Soylu, yepyeni bir tarih yazıyor. Afganistan ve 1947'de kurulan Pakistan'ın Kurtuluş Savaşı'nda Atatürk'e yardım ettiğini ve artan parayla da İş Bankası'nın kurulduğunu öne süren Soylu, Afganistan'dan gelen göçlerin o kadar yoğun olmadığını söyleyerek göçleri "Göçler Afganistan ve Pakistan'dan. Gelenler bizim insanımız" diyerek savundu.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye’ye Afganistan’dan henüz ciddi bir göç dalgası olmadığını öne sürerek “Afganistan ve Pakistan’dan gelenler bizim insanlarımız” dedi.

ABD’nin Afganistan’dan çekilme kararının ardından ülkede yeniden güçlenen Taliban'dan kaçtığı iddia edilen Afgan erkekler Türkiye'ye göç etmeye başladı. Sosyal medyada paylaşılan sınırı geçen binlerce insanın görüntüleri sınırın yeterince korunmadığı, yasa dışı geçişlere göz yumulduğu iddialarını gündeme taşıdı. Soylu, güvenlik, ekonomi ve uyum sorunları nedeniyle tartışmaya açılan konuya ilişkin açıklama yaptı. Soylu, "gelenler bizim insanımız" diyerek göçlerin süreceğine dair sinyal verirken "Bizim kadar kapsamlı ve sağlıklı işleyen bir ‘göç yönetimi’ göstersinler adımı değiştireyim" çıkışında bulundu. Soylu, göçler konusunda kendilerini sadece Merkel'ın anladığını söyledi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bugün hem Artvin Arhavi'de açıklamalar yaptı hem de Gazeteci Nagehan Alçı'ya konuştu.

Soylu, Rize’nin Güneysu ilçesinde selden etkilenen alanlardaki incelemelerinin ardından helikopterle Artvinin Arhavi ilçesine geçti.

Burada konuşan Soylu adeta yeniden tarih yazdı. Soylu, Afganistan ve 1947'de kurulan Pakistan'ın Kurtuluş Savaşı'nda Türkiye'ye yardım ettiğini ve oradan gelen parayla İş Bankası'nın kurulduğunu öne sürdü.

“ORADAN ARTAN PARAYLA İŞ BANKASI KURULDU”

“Türkiye’ye Afganlar geliyor” şikayetlerini hatırlatan Soylu, şöyle konuştu:

* İnsanlara yardımcı oluyoruz. Kimisi kolunu bacağını, kimisi annesini ve babasını kaybetmiş. Hepsinin de birer işi varmış ve şimdi yoksul kalmışlar.

* Bizler yıllar önce aynı milletin insanlarıydık, aynı bayrak altında yaşıyorduk. Biz sırtımızı döneceğiz onlara ve sizi tanımıyoruz mu diyeceğiz. Bu bizim milletimize de, bize bırakılan emanete de yakışmaz. Biz Batı değiliz, yabancı düşmanlığı bizim milletimizin bir özelliğimiz değildir, kim yapıyorsa utansın.

* Biz iyilik medeniyetinin evlatlarıyız. Şimdi Türkiye’ye, Afganlar geliyor diyorlar sadece bize değil Batıya da gidiyorlar. O eleştirenlere bir şey demek istiyorum. Bu memleket zor bir dönemdeyken bir tek silahı ve kurşunu yokken, İstiklal Mücadelesinde Pakistan ve Afganistanlı kardeşlerimiz kollarındaki bilezikleri sattılar ve Türkiye’ye gönderdiler.

* Oradan artan parayla da bilmeyenler bilsinler, İş Bankası kuruldu. Her şeyi unutursak, gelecek nesil de bizi unutur. Bizim bir misyonumuz var; biz dünyaya Anadolu medeniyetinin asaletini göstermekle yükümlüyüz. Başımıza türlü türlü sıkıntılar gelebilir ama elimizi yoksula uzattığımız sürece hem Allah, hem vicdanımız bizimledir."

"GELENLER BİZİM İNSANIMIZ"

Habertürk yazarı Nagehan Alçı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Türkiye’nin göçmen politikasına ilişkin yaptığı görüşmeyi aktardı. Alçı’nın aktardığına göre Soylu, “Çok iddialıyım Nagehan Hanım, dünyada bizim kadar kapsamlı ve sağlıklı işleyen bir göç yönetimi göstersinler adımı değiştireyim” dedi. Soylu, Afganistan ve Pakistan göç geldiğini ve gelenlerin bizim insanımız olduğunu öne sürerken bizi anlayan tek liderin Merkel olduğunu söyledi.

