14 Mayıs seçimlerine CHP çatısı altında giren Deva, Saddet ve Geelcek Partisi'nin ayrı bir ittifak olmasına kesin gözüyle bakılıyor. 

Bu üç partinin Meclis'te CHP bağımsız hareket etmesi ise taşları yerinden oynatıyor. Kulislerde en çok konuşulan ise CHP'den ayrı TBMM Başkanı adayı çıkarmaları... 

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, dün parti genel merkezinde düzenlenen 35. İl Başkanları Toplantısı’nda iktidarın doğru bir şey yapması takdirinde destekleyeceklerini dile getirmişti. Bu konuşmalar gündeme üç partinin de Cumhur İttifakı çatısı altında yer alabileceğini gösteriyor. 

Cumhuriyet'ten Selda Güneysu'nun haberine göre; AKP’nin anayasa teklifi üzerinde çalışmalara hız vereceği ancak Cumhur İttifakı’nın yeni bir anayasa için Meclis’te referandumsuz 400, referandum içinse en az 360 milletvekiline ihtiyacı var.

Deva, Gelecek ve Saadet Partisi’nin toplam 35 vekil sayısı ile birlikte, Cumhur’un anayasayı refaranduma götürebilmek için yalnızca “2 milletvekiline ihtiyacı bulunuyor”. Deva, Gelecek ile Saadet'in de yeni bir anayasa için Cumhur İttifakı ile uzlaşıya açık olduğunu kaydetti.

TÜRBAN TEKLİFİ RAFTA
Seçimlerden önce CHP, “başörtüsü yasa teklifi” vermiş ve bu teklife karşı Erdoğan da “anayasa resti çekmişti”. AKP ve MHP’nin ortak imzasıyla da “başörtüsü serbestisi” getiren anayasa değişikliği teklifi TBMM’ye sunulmuş ve komisyonda kabul edilmişti. Teklifin genel kurula gelmesi beklenirken 6 Şubat depremleri nedeniyle AKP ve MHP, teklifi “bir süreliğine rafa kaldırmıştı”. Ancak her iki parti de başta “başörtüsü serbestisi” olmak üzere yeni anayasa vaadinden geri adım atmadı.

HUKUKÇULAR TEPKİLİ
AKP ve MHP’nin hazırladığı yasa teklifi “başörtüsü serbestisi” ve “ailenin korunması yasasında değişiklik” öngörüyor. Hukukçular anayasanın din ve vicdan hürriyetini düzenleyen 24. maddesi ile aile ve çocuğun korunmasına ilişkin 41. maddesinde değişiklik öngören teklife tepki gösteriyor. Teklifin kamuda peçe ve çarşafa da kapı açacağının altını çizen demokratik toplum örgütleri, değişiklik ilk gündeme geldiğinde “Teklif, laiklik, demokrasi, yurttaşlık hakları açısından kaos yaratır. Doğrudan iktidar eliyle halk kutuplaştırılmak isteniyor. Çokeşliliğin önü açılmak isteniyor” değerlendirmesinde bulunmuştu.