İskenderun’da maruz bırakıldığı şiddet davasında ayrıca sanık konumuna düşen avukat Fatma Erşen Ünsüren’e, şiddet failine “Sürüm sürüm süründürürüm” dediği gerekçesiyle ceza verdi. Mahkeme, hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verdi. Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşayan avukat Fatma Erşen Ünsüren, K.Ü. isimli bir erkek tarafından şiddete maruz bırakılmıştı. Erşen Ünsüren’ün şikayeti üzerine erkek hakkında dava açıldı. Ardından Erşen Ünsüren, maruz kaldığı şiddet davasında ayrıca sanık konumuna düştü. Fatma Erşen Ünsüren’in yargılandığı davanın karar duruşması İskenderun 8’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Duruşmaya, Erşen Ünsüren’in avukatı, K.Ü.’nün avukatları ila Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı avukat hazır bulundu. İddia makamı esasa dair mütalaasında, Erşen Ünsüren’in “tehdit” ve “hakaret” suçundan beraatini, “yaralama” suçundan cezalandırılmasını istedi. K.Ü. için de “yaralama” suçundan ceza istendi. Esasa dair savunma yapan avukatlar, “Müvekkilimiz ile katılan sanık arasında orantısız güç vardır. Boğazını sıktığında kendini korunması meşru müdafaa kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Katılan sanığın hakaret konusunda her celse beyanları çelişkilidir, itibar edilemez. ‘Sürüm sürüm süründürürüm’ de tehdit değildir. Beraatını talep ediyoruz” dedi. K.Ü.’nün avukatları ise, “Müvekkilimiz onun boğazını sıkmamıştır. Suçlu odur” iddiasında bulundu. Mahkeme; Erşen Ünsüren’e “yaralama” suçundan 140 gün hapis cezası vererek, cezayı 2 bin 800 TL idari para cezasına çevirdi. “Tehdit” suçundan 25 gün hapis cezası vererek, bunu da 500 TL idari para cezasına ve “hakaret” suçundan da 75 gün hapis cezası vererek, cezayı bin 500 TL idari para cezasına çevirdi. Mahkeme son olarak Erşen Ünsüren’e verilen cezaların hükmünün açıklanmasını geriye bırakılmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca, K.Ü’ye de “yaralama” suçundan 140 gün hapis cezası vererek, 2 bin 800 TL idari para cezasına çevirdi. K.Ü.’nün cezasında da hükmün açıklanması geriye bırakıldı. Erşen Ünsüren, verilen karara itiraz etmeye hazırlanırken, avukatı Mehtap Sert, İstanbul Sözleşmesi yürürlükte olmasına rağmen toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin erkekler lehine yeniden tesis edildiğini vurguladı. Sert, “Orantısız güç karşısında kadını erkekle eşit gören eril yargı şiddet karşısında kadınları konuşamaz hale getiriyor. İki erkek arasındaki hukuki uyuşmazlıkta haksız tahrik neticesinde söylenen sözleri hakaret kabul etmezken bir kadın bir erkeğe söylediğinde haksız tahrik görmezden geliniyor. Çünkü kutsanmış erkeklik yargının üstünde bir yerde” ifadelerini kullandı.