Habertürk yazarı Nagehan Alçı, bugün kaleme aldığı yazısında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kendisini aradığını yazdı.  

Soylu ile olan görüşmesinin detaylarını aktaran Alçı'nın yazısının ilgili bölümü şöyle:

“Ülkemizdeki yabancı sayısı tam 5.5 milyon. Bunun 3 milyon 650 bini Suriye kökenli. Suriyelilerin 1 milyon 150 bini ikametli, 400 bini mülteci, geri kalanı da geçici koruma statüsünde. Toplam sayı içinde kayıtsız yani yasadışı göçmen sayısı sadece 200 bin civarında. Bunların içinde vize vs gibi normal yollarla gelip kalmış olanlar da var."

Suriyeliler üzerinden başlayan ama son günlerde Afgan mülteciler üzerinden alevlenen göçmen karşıtlığı dalgası hakkında ne düşündüğünü sordum Soylu’ya.

“Afganistan ve Pakistan meselesi son 6 ayın meselesi değil. Yıllardır oradaki kaos ve terörden kaçan insanların oluşturduğu göç dalgaları var. Ancak ABD’nin çekilmesinden sonra Taliban’dan dolayı yeni, ciddi bir göç dalgası henüz oluşmuş değil.”

(Bu noktada "Bekliyor musunuz böyle bir dalga?" diye sordum, "Gelişmelere bağlı" diye yanıtladı)

Afgan göçmenlerle ilgili son günlerde giderek artan olumsuz haber ve yorumlarla ilgili;

“Afganistan ve Pakistan’dan gelenler bizim insanlarımız Nagehan Hanım. Bize hep kardeş olmuş iki ülkeden bahsediyoruz. Kaldı ki şu sıra oradan gelen büyük bir dalga da yok. 2019’da düzensiz göç kapsamında ülkeye girmeye çalışan 201 bin Afganlı yakalamıştık o yıl yakalanan kayıtsız ve yasadışı göçmenlerin toplamı 400 bindi. Bu yıl ise yasa dışı yollardan girmeye çalışan 70 bin kişi tespit ettik, bunların içinde Afganların rakamı 25 bin. 201 bine 2019’da ses çıkarmayanlar bu gün 25 bin ile ortalığı inletiyorlar. Bu tamamen algılar üzerinden bir operasyon” dedi Soylu.

BİZİ ANLAYAN TEK LİDER MERKEL

Bu noktada İçişleri Bakanı’na;

"Bugün göçmen karşıtlığı yapanlar biz iktidarın düzensiz, başıboş göç politikasına karşıyız, diyorlar, onlara ne dersiniz?" diye sordum.

“Bakın Afrin’de Şifa Hastanesini bombaladılar, yatan hastaları öldürdüler. Bu uluslararası literatürde bir insanlık suçudur. Şimdi Suriyelileri geri gönderelim diyenlere soruyorum: Nereye dönecek bu insanlar? Evleri yıkılmış, yaşam şartları yok, hastaneler dahi bombalanıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Kaldı ki Türkiye İdlib’de milletimizin bağışları ile 50 bin briket ev yaptı, önümüzdeki süreçte 50 bin daha yapılacak.

Orada yaşam koşulları oluşturmaya çalışan da yine biziz. Düzensiz göç iddialarına yönelik de rakamlar vereyim Nagehan Hanım: Bakın Avrupa’da toplam geri gönderme merkezi sayısı 21 bin. Bizde ise bu rakam 20 bin. Yani neredeyse Avrupa’nın tamamı kadar geri gönderme merkezimiz var. Bizim göç kurulumuz var. Türkiye insani göç politikaları izliyor.

Hem kendini düzensiz göçten koruyor hem de hayatını kurtarmak için bize sığınanlara yönelik insani vazifesini yapıyor. Bu konuda çok iddialıyım Nagehan Hanım, dünyada bizim kadar kapsamlı ve sağlıklı işleyen bir göç yönetimi göstersinler adımı değiştireyim. Bu politikayı yapan ve uygulayan tek lider var: Recep Tayyip Erdoğan. Yapılanın önemini tek anlayan lider ise Angela Merkel.”