İngiltere’de yayımlanan Guardian gazetesi, Türkiye’de süren orman yangınlarını yorumladı. Guardian’ın haberi, gazetenin Türkiye Muhabiri Bethan McKernan’ın imzasıyla yayımlandı.

Haberde, AKP hükümetinin yangınlara müdahale konusunda eleştirildiği vurgulandı. Hükümetin afet yönetimi konusunda zaaf gösterdiği ve hazırlıksız olduğuna, ülkede hiç yangın söndürme uçağı olmadığı konusundaki suçlamalara da dikkat çekildi.

Guardian’daki haberde, Türkiye’de önümüzdeki hafta devam etmesi beklenen aşırı sıcakların da yangınların devam edeceği kaygısını körüklediği belirtildi. “10 binden fazla insan hasar gören evlerine dönmeye hazırlanırken”, bazı otellerin ve tatil beldelerinin turizm sezonunun ortasında tahliye edildiği kaydedildi.

Haberde, sosyal medyada çok paylaşılan ve afet bölgesindeki köylülerin çaresizliklerini anlattığı videolara yer verildi. Bu videolardan birinde, Marmaris yakınlarında evi yanan bir köylünün beş gündür yardım bekleyip dua ettiğini ancak “bir itfaiye aracının bile gelmediğini” söylüyor ve yetkilileri “istifaya” çağırıyor.

BBC Türkçe’nin aktardığına göre, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat da alevlerin ilçedeki termik santrale yaklaşmasının ardından Twitter’da yaptığı açıklamada “Böyle olacağı belliydi. Sinirimden ağlayacağım” demişti.

Guardian’daki haberde, Tokat’ın çağrısının, “Cumhurbaşkanı Erdoğan yönetimindeki hükümetin felaketle mücadeleye yönelik artan eleştirel sesler korosunun” parçası olduğu yorumu yapıldı.

“Krizin boyutları netleştikçe ve halk arasındaki öfke büyüdükçe, hükümet yetkilileri yangınların çocuklar ya da PKK tarafından çıkarıldığını iddia etti” denilen haberde, Ormancılık Politikası Uzmanı Erdoğan Atmış’ın “20 yıldır AKP yönetimi altında sürdürülen politikaların bu yıl yaşanan yangınların yayılmasına zemin oluşturduğuna ilişkin kanıtlar olduğu” yönündeki açıklamasına dikkat çekildi.

Guardian’a konuşan Atmış, “Türkiye’deki ormanlar ekosistemler olarak korunmuyor ve onun yerine gelir yaratan araziler olarak görülüyor. 2020’den bu yana ormanlık alanların yüzde 6’sı artık orman [kategorisinde] değil ve turizm, maden ve enerji gibi diğer amaçlar için tahsis edildi” dedi.

Gazetedeki haberin sonunda, hayvanlarını ve arazilerini korumaya çalışan köylülere yardım etmek için İstanbul’dan Manavgat’a giden bir grupta yer alan Gökçe Uygun’un şu sözleri yer alıyor: “Şunu hissediyoruz: Devletin aslında bizler olduğunu anladık.”