Korkusuz gazetesi yazarı Hüsnü Mahalli bugünkü yazısında "2011 öncesinde Erdoğan’a karşı olan kalemşörlerin çoğu şimdi tetikçi. 2011 öncesinde Erdoğan’a en ağır söylemlerle saldıran politikacılarla tövbe etmiş FETÖ’cüler şimdi onun müttefiği" ifadelerini kullandı ve AKP'deki Erdoğan karşıtlarını yazdı. "Herkes büyük şamataya hazırlıklı olsun. 2020 iktidarın bol kepçeden numara yılı olacak" diyen Mahalli "İçerde ve dışarda" notunu da düşerek neden böyle dediğini detaylarıyla açıkladı. Hüsnü Mahalli'nin yazısı şöyle: Troller 2011 öncesinde yoktu ama AKP her zaman medyayı ele geçirmenin peşindeydi ve bunu başardı. Başardı ama yine de yerel seçimleri kaybetti. Bugün sayısal olarak ulusal ve yerel TV, gazete, radyo ve ajansların belki de yüzde doksan beşini kontrol eden iktidar bununla da yetinmeyerek geri kalanları sindirmenin ve susturmanın peşinde. Tehditlerle, soruşturmalarla, davalarla, tutuklamalarla ve Trollerin iğrenç saldırılarıyla. Ergenekon, Balyoz ve benzeri kumpasların yöntemleriyle. Ama oyuncular farklı. AKP müttefiği FETÖ’cüler şimdi artık düşman. 2011 öncesinde Erdoğan’a karşı olan kalemşörlerin çoğu şimdi tetikçi. 2011 öncesinde Erdoğan’a en ağır söylemlerle saldıran politikacılarla tövbe etmiş FETÖ’cüler şimdi onun müttefiği. AKP içinde Erdoğan’ın yol arkadaşlarının ezici çoğunluğu şimdi onun karşısında. Çoklar ama en önemlileri Gül, Davutoğlu ve Babacan. Bu yaz iktidarı sıkıştıracaklar. Bir zamanlar Erdoğan’ın en yakınında olan İslamcı yazar çizerlerin büyük bölümü şimdi ona karşı. Onlar da yol arkadaşlarıyla boğaz boğaza kavgalı. İçişleri Bakanı Soylu’nun istifa hikayesinde gördük hepsini. Konu kapanmış gibi görünüyor ama yabancı medyada acayip senaryolardan söz ediliyor. Örneğin yakında bir hükümet revizyonu olacakmış, Erdoğan’ın ikinci damadı Selçuk Bayraktar bakan olacakmış, Soylu başka bir bakanlığa kaydırılacakmış… Mış, mış, mış… Garip ama gerçek. Yorumu bile yapılamaz. Türk işi siyaset hiçbir zaman böyle olmamıştı. Buna bir şey diyorlar ama şimdi hatırlayamadım! Trump’ın koronaya karşı önerdiği ‘dezenfekte tedavisi’ bile bu hastalığa çare olamaz. Kavga gürültü öyle yuvarlanıp gideceğiz. Nereye mi! Fizan’a kadar. Ne demişti Cumhurbaşkanı Erdoğan? “Libya’da, Barbaros’ların Turgut Reis’lerin torunları olan ve sayıları bir milyonu aşan Osmanlı bakiyesi Köroğlu Türkleri var”. 6 milyon nüfuslu Libya’da 1 milyon Osmanlı. Başka yerlerde kimler var? Suriye ve Irak’ta Türkmenler var. Peki Katar’da kimler var? Ben bilmem abim bilir! Ya Somali’de? Orada türlü türlü İslamcılar var. Dünyanın her tarafında olduğu gibi. Filistin’de, Mısır’da, Tunus’ta, Sudan’da, Balkanlar’da, Kafkaslar’da… Elbette Orta Asya’da… Avrupa’nın ortasında olanları da unutmayalım. Eski Osmanlı toprakları! Hepsine para yetiştirmek gerekiyor. “Ülkede ekonomik ve mali kriz var” diyenlere inanmayın! Dünya batacak ama bir tek Türkiye dimdik ayakta kalacak! Beş değil elli beş düvele karşı her cephede savaşıyoruz! Din, iman, ümmet, millet, saltanat, hilafet ve sonu “t” ile biten yüce değerler için! Dünya bizi boşuna kıskanmıyor! Bir de şu muhalif belediyeleri kıskanmasaydık iyi olacaktı ama bu kadarı Sezar’da bile olur! Hele şu koronanın icabına bakalım sonrası çok kolay! Yeni başlıyoruz. Daha karpuz kesecektik. Herkes büyük şamataya hazırlıklı olsun. 2020 iktidarın bol kepçeden numara yılı olacak. İçerde ve dışarda. Dışarda İdlib, Fırat’ın doğusu batısı, Kuzey Irak, Kandil biraz da ortaya karışık. Hani şu Misak-ı Milli sevdası. Libya Misak’ın dışında ama Mustafa Kemal oralara gitmiş! İçerde iş daha karışık. Ses çıkarmak yok uslu durmak var. Beş maske, kolonya ve 1170 lira. Herkes kaderine razı olacak. “Külli nefsin zaikatü’l-mevt”, yani “Her nefis ölümü tadacaktır.” Hızlı, yavaş, acılı ya da acısız. İtiraz eden yok. Eder gibi olanlar da bir alem. Bu işin kurtuluşu virüsü yenmekle olur. O da bağışıklık sisteminizi güçlendirmekle. Gıcık olan her şeye karşı! Azıcık zor ama denemeye değer. Cenk kazanmanın zevkini tatmak için.