İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Bayrampaşa Belediye Başkan adayı Hasan Mutlu ile birlikte halk buluşması gerçekleştirdi. “Daha geçen gün Sayın Cumhurbaşkanı itiraf etti, ‘Engellemeye çalıştım’ dedi” sözlerini hatırlatan  İmamoğlu, “Peki engelleyebildi mi? Hayır. Engelleyemezsin kardeşim. Ben öyle bir koşarım ki, nefes nefese kalır, yarı yolda yere yığılırsın. Bak yarı yolda yere yığılırsın. Benim enerjime dayanamazsın. Çünkü, benim arkamda 16 milyon insan var, 16 milyon insan. Sen, insanlardan uzaklaştın, uzaklaştın. Şükürler olsun, oy vermese bile bana dua eden insanlar var bu şehirde” şeklinde konuştu. Önceden kullanılan, “Çalıyor ama çalışıyor” sözlerine gönderme yapan İmamoğlu, “Öyle deniyordu, hatırlıyorsunuz değil mi? Artık bu millet ne diyor biliyorsunuz değil mi? ‘Hem çalmıyor hem de çok çalışıyor kardeşim.’ Hem çalmıyor hem de çok çalışıyor” dedi. 

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Bayrampaşa Belediye Başkan adayı Hasan Mutlu, Yenidoğan Mahallesi Yahya Kemal Caddesi üzerinde halkla buluştu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek ve CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre de buluşmada, İmamoğlu ile Mutlu’yu yalnız bırakmadı. Mutlu’nun ardından vatandaşlara hitap eden İmamoğlu, şunları söyledi: 

''Bundan sonra göreceksiniz bu kardeşiniz, bu ağabeyiniz, bu evladınız; erdemli, ahlaklı bir şekilde çalışmaya ve sizlere ahlaklı, erdemli bir şekilde hizmet etmeye devam edecek. Bir kuruşunuza bile sıkıntı getirmemeye, zeval getirmemeye hepinizin huzurunda söz veriyorum ve öyle bir kardeşiniz olacağım 5 yılda; hukuku koruyan, hukukun dışına asla çıkmayan. Hani önceden diyorlardı ya, fazla bir alışkanlık sözü vardı, hiç tasvip edilmez. Ne diyorlardı? Hatırlayınız: ‘Çalıyor ama çalışıyor.’ Öyle deniyordu, hatırlıyorsunuz değil mi? Artık bu millet ne diyor biliyorsunuz değil mi? ‘Hem çalmıyor hem de çok çalışıyor kardeşim.’ Hem çalmıyor hem de çok çalışıyor. Bizim belediyelerin işi biraz zor diğerlerine göre. Diğer arkadaşlara göre bizim ziyaretçimiz çok oluyor. Ankara'dan çok gelen giden oluyor. Adı müfettiş vesaire. Olsun, gelsinler. Biz, belediye işi yapıyoruz. Kamu işi yapıyoruz. Bizi denetlesinler. Yeter ki, adaletli denetlesinler. Hatta ve hatta diyoruz ki, ‘Bizi denetlediğinizin 10’da 1’i kadar onları denetleyin, onları.’ Fazlası değil, bakın onda biri.''

''REKLAMLARIMIZI BİLE VERMEME KARARI ALDILAR''


Medyanın kendilerini mercek altına aldıklarını ve parayla dahil reklam vermeme kararı alan yayın kuruluşları olduğunu dile getiren İmamoğlu şu açıklamalarda bulundu:

