Koronavirüs salgını nedeniyle 28-29 Mart'ta yapılması planlanan 37. Olağan Kurultay'ı ertelemek zorunda kalan CHP'nin yeni tarih olarak 25-26 Temmuz'u işaret etmesine ilk itiraz eski Genel Sekreter Önder Sav’dan “kurultay mahkemelik olabilir” tehdidiyle gelmişti. Ardından 24 Haziran seçimlerinde CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce ve eski Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’dan "iktidara yürüyen bir parti, iktidar kadrolarını üyelerin ve seyircilerin olmadığı bir kurultayda oldubittiyle mi seçecek" diye tepki göstermişlerdi.

Kurultay yaklaştıkça CHP üyeleri arasında PM ve parti yönetiminde yeni oluşacak kadroların liyakati meselesi, parti üyelerini de tedirgin etmeye başladı.

Kurultaya yön verebilecek 196 delegeye sahip olan İstanbul’un bazı ilçelerinde ise bu kaygı en üst seviyeye ulaşmış durumda. Kâğıthane örneğinde olduğu gibi…

Toplumsal haber merkezine ulaşan Kâğıthane CHP'den bir grubun çağrısı ise, CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na. Çağrıda “25 yıl sonra İstanbul’umuzu CHP’ye kazandırdığı için kendisini ve ekibini saygıyla selamlıyoruz” da denilmekte.

İLGİLİ - Yüzsüzlük ve arsızlıkta sınır yok

Çağrının devamında ise: "Ancak CHP İstanbul İl Başkanlığı koridorlarında PM’ye önerilecek aday isimleri arasında eski Kâğıthane İlçe Başkanı Av. Zeynel Öztürk’ün de olması biz CHP’ye gönül vermiş Kâğıthanelileri oldukça üzüyor" deniliyor:

"Sayın Başkan, iktidarın İstanbul’u kaybetmesinin verdiği duygusallıkla olur olmaz sebeplerden dolayı size açtığı davalarda da Kâğıthaneliler olarak hep yanınızda durduk. Ve durmaya da devam edeceğiz. Lakin 2014 yerel seçimlerinde Kâğıthane’mizi AKP’ye hediye eden Av. Zeynel Öztürk’ü PM listelerine önerdiğiniz iddiası bizleri oldukça kaygılandırdı. Biz Kâğıthaneli CHP’liler olarak 2014 yerel seçimlerinde bilerek “OY HIRSIZLIĞI” davasına sahip çıkmayan ve ilk başlarda olayın üzerini kapatmaya çalışan Öztürk’ün partiyi değil PM’de, hayatın hiçbir alanında temsil edemeyeceğine inanmaktayız. Çünkü 2014 yerel seçimlerinde 924 ilçe seçim sandığından toplanan 900 adet ıslak imzalı mazbatanın 632 adeti üzerinde oynama bulunmasına rağmen itirazda bulunmadığı gibi, itirazda bulunması için gerekli olan 632 adet tahribata uğramış ıslak imzalı mazbatayı kimseye bir şey söylemeden alıp CHP seçim irtibat bürosundan ayrıldığı, o dönem CHP Kağıthane Seçim Koordinasyon sorumlusu olan Ayhan Sakar ve Belediye Başkan adayı Serdar Kurşun tarafından her platformda ve ortamda söylendi… Ve söylenmeye de devam ediyor...”

Kağıthaneliler çağrıda seçim gecesi olanları da şöyle anlatıyorlar:

"Daha sonra durumu fark eden Kâğıthane Belediye Başkanı adayı Serdar Kurşun, irtibat bürosunun başında bulunan Ayhan Sakar’ı Öztürk'ün evine yollamış. Öztürk ise evinin kapısını açmadığı gibi tahribata uğrayan mazbataları da vermemiş. Vermediği gibi, aynı zamanda avukat olan bir ilçe başkanı olmasına rağmen gerekli itirazları da yapmayarak seçimlerin iptali söz konusuyken Kâğıthane’nin bilerek ya da bilmeyerek kaybedilmesine sebep olmuştur. İşte bu yüzden, Kâğıthanelilerin kaderiyle oynayan birisinin partimiz yönetim kurullarında olmaması, siz il başkanımıza çağrımızdır...”

Bakalım 25 yıl sonra İstanbul’u CHP’ye kazandıran İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 2014’de yapılan yerel seçimlerde Kâğıthane’yi bilerek ya da bilmeyerek kaybettiren birini PM’ye önerecek mi?

CHP’ye gönül vermiş Kâğıthanelilerle birlikte biz de merakla bekleyeceğiz.