Ankara Polatlı'ya bağlı Uzunbeyli mahallesinde 22 Haziran 2018 tarihinde kaybolan ve 1 hafta sonra cesedi toprağa gömülü bulunan Eylül Yağlıkara'nın öldürülmesine ilişkin davada, sanıklar hakim karşısına çıktı.

Ağırlaştırılmış müebbet ve 39 yıl hapis talep edilen tutuklu sanık Uğur Koçyiğit ile oğluna yardım ettiği suçlamasıyla 20 yıl hapis cezası istenen annesi tutuksuz sanık Huriye Koçyiğit'in yanında Eylül'ün ailesi ve taraf avukatları da duruşmada yer aldı.

SANIĞIN EŞİ TANIKLIK YAPTI
Duruşmada Uğur Koçyiğit'in eşi Halime Koçyiğit tanık olarak dinlendi. Halime Koçyiğit, Eylül'ün kaybolmasının ardından eşi Uğur Koçyiğit ile konuştuğunu söyleyerek, "'Bu neyin nesi, her şey niye senin üstünde konuşuluyor? Her şeyi bana anlat' dedim. Bana evin önünde dururken bir hurdacının geldiğini, kendisine bir sigara verdiğini ve sonrasında bir şey hatırlamadığını söyledi.

Uğur'un, cezaevinde benimle konuşurken 'Annem iki tavuğa beni kurban etti' dediğini hatırlıyorum; ama neyi kastettiğini bilmiyorum. Uğur'dan şüphelenmemiştim; ancak olaydan dolayı bilgi almak için 'işe gittin mi?' şeklinde ayrıntılı sorular sormuştum. Polisler bana Uğur'un gömleğinde kızın salyasının bulunduğunu söylediler. Bu yüzden Uğur'a sordum. O da 'Olaydan bir gün önce kamyonun üstünde bizim çocuklarla oynuyordu. Kamyondan tek başına inemiyordu. İndirdiğim sırada salyası bulaştı' diye cevap verdi" dedi.

Bunun üzerine duruşma salonunda bulunan Eylül Yağlıkara'nın yakınları "Katil, o yaştaki çocuğun salyası mı olur? Gül gibi tertemiz çocuktu" diyerek tepki gösterdi.

DURUŞMA 17 NİSAN'A ERTELENDİ
Savcı, mütalaa için süre verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, Uğur Koçyiğit'in tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 17 Nisan'a erteledi.

'ÇOCUĞUMU ANNE-OĞUL ÖLDÜRDÜLER'
Duruşmanın ardından adliye önünde açıklama yapan Eylül Yağlıkara'nın ailesi ve avukatı, karara tepki gösterdi. Anne Şerife Yağlıkara, "Çocuğumun kanı yerde kalmasın, adalet yerini bulsun, böyle caniler ortalıkta gezmesin istiyorum. Yüce adalete güveniyorum. Eylüller artık ölmesin, yeter" dedi. Baba İbrahim Yağlıkara "Biz yıprandık. Benim gibi nice babaların da ciğeri yanmasın. Eylül pırlanta gibi bir kızdı. Çocuğumu anne oğul öldürdüler. İkisinin de aynı ceza almasını istiyorum" diye konuştu.

'GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR'
Avukat Pelin Uzun, "Bugün bütün deliller toplanmış olmasına rağmen, dosyada eksiklik olmamasına rağmen savcı tarafından mütalaa için süre istendi. Canavarca bir suç işlendi. 1,5 senedir yargılama devam ediyor ve ailenin acısı da devam ediyor. Biz bir sonraki celsede karar verilmesini isterken duruşma 17 Nisan'a ertelendi. Geç gelen adalet adalet değildir" şeklinde konuştu.

'KAÇMAYA ÇALIŞIRKEN YAKALANDI, İÇERİDE KATLEDİLDİ'
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği Genel Başkanı Saadet Özkan ise "Ülkenin her yerinde çocuklar için mücadele ediyoruz. 25 kilogram bir çocuk cani bir katil tarafından azmettiricisiyle birlikte katledildi. Bugün Eylül için adalet isterken diyoruz ki 'geç gelen adalet adalet değildir'. Bu çocuğumuz katilin elinden kaçıp babasına ulaşmaya çalışırken yeniden alınıp, içeride katledildi" diye konuştu.