Her daim mercek altına alındık. İlginç bir örnek vereyim size. KİPTAŞ şirketimizi biliyorsunuz değil mi? KİPTAŞ şirketimizi, bolca müfettiş gelip, didik didik ettiler. Mercek altına aldılar. KİPTAŞ'ı bizden önce 12 yıl boyunca hiç denetlemediler biliyor musunuz? Ama size söyleyeyim; halkımıza, milletimize hizmet eden biz, şeffaflığı en önemli prensip kabul eden biz, denetlenmekten asla kaçmayız, kaçınmayız. Bizi denetleyin kardeşim. Çünkü bizim, milletimize hesap verme zorunluluğumuz var. Çıkar, veririz. Hiç sorun olmaz. Bundan kaçınmayız. Tabii şunu söyleyeyim. Ne mutlu bize ki, biz sizlere mahcup olmadık. Bakın; bir şey daha söyleyeyim. Bir medya çılgınlığı var, biliyorsunuz değil mi? Türkiye'de medya diye bir şey var. Ama var mı yok mu belli değil. Yok değil mi? Yok. Bir örnek vereyim mi? 12 tane televizyon, TRT dahil, bırakın benim haberimi vermeyi, paramızla reklamlarımızı bile vermeme kararı aldılar. 12 tane televizyon. TRT dahil. Beyaz TV vardı. Ankara'da önceden belediye başkanlığı yapmıştı. Şimdi işi gücü laf yetiştirmek. Arada bana da dilini uzatıyor ama buraya uzanamıyor dili. Onun televizyonu bile, reklam almaktan vazgeçti.

Kimin TRT? Milletin yahu. Bakın bu, dünya tarihinde yok. Sevgili hemşerilerim, inanın TRT'nin her bir kuruş lirası, sizin cebinizden çıkıyor. Annelerimiz, güzel ablalarım, sevgili kardeşlerim; sizin cebinizden çıkıyor. Ama o televizyonda -bakın 16 milyon insanın belediye başkanıyım ben- 5 yıldır Ekrem İmamoğlu’nun ismi geçmedi. Yahu arşivine girmedi, arşivine. Yani 10 yıl, 5 yıl, 5 yıl sonra, Allah'ın izniyle, bu memleketin her kurumuna olduğu gibi adalet gelecek. Bugünlerin arşivini açacağız, bir tane Ekrem İmamoğlu bulamayacağız. Ama unuttukları bir şey var: Bu milletin hafızası, bu milletin vicdanı, bu milletin kalbi, bu milletin aklı; kötüyü de unutmayacak, iyiyi de unutmayacak. Adaletliyi de unutmayacak; acımasız, hukuksuz davrananı da unutmayacak. Göreceksiniz. Sorsan; Türkiye Cumhuriyeti şu anda çok demokratik bir ülke. Bunlar sözüm ona, beni yıldırmaya çalışıyorlar, biliyorum. Bunlar çok sıkıştığında da dedikodu çıkartırlar. Yalan dolanla, insanların üstüne milli duygularıyla, inançlarıyla gelmeye başlarlar. Ama bu millet, onları geçti. Zaten onların o kötü dili var ya, toz zerresi bile olmaz üstümde, toz zerresi. Bana televizyondan, buradan okuyup üfleyen annelerimin nefesi, onları boğar, boğar. Onun için ben, hemşehrilerimle birlikte her yerde buluşurum.''

''BEN YILMAM KARDEŞİM, BEN YILDIRIRIM''


AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ' Engellemeye çalıştım' sözleri hakkında ise şu ifadeleri kullandı:

''Zaten ben ne istiyorum biliyor musunuz? Bu adaletsizliği kendilerine ahlak edilen insanların karşısında, en büyük gücün sevgi dili olduğunu, en büyük gücün dayanışma olduğunu onlara gösteren bir dönemi bu şehirde var ettiğimizde; bu milletin, bu şehrin, bu memleketin sırtı yere gelmedi, gelmeyecek kardeşim, gelmeyecek. Biz bunu ispat edeceğiz. Bu milletin birliğine, kardeşliğine, bizim emeğimize dönük müdahaleleriyle beni ne kadar yıldırmaya çalışsalar da ben söyleyeyim, ben yılmam kardeşim, ben yıldırırım, yıldırırım. Ben vazgeçmem. Bakın neler yaptılar? Daha geçen gün Sayın Cumhurbaşkanı itiraf etti, ‘Engellemeye çalıştım’ dedi. Çalıştı mı? Engellemeye çalıştı değil mi? Çalıştı. Peki engelleyebildi mi? Hayır. Engelleyemezsin kardeşim. Ben öyle bir koşarım ki, nefes nefese kalır, yarı yolda yere yığılırsın. Bak yarı yolda yere yığılırsın. Benim enerjime dayanamazsın. Çünkü, benim arkamda 16 milyon insan var, 16 milyon insan. Sen, insanlardan uzaklaştın, uzaklaştın. Şükürler olsun, oy vermese bile bana dua eden insanlar var bu şehirde. Ben biliyorum''