Gazete Duvar'da 5 yıldır Genel Yayın Yönetmeni olarak çalışan Ali Duran Topuz'un istifa etmesiyle birlikte, bazı gazeteciler de Topuz’la birlikte istifa kararı aldı. Herkes Gazete Duvar'de neler oluyor diye merak ederken, gazeteden açıklama geldi. Açıklamayı And Yayıncılık adına Vedat Zencir yaptı.

İstifasını sosyal medya üzerinden duyuran Ali Topuz’un, yaptığı paylaşımda "Bir kişiye hakkım helal değil" demesi dikkat çekti.

Topuz'un ayrılığından sonra ‘Duvar English’ Genel Yayın Yönetmeni Cansu Çamlıbel ve gazete yazarlarından Bahadır Özgür, Şenay Aydemir ile Hakkı Özdal da gazeteden ayrıldı.

İŞİN ARKASINDAN FON ÇIKTI
Oda TV'nin aktardığı Medyaradar'ın Keskin Kalem'ine göre olaylar şöyle gelişti:

Gazete Duvar pek çok yerden fon alan bir yapıya sahipti. Hatta son zamanlarda bir vakıf kurulmuş. (Duvar Medya Vakfı) Vakfın idaresi, gelen paraların kontrolü gibi konularda yaşanmış asıl anlaşmazlık. Sahibi Vedat Zencir’in açıklamasında zikrettiği şu ifade de ona işaret ediyor:
‘’Tartışmanın içeriği de ekseni de bütçe ve idari meselelerdir. Bütçe ve idari işlerle ilgili tasarrufların hangi ilke ve standartlar çerçevesinde yapıldığı konusunda İcra Kurulu Başkanı dahil hiç kimse hesap sorulamaz değildir. Ömer Araz’la yaşadığım tartışmanın özü budur.’’

Zaten vakfın sitesine girdiğinizde üç isim var:

Ali Topuz, Ömer Araz, Vedat Zencir.

Ve tüm kavga da bu üç isim arasında oldu.

Söylenilen o ki, kavgayı bu haliyle duyurmak da, pek uygun kaçmadığından ve tepki çekeceğinden, resmen devlet sırrına dönüşen tablo ortaya çıktı.

Türkiye’de bazı basın yayın kuruluşlarının ABD merkezli vakıf Chrest Foundation’dan fon desteği aldığını daha önce de basında haber olmuştu.

Tartışmaya Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da katılmış; yabancı ülkelerden fon sağlandığına dair haberlere ilişkin, "Yeni kisveler altında beşinci kol faaliyetlerine müsaade etmeyiz" ifadesini kullanmıştı. Altun, "Yabancı devletlerin veya kuruluşların fonlarıyla ülkemizde faaliyet gösteren medya kuruluşlarına yönelik bir düzenleme ihtiyacı olduğu açıktır" demişti.

KAFTANCIOĞLU'NDAN TEPKİ
Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı ve 10 Aralık Hareketine yakınlığı bilinen Canan Kaftancıoğlu ise "Gazeteci Ruşen Çakır'ın kurucusu olduğu Medyascopetv başarılı işler yapan, bağımsız gazeteciliğin yaşaması için uğraşan, gazeteci yetiştiren bir medya kuruluşu. İftira sataşma ya da şeffaf süreçlerin kriminalize edilmeye çalışılması da doğru işler yapıldığının göstergesi aslında" tepkisini göstermişti.

KİMLER KARŞI ÇIKTI
Kaftancıoğlu'nun aksine pek çok muhalif gazeteci ve akademisyen, fon alan kurumlara tepki göstermişti.

Gazeteci Fatih Portakal: Düşününce, yabancı bir vakıf veya vakıfların gazetecileri fonladığı iddiası mesleğe uygun bir eylem değil. Varlığını sürdürdürebilmek için reklam alırsın ama fonlanmak etik degil. Acaba kim, kimi buluyor? Onlar mı gazetecileri, gazeteciler mi onları?

Yazar Fatih Yaşlı: Günün sonunda, ortalama memleket solcusu kendini Ruşen Çakır savunurken ve bu yaptığını meşrulaştırmak için kırk takla atarken buluyor, müthiş sahiden.

Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi: Çok Enteresan.. Kimleri Kimler Fonluyormuş!!! Türkiye dikkat!!

Gazeteci Hakan Gülseven: Fon almayı meşrulaştırmaya çalışanlar gözüme solucan gibi görünüyor.

Gazeteci Hüseyin Şimşek: Geçen sene asgari ücretin altında olan 2 bin TL’ye meclis muhabirliği teklif ettiği arkadaşımız bunu kabul etmeyince kendisini aşağılamaya çalışmıştı Ruşen Çakır…

Gazeteci Gökhan Özbek: Fon tartışmalarında bağımsız bir gazeteci olarak fikrimi ifade edeyim; İlkesel olarak hiç bir yabancı fon, yerli fon, holding ve kuruluştan destek almayı kendi adıma doğru bulmadım. Yayını ve yayıncıyı fonlayabilecek yegane güç okurdur, izleyicidir.

10 ARALIK HAREKETİ
(*) 10 Aralık hareketi: "Solda Yenilenme" iddiasıyla CHP'de bölünmeye yol açabilecek bir hareket olarak 10 Aralık 2005'te doğdu. "CHP'ye AKP ayarı" olarak değerlendirilen harekete Türk karşıtlığı yaptığı ve federatif yapı istediği eleştirileri gelmişti.