Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün açıkladığı verilere göre, 2019 yılında şu ana dek dünya çapında 49 gazeteci, mesleki sebeplerden dolayı öldürüldü. Örgütün salı günü açıklanan yıllık raporunda, bu sayının son 16 yılın en düşük rakamı olduğu vurgulandı. Raporda, özellikle Suriye, Yemen ve Afganistan gibi zaman zaman yoğun çatışmaların yaşandığı yerlerde, daha önceki yıllara kıyasla daha az gazeteci ölümleri saptandığı bildirildi.

Deutsche Welle Türkçe’nin geçtiği haberde, RSF'nin 2017 ve 2018 yılları için hazırladığı raporlarda öldürülen gazeteci sayısı ortalama 80 olarak açıklanmıştı. Ancak raporda, ölen gazeteci sayının neredeyse yarı yarıya azalmış olmasının, bazı ülkelerde gazetecilik yapmanın hala çok tehlikeli olduğu gerçeğini örtmemesi gerektiği de vurgulandı. Geçtiğimiz yıl yaptıkları araştırma nedeniyle on gazetecinin öldürüldüğü Meksika, söz konusu rapora göre bu tehlikeli ülkelerin başında geliyor. Gazetecilik mesleğini icra etmenin en riskli olduğu diğer ülkeler ise Suriye, Afganistan, Pakistan ve Somali. Rapora göre ayrıca dünya çapında, halihazırda 57 gazeteci ve medya çalışanı kaçırılmış durumda.

ÇİN VE MISIR İLK SIRALARDA 
RSF raporu, cezaevine giren gazetecilerle ilgili de bilgi veriyor. Buna göre dünya çapında, 2019 yılı içinde şu ana dek 389 gazeteci ve medya çalışanı yaptığı işten dolayı hapis cezasına çarptırıldı. 120 gazetecinin cezaevine girdiği Çin'in, bu alandaki rakamı "daha önce görülmemiş seviyelere" çıkardığı ifade edilirken, özellikle Müslüman Uygur azınlıktan çok sayıda gazetecinin bu rakama dahil olduğu belirtildi. 

Çin'i, 34 gazeteci ile Mısır, 32 gazeteci ile Suudi Arabistan ve 26 gazeteci ile Suriye izliyor. Ancak raporda, Suriye'deki gerçek rakamın çok daha yüksek olabileceği de vurgulanıyor. Çin ve söz konusu Ortadoğu ülkelerinden sonra 25 gazeteci ile Türkiye de, dünya üzerinde en fazla gazeteci tutuklayan ülkeler arasında yer alıyor.