AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj ile görüştü.

Dolmabahçe'deki ofiste basına kapalı gerçekleşen görüşme, Ankara'nın içsavaş halinde bulunan Libya'daki iki yönetimden biri olan Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ile 27 Kasım'da vardığı iki anlaşmanın ardından geldi. Görüşmenin ardından ATV ve A Haber ortak canlı yayınına katılarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, Libya ile ilgili şu mesajları verdi:

(Libya ile mutabakat muhtırası) Burada Sevr'in aslında ters yüz edilmesi var. Böyle bir adım atılmış durumda.

(Libya'yla imzalanan mutabakat muhtırası) Şimdi de güvenlik ve askeri iş birliği anlaşması, ayrıca Meclisimize sunuldu. O da Meclisimiz onayladıktan sonra yürürlüğe girecektir.

Libya'ya asker gönderimi konusunda ise böyle bir davet, böyle bir talep Libya tarafından Türkiye'ye gelecek olursa, nasıl bir inisiyatif üstleneceğimize dair, ülkemiz bunun kararını verecektir.

Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

(ABD Senatosunun 'Ermeni Soykırımı' kararı) Her şeyden önce Amerika Birleşik Devletleri iç siyasetindeki kamplaşmanın aleyhimize sonuçlar doğurduğunu, bazı çevrelerin Trump'ı zayıflatmak amacıyla ülkemizle ilgili gelişmeleri kendi çıkarları için suistimal ettiklerini üzüntüyle görmekteyiz.

Bunlar bu tür şeyleri yapar da biz de elimiz boş duracak değiliz. Çok açık ve net, rahatlıkla söyleyeyim. Amerika'da Kızılderililerle ilgili olarak bunu söylememek konuşmamak mümkün mü? Kızılderililerin tarihi, Amerika'nın yüz karasıdır.

Yeri geldiği zaman otururuz bütün heyetlerimizle beraber, kapatılması gerekiyorsa İncirlik'i de kapatırız, Kürecik'i de kapatırız.

Doğu Akdeniz havzası önemli hidrokarbon rezervlerine sahip. Son dönemde bazı şirketlerin keşif haberlerini de duyuyoruz. Olur ki belki yanımıza uluslararası camiada güçlü olan bazı şirketleri de alma durumu söz konusu olabilir.

Türkiye olarak derdimiz petrol değil, derdimiz burada (Suriye) yaşayan vatandaşların huzurunun nasıl sağlanacağı.