TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, 103 emekli amiralin yayımladığı Montrö bildirisiyle ilgili Cumhuriyet gazetesine açıklamalarda bulundu.

Bildiride üzerinde durulan konuların ‘Montrö Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması, cübbeli, takkeli ve tarikatçı komutandır. Bunlara itiraz etmek için emekli amiral olmaya da gerek yok’ diyen Okuyan, ‘Emekli askerlerin düşüncelerini söylemelerinin önünde bir engel mi var?’ diye konuştu.

TKP Genel Sekreteri Okuyan sözlerine şöyle devam etti:

Örneğin, ABD’de bile Irak işgali öncesinde Vietnam savaşında yer almış birçok subay “barış yanlısı” kampanyalar düzenlemişti. Öte yandan AKP’nin bu bildiriye hazırlıklı olduğu ve bu bildiriyi kullanarak bir tasfiye operasyonu gerçekleştireceği görülüyor. Bir aydır söylüyoruz, Türkiye Karadeniz’de dengeleri değiştirecek hamlelere soyunuyor. Bunun iktidar blokunun iç dengelerinde önemli yansımaları olacağı muhakkak. AKP Rusya ile yakın işbirliğini savunan unsurlardan kurtulmak durumunda. Herkes bildiriyi tartışıyor ama kimse meselenin özüne değinmiyor. İktidar, Ukrayna ve Rusya arasındaki gerilim noktalarına Türkiye’yi yerleştirmiş durumda ve bu tamamen NATO’cu, Amerikancı bir hamle...

Demecinde Montrö Sözleşmesi'nin tartışmaya açılmasını da değerlendiren Okuyan, “Montrö Sözleşmesi’nin geçersiz kılınması NATO’nun yıllanmış beklentisiydi. Zaten bir süredir sözleşme fiilen delinmiş durumda, Karadeniz’de kıyısı olmayan ülkelere ait savaş gemileri Boğazlardan sürekli geçiş yapıyor. Kanal İstanbul’un gündeme getirilmesi hem ekonomik hem stratejik hedefleri olan bir hamleydi. Montrö Sözleşmesi’nin önemini, ağırlığını azaltmak istiyorlar. Bu yetmedi, Montrö Sözleşmesi’ni tartışılır hale getirerek, zemin hazırlıyorlar

'AKP, BATI EMPERYALİZMİYLE NİKAH TAZELEME PEŞİNDE'
Okuyan ifadelerini, “Bir süre sonra NATO ile Rusya arasındaki gerilim Ukrayna üzerinden tırmanırsa AKP iktidarının “milli çıkarlar bunu gerektiriyor” diyerek NATO’nun işine yarayacak adımları “egemenliğimizi kimseye sorgulatmayız” söylemi ile atması olasıdır. Bu adım muhalefeti iyice dağıtacaktır. NATO yanlısı muhalefet, bugün Davutoğlu örneğinde görüldüğü gibi, ABD ile Rusya arasında tırmanacak bir gerilimde batılı emperyalist ülkelerle birlikte hareket etmeyi savunacaktır. Benzer bir gelişmenin yakında Suriye’de de yaşanmasına şaşırmayalım. Suriye’ye dönük politikaların mimarlarından olan Davutoğlu’ndan medet uman bir muhalefet anlayışı şu sıralar hayatın gerçeklerine çarpıyor. AKP, Batı emperyalizmiyle nikah tazelemenin peşinde, meselenin özü budur” şeklinde sürdürdü.

İLERİCİ BİRİKİMİNDEN İNTİKAM ALMAK İSTEYENLER...
Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı’nın takke ve cübbe giydiği bir fotoğrafının basına yansımasına ilişkin ise Okuyan, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:

“Gericilik meydan okumaya devam ediyor. “Tarikatlar sivil toplum örgütüdür” diyenlerin, türban tartışmalarını özgürlük ve insan hakları ekseninde ele alanların da yardımıyla ülke bu hale geldi. Kuşkusuz kılık kıyafet tek gösterge değildir. 12 Eylül generalleri, takke, cübbe, sarık takmıyordu ama memlekete, halka büyük kötülük ettiler. Ama unutmayalım sembollerin arkasında muazzam bir tarihsel birikim yatar. Şu anda karşımızda bu coğrafyanın bütün ilerici birikiminden intikam almak isteyen, rövanş almak isteyen bir güç var. Sözünü ettiğimiz fotoğraf böyle değerlendirilmelidir”