Adam tam 8 ay önce konuşmuş… 8 ay boyunca Türk Dışişleri’nden, hükümetten, AKP’nin Amerika’daki örgütlenmesinden ses çıkmamış… Ama Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin yarattığı yıkımlar ortaya çıkmaya başlayınca, oyu düşen AKP Biden’ın o konuşmasını piyasaya sürmüş.

Neymiş efendim; Amerikan başkan adaylarından Joe Biden, geçen yıl Aralık ayında taraftarlarına hitap ederken, “Tayyip Erdoğan’ı darbeyle değil seçim yoluyla devirmek gerekir!” demişmiş.

O günlerde ABD ile gerilim yaratmamak için bu konuşma görmezden gelinmiş ve şimdi sanki yeni bir şeymiş gibi iç piyasaya sürülmüş.

Demek ki Erdoğan gerçekten zordadır ve ayakta kalabilmek için Biden’ın ipine sarılmak zorunda kalmıştır.

AKP, AMERİKA’DA KURULDU
Neymiş efendim, Amerika Tayyip Erdoğan’ı istemiyormuş… Çünkü Erdoğan milli çıkarlarımızı savunuyormuş da ABD bu yüzden ona karşıymış…

Sanki Türkiye bugünkü bataklığa Tayyip Erdoğan’ın Amerikancı ve İhvancı (İhvan-ı Müsliminci) politikaları yüzünden saplanmadı da….

Sadece bazılarını hatırlatalım:

Tayyip Erdoğan’ı, Necmettin Erbekan’ın yerine başbakanlığa hazırlayan, Amarikalı Yahudi siyasetçi Paul Wolfowitz değil miydi?

AKP’nin kurucuları, partiyi kurmadan önce ABD’ye gidip oradan görüş ve izin almadılar mı? AKP’nin kuruluş bildirgesi Amerika’da yazılmadı mı?

AKP’nin önünü açmak için Bülent Ecevit başkanlığındaki koalisyon hükümetini düşürmek amacıyla ABD 2001 krizini patlatmadı mı?

Bu partinin kuruluşunu ve iktidara gelmesini ABD ve Avrupa Birliği bütün gücüyle desteklemedi mi?

Erdoğan, ABD’nin ünlü Büyük Ortadoğu Projesi’nde eş başkanlık görevini üstlenmedi mi?

Irak’ı işgal eden Amerikan askerleri için dua edenler bunlar değil mi?

AKP’yi kuran zihniyeti yayanlar, ABD’nin ünlü Yeşil Kuşak projesinin elemanları değiller mi? Mehmet Zahit Kotku, Süleyman Hilmi Tunahan vb ile Menzil’in sözde şeyhleri en sıkı Amerikancılar olmadılar mı?

Bugün bile AKP’liler çocuklarını Amerika’da okutmuyorlar mı?

AKP’nin bir STK’sı olan Turken Vakfı, (AKP tarikat örgütlenmesi olan Ensar ile TÜRGEV’in kurduğu vakıf) Amerika’nın en önemli şehri New York’un en seçkin bölgesi Manhattan’ın en seçkin yerinde 22 katlı büyük bir gökdelen yaptırmıyor mu? Bu vakfa her yıl Türkiye’den milyonlarca dolar akıtılmıyor mu?

EN BÜYÜK AMERİKANCI
Sözün özü, bu AKP bir Amerikan partisi olarak kuruldu, ABD tarafından beslendi, kullanıldı.

Türkiye’deki en büyük Amerikancı da Tayyip Erdoğan’dı. Başbakan olduktan sonra ülkemizdeki ABD karşıtlığını eleştiriyor, CHP’yi bile bu yönde suçluyordu. İnanmayan varsa şu haber bağlantısına bir göz atsınlar yeter:

https://www.hurriyet.com.tr/gundem/chp-nin-abd-karsiti-olmasi-talihsizlik-325608

2005 yılında bu suçlama üzerine CHP Lideri Deniz Baykal, Erdoğan’ı Amerikancı diye eleştirmişti ama bu eleştiri onlar için iftihar vesilesi olmuştu.

Dün, CHP’yi ABD karşıtı diye eleştirenlerin bugün aynı CHP’yi Amerikancı diye kötülemeye kalkışmaları gülünç değil de nedir?

SURİYE’YE YAPTIKLARINIZA BİR BAKIN
Artık tükenen AKP, şimdi Amerika bize karşı propagandası yaparak kamuoyunu kandırmaya uğraşıyor.

Onlara şunu hatırlatayım: Amerikalı bir siyasetçinin o sözüne kızmadan önce, komşumuz Suriye’deki hükümete neler söylediğinizi ve hatta neler yaptığınızı bir hatırlayın. Açık açık başka bir ülkenin iç işlerine karıştınız, oranın teröristlerle dolmasına göz yumdunuz; Türkiye’de Suriye hükümetine karşı kullanmak için ABD ile birlikte terörist yetiştirdiniz ve Suriye’ye saldınız.

Sonra da İdlib örneğinde olduğu gibi Suriye’deki IŞİD kafalı militanlara korumalık yaptınız…

AKP Lideri Erdoğan, dünyada Beşar Esat gibi görülmeye başlandı bile…

Joe Biden’in o sözü, sizin yaptıklarınızın yanında devede kulak bile olmuyor.

Hem merak etmeyin: Biz Kemalistler var oldukça o dostunuz Amerika asla Türkiye’ye müdahale edemez.

Sayemizde rahat olabilirsiniz mağrur Amerikanseverler…

TRT’NİN DİLİNİ EŞEK ARISI SOKSUN
TRT Haber’de yazılanlara gözüm takıldı: “Beyrut’ta yıkıntıdaki 2 cenazeye daha ulaşıldı.

Spiker de böyle söyledi.

Koskoca TRT Haber Dairesi’ne bakar mısınız? Daha cenaze ile ceseti bile birbirinden ayıramıyorlar. Cenaze, kefenlenip tabuta konulmuş insan ölüsüdür; bu ölünün gömülme işlemidir; ceset ise ölmüş insan bedenidir. Yıkıntıdan çıkartılan cenaze değil cesettir.

Ya TRT Müzik’teki çöküş?

TRT sahnesini kafasına göre nota basacağı gösteri alanı sanan sözde şarkıcılar-türkücüler var.

Sanatçı geçinip türküsünü okuduğu sanatçının (Örneğin Pir Sultan Abdal’ın) adını anmayan tipler var.

Büyük Türk bestekarlarının eserleri dururken uyduruk şarkıları burada haykıranlar var.

Kadın sanatçıların etek boylarını, dekoltesini ölçmeye çalışan tipler var.

Şarkıların-türkülerin yayın saatlerinin iyice azaltıldığı bir TRT Müzik var…

TRT her yönüyle çöküyor da birileri bunu milli ve yerli diye övüyor.

Yazık…