Korkusuz yazarı Ahmet Takan, Serhat Albayrak ile Fahrettin Altun arasındaki ‘SETA’ kavgasından Albayrak’ın güçlenerek çıktığını yazdı.

Son dönemde Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in hedefinde bulunan SETA'da 20 kişinin tasfiye edildiği ve istifa furyasının başladığı bilgisi gelmişti. Perinçek, "ABD ve İsrail'in maşası" dediği SETA için, Erdoğan'a çağrıda bulunmuş ve çevresinin sarıldığını söyleyerek Erdoğan'ı uyarmıştı. SETA'da başlayan istifa ve işten çıkarmaların Perinçek'in "başarısı" olarak yorumlanmasının ardından Korkusuz gazetesi yazarı Ahmet Takan, kazın ayağının öyle olmadığını, SETA'da Fahrettin Altun ve Serhat Albayrak kavgası yaşandığını ve Fahrettin Altun'un bu kavgayı kaybettiğini iddia etti.

Korkusuz yazarı Ahmet Takan, SETA kısa adıyla bilinen Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’ndan 20 çalışanın çıkarıldığı iddiasını kaleme aldığı bugünkü yazısında, “Bu operasyonda Perinçek’in eli ve etkisi olduğu düşünüldü. Hatta, Perinçek’in gönlü hoş edilsin diye yapıldığı öne sürüldü. Pek aklıma yatmadığı için araştırma ve soruşturma ihtiyacı hissettim. Meğer kazın ayağı öyle değilmiş!..” dedi.

Takan, “Saray içinde üst düzey SETA’cılar arasında şiddetli bir kavga yaşanmış. Kapışmanın bir tarafında Fahrettin Altun diğer tarafında Serhat Albayrak varmış” diyerek kavgayı ‘güç kavgası’ diye niteledi..

Takan'ın "Neticede kavgayı Serhat Albayrak kazanmış ve Fahrettin Altun’un ekibinden 20 kişi paket edilmiş." dediği yazısı şöyle:

“ALTUN’A ‘SUS’ TALİMATI VERİLMİŞ OLABİLİR Mİ?”

“Saray kavgası” denilince aklımıza ilk gelen; Osmanlı’da haremde cariyeler arasında çıkan saç saça baş başa kavgalar, harem ağalarının pislikleri, vezirler arasında itiş kakışlar olurdu. Azıcık tarihe meraklı olanlar, padişahların nasıl kendi çocuklarını, kardeşlerini katlettirdiklerini, vezirlerin neden kafalarının koparıldığını bilirdi…

Yüzyıl sonra neredeyiz?..

Kuruluşu ile saltanatın, sarayın kaldırıldığı Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinde koskoca bir saray var!.. Gazi Meclisi’nin süs bitkisi yerine konulduğu bir saray rejimi var!.. Başım bu yüzden sıkça belaya girer lakin Beştepe’deki sarayın içinde yaşanan kavgaları –ülke gündemindeki önem sırasına göre- yeri geldiğinde haberleştiririm.

“Yine ne oldu?” diye soracak olursanız, bir hususa dikkatinizi çekerek işe başlamak isterim. SETA denilen bir kuruluş var. Güya düşünce kuruluşu!.. Saraydaki en etkili yapılardan biri. Tayyip Erdoğan’ın en önde gelen akıl hocalarından… SETA’nın patronu Burhanettin Durmaz gibi görünmesine bakmayın. Gerçek patron, damat Berat Albayrak’ın abisi Sabah Gazetesi’nin de patronu olan Serhat Albayrak’dır. Bir de Fahrettin Altun var… O da Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı… SETA’cı ekibin önde gelen isimlerinden biriydi… “Di” li geçmiş zamanı neden kullandığımı az sonra izah edeceğim. Onca patırtı kütürtü arasında dikkatinizi çekiyor mu?..

