve halka meydan okumaktan başka bir şey bilmiyor. Kifayetsiz muhalefet de aynısını yaparak halkın gözünü boyamaya çalışıyor. Kaygısız değil belki ama zayıflar.
Mesela muhalefet somut olgulardan yola çıksa, karşısındakinin önemli boşluklarını belirlese, nasıl düzelteceğinin yollarını gösterse, hatta daha etkili çözümler üretse… İyileştirilebilir noktaları çıkarsa, gerçekleşen ilerlemeleri takdir etse… Ne iktidardaki ne muhalefetteki vatandaşlar kişilerarası becerileri geliştiriyor. Tersine kültürel bilişsel önyargılarla sürdürülen, yetersizliklerin kontrol edilmediği iş birliği içindeler.
Kendilerini gerçekte olduklarından daha yetkin düşünüyorlar. Vatandaşlar üzerinde zararlı etkilere yol açan kaynaklar oldular. Kendine çok güvenen ama aslında yetersiz niteliklere sahip adayları görevlendiriyor mesela iktidar. Maaşlarını artırıyor terfi alıyorlar. Zihinlerde adaletsizlik duygusu yaratmaz mı?
İktidar ve muhalefet el ele verip hem parti hem toplum içindeki atmosferi bozmakta. Yukarıdan aşağı tüm vatandaşlarda strese neden olan, verimliliği engelleyen gerilimler, çatışmalar var. Bu ortak tutumla gerek grup çalışmalarını gerek projeleri gerek hedeflere ulaşımı olumsuz etkiliyorlar. Zararlı yansımaları işte ulusal ve uluslararası ilişkilerde.
EN BÜYÜK YOKLUĞUMUZ SÜPER MUHALEFET
19. Yüzyılın ünlü biyolog ve doğa tarihçisi Darwin "doğal seçilim teorisinin evrimin ana açıklaması" olduğunu söylüyor ve "cehalet, bilgiden daha sık kendine güveni besler" diyor. İnsanlık 1930’lara dek bu teoriyi üzerine almamış.
İktidar ve muhalefet açısından evrime bakarsak görüp göreceğimiz bir arpa boyu yol alınmadığı. Bugün iktidar muhalefetin muhalefeti yalnızca. Bilimsel eğitim de iyiden iyiye sıfırlandığına göre evrimi yarıda kalmış ülkenin içinden çıkan seçilmişler ancak bu kadarını yapabiliyor.
SÜPER MUHALEFET NASIL ÇIKAR PEKİ?
Uzmanlar diyor ki: "[…] Fikrini, fikrî potansiyel ve alt yapısını belirterek nasıl seferber edeceğini anlatmalıdır, muhalifler. Fikrini, planını sunmak istemeyen, ancak patent alma kaygısı çeken tüccar ve sanayicidir. Tüccar veya sanayici zihniyeti ile planlar açıklanmıyorsa eğer; muhalefet edenler ya tüccar zihniyetlilerdir ki, bu dava ticaret davası değildir ya da muhalefet edenlerin ellerinde plan, program, fikir ve imkân yoktur; amaç sadece davalar için harcanacak enerjiyi tüketmektir."[2]
Eğer muhalefet denen şey iktidara uymayan benzemeyen onun görüşlerine tutumlarına zıt düşen ise tepkisinin kamuoyununkini geçmesi, aşması gerekir. Vatandaşın söylediğinden daha iyisini söylemesi değişkenleri görmesi, iktidarı beğenenlere de daha iyisini sunması gerekir.
Sanki Türkiye krallıkla yönetiliyor da ne muhalefet ne vatandaş ne de birlikte yaşama isteği kalmış gibiyiz. Oysa zaman Orta Asya’dan göçme zamanı değil. Artık Dünya’da Aktif vatandaş Dünya vatandaşı diye bir durum var. Uzmanlara göre "Yeni sosyal düzen, toplumla çatışma hâlinde olan, yabancılaşan, kendi içine kapanan, sorunlu vatandaş tipi yerine; toplumsal yapının aksamadan işlemesinde önemli görevler üstlenen, katılımcı, sorumluluk sahibi yeni bir vatandaş tipi talep etmektedir. […] Vatandaş olarak, içinde yaşadığı toplumun bir parçası hâline gelen kişi toplumu etkileme, toplumun gelişmesine katılma ve yardımcı olma ve toplumun refahına katkı yapma imkanlarına sahiptir."[3]
Türkiye’nin nüfusu 80 milyon. Ülkeyi fiziksel ve ruhsal çöküntüden çıkarabilecek nice yetişmiş nice yetkin potansiyel içinde.
Hepimiz bu topraklara, bu kültüre, aynı türden dillere, dinlere, aynı ruha, maneviyata sahip vatandaşlarız. Ülkenin ve Dünya’nın nimetleriyle yaşıyor ülke ve Dünya adına bağlılık ve katılım duyguları besliyoruz. Yalnızca bu ülkenin geleceğini paylaşmakla kalmayıp Dünya’nınkini de paylaşacağız. İktidar ve muhalefette bu ruh yoksa yükümlülüklerinin farkında olanlar olarak düşünebilir ortak sorunlara katılımcı, sorumluluk sahibi aktif vatandaşlık yolu ve gönülden bağlılıkla çözüm üretebiliriz.
BİRLİKTE YAŞADIĞIMIZ ÜLKEYİ VE DÜNYA'YI NASIL YARATIRIZ?
Darwin’in ancak 1930’larda kabul edilen "doğal seçilim teorisini" zamanında irdelemiş olan Büyük Atatürk yukarıdaki sorunun yanıtını Dünya vatandaşlarına deneyimlerinden yola çıkarak vermiş:
"Artık insanlık kavramı, vicdanlarımızı temizlemeye ve duygularımızı yüceltmeye yardım edecek kadar yükselmiştir. Bir vücudun parmağının ucundaki acıdan diğer bütün organlar etkilenir. Dünyanın filân yerinde bir rahatsızlık varsa bana ne? dememeliyiz. İnsanları mutlu edeceğim diye onları birbirine boğazlatmak, insanlıktan uzak ve son derece üzülünecek bir sistemdir. İnsanları mutlu edecek tek yol, onları birbirlerine yaklaştırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddî ve manevî gereksinimlerini temine yarayan hareket ve enerjidir. Dünya barışı içinde insanlığın gerçek mutluluğu, ancak bu yüksek ülkü yolcularının çoğalması ve başarılı olmasıyla mümkün olacaktır.[4]
Ülkemiz artık S.O.S veriyor![5] Özgür ve yiğit bir muhalefet arıyoruz.
[1] Yrd. Doç. Dr. Nazlı TÖRE, "Değişen Dünyada Vatandaşlık", https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/394401
[2] Prof Dr. A.Filiz Yavuz, «Muhalif Olmak ve Muhalefet Yapmak», Türk Yurdu, Temmuz 2014 - Yıl 103 - Sayı 323.
[3] Yrd. Doç. Dr. Nazlı TÖRE, «Değişen Dünyada Vatandaşlık», Ankara Barosu Dergisi, Yıl 5 Sayı 10 Aralık 2017
[4] https://www.atam.gov.tr/duyurular/insanlik-ulkusu-ve-baris-ozlemi
[5] https:/twitter.com/arkadash1907
