CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis'te düzenlenen grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, bugün Meclis'te oylanması beklenen tezkereye ilişkin, "Biz senin her dediğinin altına mühür mü basacağız?" dedi. Kılıçdaroğlu, "Komando marşı söyleyen TÜGVA'cılar var; gönder kardeşim onları Suriye'ye. Başkomutanı da Bilal Erdoğan olsun" diye konuştu. Kılıçdaroğlu'nun, bugünkü gündeminde Türkiye'nin siyasi ve ekonomik sorunlarının yanı sıra Meclis'e gönderilen tezkere yer aldı. Tezkere geldikten sonra gruplara bilgi verilmediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Torba tezkere dönemi başladı. Her şeyi koymuşlar bir tezkerenin içine gelin buna 'evet' deyin diyorlar" ifadelerini kullandı. "Biz senin her dediğinin altına mühür mü basacağız?" diye soran Kılıçdaroğlu, "Herkesi papağan gibi görme alışkanlığı var. Onu başkaları yapabilir ama biz CHP'yiz. Senin her dediğine 'evet' deseydik niye ayrı bir parti kuruyoruz? MHP senin her dediğine evet diyebilir ama biz milli kurtuluş savaşı döneminden gelen bir partiyiz" dedi. Kılıçdaroğlu, "Tezkereler gelirdi 6 ay, 1 yıldı. Şimdi 2 yıl. Niçin?" diye de sordu. 'BUNU ÖNGÖREN BÜTÜN DÜZENLEMELERE KARŞIYIZ' Partisinin Suriye politikasını da hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Suriye'yle savaş değil, Suriye'yle barışacağız. Karşılıklı büyükelçilikleri açacağız. Daha fazla mülteci istemiyoruz, sığınmacı istemiyoruz" derken, "Bunu öngören bütün düzenlemelere karşıyız. Biz hiçbir askerimizin ve polisimizin Suriye'de şehit olmasını istemiyoruz" ifadelerini de kullandı. 'GÖNDER TÜGVA'CILARI SURİYE'YE, BAŞKOMUTAN DA BİLAL ERDOĞAN OLSUN' Kılıçdaroğlu, son dönemde devlet içerisinde kadrolaşma iddialarıyla gündeme gelen TÜGVA'nın "Allah, Kuran, Peygamber, Başkomutan Erdoğan" sözleriyle biten videosuna atıfla da şunları kaydetti: "Bizim askerlerimiz şehit olsun istiyor beyefendi. Komando marşı söyleyen TÜGVA'cılar var; gönder kardeşim onları Suriye'ye. Başkomutanı da Bilal Erdoğan olsun. Hiçbir askerimizin, evladımızın burnu kanamasın." AKP ve MHP'ye yönelik sert ifadeler kullanan Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında şunları söyledi: "Büyükelçiler krizi göstermiştir ki Türkiye yönetilmiyor. Meydanda alkışı görünce aklına gelen her şeyi söylüyor. Özellikle ruh sağlığı sorunu olan birisine bir devlet teslim edilemez. IŞİD ve El Kaide militanlarını hapisten çıkarıyorsunuz, iki askerimizi diri diri yakıyorlar. Bir gazeteci kardeşimiz yazınca yeniden tutukladılar. El Kaide ve IŞİD'in banka hesaplarını neden incelemiyorsunuz? Neden müdahale etmiyorsunuz? Sen önce kendi toprağına bak. 'TALİBAN'I MI ÇAĞIRACAKSIN? KİMİ ÇAĞIRACAKSIN?' Bahçeli'ye soruyorum; yabancı askerler Türkiye'ye gelip konuşlanacak diye mi el kaldıracak? Yabancı askerler Türkiye'ye geliyor. Bu tezkerede var. Yabancı askerlerin potinlerinin Türkiye Cumhuriyeti topraklarını çiğnemesini istemiyoruz. Çıkarın bunu tezkereden. Vatanseverseniz bu rezilliğe son verin. Taliban kuvvetlerini mi getireceksin? ABD'liler mi, Fransızlar mı, Almanlar mı? Kimi çağıracaksın sen?" DOKTOR RÜMEYSA BERİN ŞEN'İN VEFATI "CHP olduğu sürece hiç kimse endişeye kapılmasın. Bu ülkenin demokrasisini büyütmek, gelirini büyütmek gibi tarihi bir görevimiz var. Bu görevin başındayız" diyen Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkan diğer başlıklar ise şöyle: Bir sağlık çalışanının 36 saat çalışması demek kadro eksikliği var demektir. Dışarıda atama beklemeyenleri neden atamıyorsunuz? Var olan kadroları kimler boş tutuyor? 