Ekrem İmamoğlu’nun, CHP’nin önde gelen isimleri ile yaptığı Zoom toplantısı parti içinde polemiklere yol açtı. AKP medyası, toplantıyı “darbe”, “cunta” sözleriyle manşetlere taşımayı seçti. Buna karşın AKP'nin kuruluşunda da Erdoğan'ın partiden habersiz yaptığı toplantılar etkili olmuştu.

Sözcü’den Aytunç Erkin, konuya ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:

“CHP’nin Batı’ya dönük yüzü Selin Sayek Böke’den bahseden İmamoğlu, Böke’nin de Amerika’dan döner dönmez İstanbul’da bir toplantıya katıldığını söylüyor. ABD’deki görüşmelerin ayrıntısını bilmiyoruz, yakında anlaşılır.

Bu bilgi beni 1990’ların sonunda Fazilet Partisi içinde Milli Görüş’ün lideri Necmettin Erbakan’a “bayrak açan” Yenilikçi Hareket’in ABD temaslarına götürdü. Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül ikilisinin kurmayı planladığı partinin şekillenmesinde Amerika’daki düşünce kuruluşlarıyla yapılan toplantılar da önemli sacayağıydı.

(…)

İktidar cenahının “online” toplantıyı “darbe” diye tanımlaması da şaşırtıcı! Neden mi? Tarih 8 Ocak 2001.

O dönemin muhabirlik notlarım ve haberlerimden aktarıyorum:

“Fazilet Partisi (FP) içindeki yenilikçi kanadın lideri Tayyip Erdoğan, parti yönetimine haber vermeden Ankara’ya gelerek, yenilikçilerle toplantı yaptı. Toplantıda, yenilikçilerin izleyeceği ‘stratejinin’ tartışıldığı öğrenildi. Parti içindeki yenilikçi vekiller, Milli Görüş’ün ağır isimleriyle nasıl ‘mücadele’ edeceklerini konuştular. Parti içinde sert muhalefet yapma kararı alındı.”

Bu ve benzeri çok sayıda toplantı yapıldı, AKP’nin kuruluşu da böyle sağlandı. Erdoğan ve arkadaşlarının eğer imkanı olsaydı parti içinde “dönüşümü” başlatıp kapatılan FP’den sonra kurulan Saadet Partisi içinde yönetimi almak istiyordu. Burada sorabilirsiniz: Parti içinde “gizli” toplantı yapmak doğru mu? Değil! Anlatmak istediğim, iktidarın medyasına göre “İmamoğlu ve ekibi darbeci” ama Erbakan’a karşı oluşan ve gizli toplantılar yapan “Yenilikçiler” “değişimci”! Bu çifte standardı da görmekte fayda var.

İşte tam bu noktada bu cumartesi Kılıçdaroğlu’nun belediye başkanları ile yapacağı toplantı ve pazar günkü CHP Parti Meclisi (PM) toplantısı çok daha anlamlı hale geldi. Kulislerde, Kılıçdaroğlu’nun pazar günü “değişimcilere” yönelik sert bir konuşma yapacağı, kılıçların açıktan çekileceği iddia edildi. Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresine “Her şeyin farkındayım ve PM’deki sunuş konuşmamda ne olduğunu herkes görecek. Kamuoyu önünde tartışmaya gerek yok” dediği bilgisine ulaştım.”