Her gündem konusuna anında maydanoz olan, görev alanı içinde olmamasına rağmen muhalefet liderlerine laf çakan, siyasi polemiklere itina ile giren, açıklama yapmadan gün geçirmeyen Fahrettin Altun’un bir süredir pek sesi sedası çıkmıyor. Altun, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na bile bulaşmıyor. Fahrettin Altun, geçenlerde bir “müzikli eğlence” açıklaması yaptı. Vallahi ben de hayal kırıklığına uğradım. O eski Fahrettin Altun açıklamalarındaki tat tuz yoktu!.. Hatta, suyuna tirit açıklama denilebilecek kıvamdaydı…

Acaba, biri, Fahrettin Altun’a “sus” mu dedi?.. Yoksa, uzun bir süredir, iletişim politikalarındaki başarısız olduğu gerekçesiyle Adalet ve Kalkınma Partisi içinde tartışma ve şikayet konusu olan Altun’a “bir süre kenara çekil, pek ortalarda görünme mi” dendi?..

Ben, size, saray içinde yaşanan şiddetli kavgayı haberleştireyim. Soruların cevabı da size kalsın… Önce bir hatırlatma;

Geride bıraktığımız ay içinde SETA direktörü Enes Bayraklı ile Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, yandaş bir kanalda canlı yayında kapışmışlardı. İktidar destekçilerinden Doğu Perinçek kavganın ardından SETA’ya çok ağır bir şekilde yüklenmişti;

“Türk hükümeti, sayın Cumhurbaşkanımızın başında bulunduğu hükümetimiz bu konuda çok ciddi bir hata içinde. Bir yandan Amerikan emperyalizmine, İsrail siyonizmine tavır alıyoruz, ‘eli kanlı’ diyoruz Biden’a. Yine sayın Devlet Bahçeli çok esaslı açıklamalar yaptı hem NATO’dan çıkmayı tartışalım hem de Kürecik ve İncirlik Üssü’nün Türkiye’nin kontrolüne geçmesine yönelik açıklamalarda bulundu. Bunlar çok güzel tavırlar lakin bunları yapıp bir yandan da açıkça ABD’nin ve İsrail’in yanında konumlanan SETA gibi örgütleri beslemek, SETA tabi kalkıp da ben ABD ve İsrail’i destekliyorum demiyor. Nasıl yapıyor desteğini, Beşar Esad’a vurarak, Suriye’ye vurarak, Türkiye ile Suriye’nin arasını açarak.

Bakın biz ne diyoruz, ‘Filistin’e destek Suriye ile iş birliğiyle başlar’ diyoruz. O da bunu bildiği için İsrail’e desteği, Türkiye-Suriye ilişkilerini sabote ederek, baltalayarak, dinamitleyerek yapıyor. O da bir İsrail’e destek, o da bir Amerikan emperyalizmine destek.”

Sonra… Bir de duyduk ki; SETA’dan 20 çalışan paketlenip gönderilmiş. Bu operasyonda Perinçek’in eli ve etkisi olduğu düşünüldü. Hatta, Perinçek’in gönlü hoş edilsin diye yapıldığı öne sürüldü. Pek aklıma yatmadığı için araştırma ve soruşturma ihtiyacı hissettim. Meğer kazın ayağı öyle değilmiş!..

Saray içinde üst düzey SETA’cılar arasında şiddetli bir kavga yaşanmış. Kapışmanın bir tarafında Fahrettin Altun diğer tarafında Serhat Albayrak varmış. Saray kaynakları, “güç kavgası” dedi. Neticede kavgayı Serhat Albayrak kazanmış ve Fahrettin Altun’un ekibinden 20 kişi paket edilmiş. Saraycılar “şimdi güç Burhanettin Duran’da. Yani Serhat Albayrak’da…” diyorlar.

Biri, Fahrettin Altun’a “sus” talimatı vermiş olabilir mi?.. Kuvvetli ihtimal…

Ankara, her gün Bakanlar Kurulu değişiklikleri yatıyor kalkıyor… Sarayda dedikodunun bini bir para!.. Kılıçlar çok keskin bilenmiş durumda…

Osmanlı’da bu durumda ne yapılırdı?..

Tarihçi değilim… Uzmanlık alanım olmayan konulara burnumu sokmak da tarzım değildir…

En iyisi mi, ya gidip hocalara sorun ya da bekleyin görün!..

Benim işim, sadece ve sadece haber vermek…

Ulu Tanrı, tüm şehitlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar. Mekanları cennet olsun.