Uyuz salgınının çok ciddi boyutlara ulaştığını, ciddiyetle ele alınmadığı için hızla tüm Türkiye’ye yayıldığını ve uyuz ilaçlarının piyasada bulunamaz hale geldiğini ifade eden Taşcıer, “2020 yılına girerken uyuz gibi bir hastalıkla mücadele edilmek zorunda kalınması birilerini düşünmeye itmeli. Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik krizin ve kötü sağlık yönetiminin bu salgında büyük payı vardır. Aman kimse duymasın denerek alınmayan önlemler ve yapılmayan duyurular neticesinde uyuz bir salgına dönüştü.” dedi.

Taşcıer’in soruları şu şekilde;

  • 2019 yılında uyuz teşhisi konmuş hasta sayısı kaçtır? Vaka sayısının on kat arttığına dair bilgiler doğru mudur?
  • Uyuz salgını ile ilgili bu yıl içerisinde aldığınız önlemler nelerdir? Okullar, cezaevleri ve toplulukların yoğun olduğu yerlerde gerekli çalışmalar yapılmış mıdır? Artan vakalara karşı toplumun bilgilenmesi için atacağınız adımlar var mıdır?
  • Türkiye’nin pek çok şehrinden uyuz vakalarında artış olduğuna dair haberler gelmekte iken, bu durumu Bakanlığınız bir salgın olarak değerlendirmekte midir? Değerlendirmiyor ise, bir hastalığın salgın olarak kabul edilebilmesi için kıstaslar nelerdir?
  • Bakanlığınızın uyuz salgınının daha da büyümesi halinde hayata geçireceği bir acil önlem planı var mıdır?