2 Temmuz günü bakan, 'Atama bekleyen sağlıkçıları atayacağız' diyor, ne oldu? 740 bin sağlık çalışanı atama bekliyor. İnsanı robot olarak gören bir anlayış olabilir mi? Sağlık çalışanlarına sesleniyorum; yurt dışına gideceğim diye bir telaşa kapılmayın. Sizlere her olanağı sağlayacağız, bütün sağlık çalışanlarını başımızın üzerinde taşıyacağız. 'ASKERİ HASTANELER NEDEN KAPATILDI?' Jandarma Uzman Çavuş Burak Tortumlu terörle mücadelede yaralandı. Helikoptere alındı. Erzincan Mengücek Gazi Araştırma Hastanesi'ne getirildi. Helikopterin ineceği yer yoktu. Başka bir yere iniyor ambulans yok. Arkadaşları müdahale ediyor, taşıyor ve arkadaşımız şehit oluyor. Sorumlusu kim? Eskiden askeri hastaneler vardı. Örneğin GATA vardı. Bu askeri hastaneler neden kapatıldı? Hangi gerekçe ile kapatıldı? Dünyada hastanesi olmayan tek ordu Türk ordusu. Terörle mücadelede muharebe alanında iyi yetişmiş doktor doğrudan müdahale etmesi gerekirken o alanda hekim bırakmadınız. Askeri hastaneleri açacağız diye söz verdiler açmadılar. İçeride FETÖ'cüler vardı dediler. E Saray'a bak. Baktığın zaman FETÖ'cü ordusu görürsün, o zaman sarayın sesi bile kalmazdı. İktidarımızda ilk bir hafta içinde askeri hastanelerin tamamı açılacak. 'AZ KALDI, GELİYOR GELMEKTE OLAN' 15 Temmuz gazisi için 'tırnağı kırılsa gazi sayacağız' dedi. Vücudunda mermi var sen bunu nasıl gazi saymazsın? Gazilere söz veriyorum. Az kaldı geliyor gelmekte olan. Çözeceğiz; inançla, kararlılıkla çözeceğiz. Bu işin siyaseti mi olur? Parlamentoda milliyetçi geçinenler bunu bilmiyorlar, Saray'dan emir alacaklar. Ne zamandan beri milletçiler birilerinden talimat, emir alır? TÜRKİYE'NİN GRLİ LİSTEYE ALINMASI Türkiye'yi 'gri listeye' aldılar. Terörü finanse eden kaynaklara göz yumuyorsunuz açıklaması yaptılar. Türkiye Cumhuriyeti'nin itibarını ayaklar altına almaya bu hükümetin ne hakkı var? 'Her evde araba var. Kapıcısında da araba var. İkinci ele araba yetişmiyor' demiş. Ona mı göz diktin sen? Onun arabası var diye Türkiye'yi zengin sayıyor. Sen o kişinin araba, cep telefonu alırken ne kadar vergi ödediğini biliyor musun? Dönüyorsun apartman görevlisinin arabasına göz dikiyorsun. Sen apartman görevlisinin kaç para aldığını, asgari ücretin ne kadar olduğunu biliyor musun? Acaba o şahıs, 'yaşam kalitesi' diye bir şeyi biliyor mu? 'FATURA 83 MİLYONUN SIRTINA YÜKLENDİ' AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın krize yol açan büyükelçiler açıklamasına da değinen Kılıçdaroğlu, "Türkiye böyle bir rezaleti yaşamadı" dedi. "Peki dolar ne oldu?" diye soran Kılıçdaroğlu, "Fatura, 83 milyonun sırtına yüklendi. Cumhuriyet tarihinde böyle garip bir yönetime tanık olundu mu? Bir devlet, bir kişinin iki dudağına teslim edilemez" ifadelerini kullandı. "Dolar her 10 kuruş arttığında vatandaşın sırtına gelen yük 24 milyar Türk Lirası" diyen Kılıçdaroğlu, peş peşe gelen zamları da sıralayarak şöyle söyledi: Elektriğe son 1 yılda 3 kez, doğal gaza 8, benzine 10, mazota 9, LPG'ye 7 kez zam yapıldı. Mutfak tüpüne bir yılda yüzde 42 zam yapıldı. Domatese gelen zam yüzde 70, tavuk eti yüzde 68, patates yüzde 58. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde asgari ücret, açlık sınırının altına düşmemişti.