CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Kanal İstanbul Çalıştayı'nda konuştu. 

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

Türkiye açısından büyük sorunlar doğuracak bir olayı tartışıyoruz. Bir kişinin dayatması üzerine tartışıyoruz. Ailelerin öncelikleri vardır. Bir toplumun öncelikleri vardır. Bir devletin öncelikleri vardır. Bunlar planlamayla olur. Planı kim yapar o toplumun insanları, mühendisleri, ekonomistleri ayni liyakat erbabı olan kişiler bir toplumun önceliklerini belirlerler. Peki bu projenin önceliklerini kim belirliyor? Hayır ben bunu yapacağım diyenler belirliyor. Kusura bakma yapamazsın. 

21. yüzyılın türkiyesinde kişi başı aylık geliri 673 liranın altında 8 milyon 642 bin kişi. 2019un ilk 9 ayında elektrik borcunu ödeyemediği için elektriği kesilen aile 3 milyon 365 bin 784 hane ve burada oturan insanlar... 

yüzbinlerce kişi düşünün çöplerden geçinen. 17 yıldır tek başına bir ülkeyi yöneten iktidardan bahsediyoruz. İstedikleri gibi yönetenler istedikleri gibi bütçe yapanlar... bu tabloyu türkiyeyi oturup düşünmesi lazım. Bu tabloyu türkiyenin önüne koyan siyasi iktidarı türkiyenin oturup düşünmesi lazım.

Erdoğan şöyle bir cümle kullandı Kanal İstanbul'a karşı çıkıyorsanız bizi ikna edeceksiniz. Güzel bir cümle aslında bildiğim kadarıyla İBB Başkanımız beyefendiyi davet etti. Ben de dinleyeceğim siz de dinleyin. Belki bilim insanları sizi ikna ederler. Ama gelmedi. Libya olayı dolayısıyla asker gönderme kararı alırken dedi ki niye asker gönderiyoruz. BM'ye çağrıda bulundular, BM Libya'ya barış gücü göndersin. Bu soru Erdoğan'a sorulduğunda televizyonda şöyle söylüyor. Kılıçdaroğlu böyle dedi ne düşünüyorsunuz. İnanın bu adam uluslararası hukuku bilmiyor diyor. Putin geldi. Oturdular beraber BM'ye çağrıda bulundular. Beni dinlemiyorsun benim söylediğimi yanlış kabul ediyorsun. Putin söylediğinde çıkıyorsun dediğimi söylüyorsun. Akıl var mantık var Putin mi söyleyecek bu yanlıştır diye. TÜBİTAK bizim saygın kuruluşlarımızdan biridir. Bu kurumun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na verdiği bir rapor var. 14 madde halinde bu projenin ne kadar yanlış olduğunu sayıyorlar. 6 sayfa altında da 6 bilim insanının imzası var. Bana inanmayabilirsin. Ama sana bağlı bir kurum. TÜBİTAK dediğimiz Türkiye'nin gözbebeği bir kurum. Tavasiyem eğer bulamazsan ben sana o raporu göndereceğim. Ama inanmıyorsan Putin'e göndereyim o sana göndersin. Trump'a göndereyim o sana göndersin. Siz bu raporu görmüyor musunuz? Allah aşkına.