Koronavirüs bir süre daha gündemin en tepesini işgal etmeyi sürdürecek. Hem de hatırlı bi süre olacağı su götürmüyor. Ama hanelerden yüklü miktarda su götürüyor. Virüsü uzak tutacak en etkili silahın su olduğu, daha doğrusu temizliğe tavan düzeyinde dikkat edilmesi gerektiği işin uzmanlarınca her gün her platformda tekrarlanıyor, bu da su tüketimini artırıyor.
Bu arada olayın ‘pandemik’ düzeye ulaştığının açıklanması da insanları doğal olarak tedirgin etti. Ancak, kimi para düşkünlerinin durumu fırsata çevirmeleri de tedirginliğin panik havasına dönüşmesine yol açıyor, uzak durulmalı. Yani, fırsatçılık yapılmamalı.
Aksi takdirde, bu bir hukuki soru;
Diyelim ki kolonya sıkıntısı çekiliyor. Bulunan yerlerde de fiyat çarpım tablosu. Girdi üç-beş kişi dükkana ve kolonya istedi, mal sahibi de fahiş fiyat çekti. Müşteriler 5 gün öncesinin fiyatını verip gerekirse kolonyayı zorla alırsa bu;
Talana girer mi!
Sorduk sadece…
Eğer bu mikrobun bulaşma yolu anlattıkları gibiyse, başta İstanbul olmak üzere vay büyükşehirlerde yaşayanların haline… İnsanların temizlik uyarılarını titiz bir şekilde takip etmelerinin bi yararı da olmayacak. Vahim bir tablodan uzak dursak bile, vaka sayısı artacak. Çünkü, vatandaşlara ‘bir metre mesafeli durun’ derken, toplu taşıma araçlarında neredeyse dudak dudağa yol alınıyor. Hangi nefesten kaçıracaksın soluk borunu!.. Burada ya vatandaşlar kendi aralarında anlayış mekanizmasını çalıştırarak otobüs, metro, metrobüs, Marmaray gibi toplu taşıma araçlarını balık istifine çevirmeyecek ya da ille de eli sopalı gerekiyorsa bi çeşit önlem alınacak. Alınmalı… Kalabalık kentlerde minibüs kullananlar ayakta 25-30 kişiyle yol alıyor. Milletin ensesinden ılık nefesler hiç eksilmiyor. Yolcular hırıltılı soluklara, öksürük rüzgarlarına ortak oluyor. Durum kritik ve fedakarlık gerektiriyor. Gelirin biraz eksilecek olmasını kabullenmek zor da olsa, en azından otobüs ve minibüslerde bir süre ayakta yolcu taşımanın önüne geçilmeli. Daha doğrusu, şoför ve araç sahipleri bu konuda ikna edilmeli. Bunların bağlı bulundukları oda yöneticileriyle bir saatlik toplantıyla bu işin üstesinden gelinir. Aksi takdirde, görmemek için kör olmaya gerek yok; sırf ulaşımdaki tablo, vaka sayısını yukarı çekmeye yetecek, ortada işte…
1 metre mesafe, önerilen insanlararası ara…
Buna karşın, kimi kurumlar daha önce planlanan etkinliklerin yapılacağı paylaşımlarda bulunuyor.
Kısadan alacak olursak, bu etkinliklerin belki son dakikada iptali de paylaşılır ancak, ‘para harcadık boşa gitmesin’ düşüncesiyle yapılması durumunda karar ancak şöyle tanımlanır:
Kaşıntı var!..
Böyle bir etkinliğe katılacak olan herhangi bir vatandaş korona ile orada yakınlaşmamış olsa bile fatura ev sahibine kesilir ve altından kalkmak da olanaksız olur.
Kaşınmayın!..
